Erdoğan hakkındaki önergenin iadesi yargıya taşınıyor

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in, CHP'nin 17 Aralık ve 25 Aralık operasyonlarına ilişkin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkında verdiği Meclis Soruşturma Önergesi'nin iadesini yakında yargıya taşıyacaklarını belirtti.

Kart, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Cargill adlı firmanın Gemlik'te 194 dekar alanda nişasta fabrikası kurmasına olanak sağlayan kararın iptali için Bursa'da dava açıldığını anımsattı. Kart, 1997 yılında başlayan yargılama sürece içinde söz konusu karanın dört kez iptal edildiğini anımsattı.

Ancak 2003 yılından itibaren AK Parti'nin, kararın Cargill firması lehine sonuçlanması için taraf haline geldiğini iddia eden Kart, "Hükümetin Cargill'leri özel olarak himaye etmesinin nedeni nedir? Bir taraftan Türkiye'yi, kendi ifadesiyle bölgenin süpermarketi yapmak isteyen bir Başbakan, bir taraftan çıkar ilişkileri sarmalına girildiğini gösteren tarihi süreç... Merhum Türkel Minibaş Hocamız, bu süreci, 'Cargill'in eli, kimin cebi' diye özetliyor. Bu ellerin ve ceplerin iş birliği yarattığı sömürü çarkı, Soma ekonomilerini yarattı. Türkiye Somalaştırıldı. 17 ve 25 Aralık ise bu el ve cep ilişkilerinin suçüstü olduğu tarihtir" diye konuştu.

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kart, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in, CHP'nin 17 Aralık ve 25 Aralık operasyonlarına ilişkin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkında verdiği Meclis Soruşturma Önergesi'nin iadesine değindi.

Bu iadenin kabul edilemez olduğunu belirten Kart "Aslında milletvekillerinin, Anamuhalefet Partisi'nin yasama faaliyetine doğrudan müdahale edilmiştir. Hatta yetki gasbı yapılmıştır. Meclis Başkanı'nın iade işlemine karşı yargı boyutunda çalışma içindeyim. Genel Başkanımız da yaptığım bu çalışmadan memnuniyet duydu. Bugün, yarın bitireceğiz ve yargı sürecini başlatacağız" dedi.

Diyarbakır'da 2. Hava Kuvveti Komutanlığı'ndan Türk bayrağının indirilmesine ilişkin soruyu yanıtlayan Kart, bunun hiçbir şekilde kabul edilemeyeceğini söyledi. Kart, "Türkiye, barış süreci adı altında sürdürülen, ancak Recep Tayyip Erdoğan'ın kişisel kariyerine hizmet amacı güden bu süreçle, devlet, o bölgede egemenlik yetkisini kullanamaz hale geldi. Türkiye-Suriye sınırında da durum böyledir" dedi.