Siber güvenlik için 30 bin uzman lazım

Başbakan Binali Yıldırım, gelecek 5 yılda dünyada 1.5 milyon siber güvenlik uzmanına ihtiyaç olacağını ifade ederek, “Türkiye’de de en az 30 bin siber güvenlik uzmanına ihtiyacımız var. Gençlerimiz ‘iş’ diyor. İşte, iş önünüzde. Demek ki 30 bin gencimize bu alanda ihtiyaç var. Bu alana gençlerimizin daha fazla yönelmesini özellikle istiyoruz. Ülkemizin geleceğe yönelik uzman ihtiyacını, bu konudaki açığımızı artık koşar adımlarla giderek tamamlamak zorundayız. Siber suçlarla daha etkin mücadele için büyük veri analiz altyapısı oluşturmaya da karar verdik Önümüzde uzun bir yol, yapılacak çok ama çok işimiz var” dedi.

Milli yazılım konusunda istenilen yerde olmadıklarını da kaydeden Yıldırım, “En temel hedefimiz siber güvenliği, milli güvenliğe entegre etmek. Eğer işin aklı sizde değilse, o iş sizin değil. Uzaya uydu gönderiyorsunuz, kaportasının tabii ki önemi var ama asıl önemli olan içindeki akıldır, yazılımdır. Beyninin başkasına ait olduğu bir araç, cihaz, makine size sadakatle hizmet etmeyebilir. Sahipleri onun kafasını karıştırarak size zarar vermesini sağlayabilir. O bakımından milli ve yerli yazılım önemli, bu konuda istenilen yerde değiliz. Başkasının aklı ile yapılmış ürünlere bel bağlamak ileride bizi yalnız bırakabilir, çaresiz bırakabilir. Bunu yapınca hem ekonomimiz, hem milli güvenliğimiz de çok daha gelişmiş olacaktır” diye konuştu.

Yıldırım, ‘Siber Güvenlik ve Yapay Zeka’ temasıyla Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nda düzenlenen ‘Bilgi Güvenliği ve Kriptoloji Konferansı’na katıldı. Yıldırım, şunları kaydetti:

HER NESNE AKILLANDI: Bütün nesneler akıllı olmaya başladı. Kısa zaman içinde makinelerle, nesnelerle insanlar konuşmaya başlayacak. İnsan ve makine arasındaki iletişim de zihinde makineye uygulanabilir hale geldi. Bu değişim sağlık, ulaşım, eğitim, hayatın bütün alanlarında artık uygulamaya geçmiş durumda.

HAYATIMIZ TEHDİT: Siber güvenlik tehdidi söz konusu olduğunda aslında hayatımızın tehdit altında olduğunu anlamamız gerekiyor. Milyarlarca, milyonlarca para harcayarak elde ettiğimiz uçaklar, tanklar, 100 dolarlık yazılımla devre dışı bırakılabilir. Binip gittiğiniz araba dışarıdan bir müdahaleyle durdurulabilir veya size kaza yaptırılabilir. Buna karşı koruma tedbirleri ve caydırıcılık için ciddi insan kaynağına ihtiyacınız var.

KUZEY KORE ÖRNEĞİ: İngiltere’de hastanelere yapılan bir siber saldırı sonucu hastanelerin bütün verileri şifrelendi ve hastaneler çalışamaz oldu. Amerika, 2009’da Siber Savaş Komutanlığı kurdu. İngiltere Savunma Bakanlığı destekli enstitüde, binlerce katılımla siber eğitimler vermeye başladı. Çin, Rusya, Kuzey Kore, İsrail ve İran gibi ülkeler de siber savunma güçlerini oluşturdular. Kuzey Kore Üniversitesi her yıl siber operasyon için özel öğrenci yetiştiriyor.

Tedbir almalıyız

Bilgi toplumu demek, internet erişimi demek. İletişim öyle bir şey ki yerinde kullanırsan ilaç, yerinde kullanmazsan zehir. Onun için burada tedbirleri almak durumundayız. İleride karşılaşacağınız sorunları şimdiden görmemiz, sorunları torunlara havale etmememiz için tedbir almamız lazım.

Kendi aklımıza, kendi teknolojimize daha çok çalışacağız, daha çok gayret edeceğiz. Fuzuli işlerle birbirimizin enerjisini tüketmeyeceğiz. Aksi halde, başkalarının verdiği teknoloji ile onlara bağımlı olarak sesimiz kısık yaşarız.

Yerli çip üretimi

Kendi aklımızın içinde olduğu ürünlere daha çok zaman, daha çok para ayırmamız lazım. Teknoloji ve yerli ürün noktasında daha çok gayret edeceğiz. Bunu yaptığımızda hem ekonomimiz hem milli güvenliğimiz de çok daha gelişmiş olacaktır. Bu konudaki en önemli alanlar yerli mikro elektronik sanayi yani yerli çip üretimi. Yerli yazılımdan sadece yerli mühendislerin kodladığı yazılımları kastetmiş olmuyoruz. Yerli yazılım geliştirme platformları üzerinde yazılan yazılımlara ihtiyacımız var. İçeride tarlayı sürecek adam lazım ama tarlanın da bizim olması lazım.