Turgut Özal mezarı başında anıldı

 Anavatan Partisinin kurucu genel başkanı,
eski Başbakan, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, ölümünün 15. yılında
Topkapı’daki Anıtmezarı’nda düzenlenen törenlerle anıldı.
Anıtmezardaki resmi tören Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Mustafa
İsen’in Cumhurbaşkanlığı çelenginin anıta koyması ve saygı duruşuyla
başladı.
Törene katılanlar daha sonra Özal ailesi temsilcilerine taziyelerini
sundular.
Törene Turgut Özal’ın eşi Semra Özal, oğulları Ahmet ve Efe Özal, gelini
Sinem Özal, torunları Semra ve Turgut Özal’ın yanı sıra Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, İstanbul Valisi Muammer Güler, İstanbul
Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, eski bakanlar Lütfullah
Kayalar, Ekrem Pakdemirli, İbrahim Özdemir, Ali Coşkun, Abdülkadir Aksu,
Anavatan Genel Başkan Yardımcısı Murat Akdeniz, Anavatan Partisi
İstanbul İl Başkanı Sinan Gedikli, Şişli Belediye Başkanı Mustafa
Sarıgül, Eminönü Belediye Başkanı Nevzat Er, iş adamı Zeynel Abidin
Erdem, eski milletvekili Turhan Çömez ile partililer ve vatandaşlar
katıldı.

ANAVATAN’IN ANMA TÖRENİ

Anıtmezarda ikinci tören ise Anavatan Partisi İstanbul İl Başkanlığınca
düzenlendi. Tören, Anavatan Partisi Genel Başkanlığı çelenginin anıta
konulması, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla
başladı.
Törende konuşan ANAVATAN Genel Başkan Yardımcısı Murat Akdeniz, Turgut
Özal’ın partinin genel başkanı olmasından öte Türkiye’yi yeni kurulan
dünya düzenine taşıyacak bir vizyona sahip, fikir, devlet ve aksiyon
adamı olduğunu söyledi. Akdeniz, Özal’ın, Türkiye’yi
"Büyük Türkiye" yapacak ve muasır medeniyet seviyesinin üstüne
çıkaracak fikirler ortaya koyduğunu kaydetti.
Semra Özal ve oğlu Efe Özal ve torunları, Anavatan Partisi İl
Başkanlığının töreninin başlamasından kısa bir süre sonra Anıtmezar’dan
ayrılırken, Ahmet Özal törenin bitimine kadar kaldı.
Bu arada, törene katılanlara kuru kayısı ve lokma ikram edildi.

"TURGUT ÖZAL YAŞIYOR OLSAYDI..."

Ahmet Özal, basın mensuplarının soruları üzerine yaptığı açıklamada,
babasının ölümünden 15 yıl sonra her geçen gün daha etkili ve kalabalık
törenlerle anıldığını söyledi.
Bu katılımın Türk insanının Özal’ı anladığını gösterdiğini belirten
Ahmet Özal, "Kendisi, ’Bazı insanlar benim yapmaya çalıştıklarımı,
getirmeye çalıştığım dengeleri, önemini ve değerini ben öldükten 5-10
yıl sonra anlayacaklar’ demişti. 15 yıl sonra bazı insanlar bunu
anlamaya başladı" dedi.
Ahmet Özal, sözlerine şöyle devam etti:
"Turgut Özal bugün yaşıyor olsaydı; büyük ihtimalle bugün AB meselesi
bitmişti, belki Güneydoğu meselesi diye bir şey yoktu. Yaşayacağımız
2008 ve 2009’daki kriz olmazdı, bunun önlemi hemen alınırdı. Terör
konusunda, 1984 yılından itibaren en büyük mücadele Özal döneminde
verilmişti. Mücadelede kullanılan silahlar, özel timler, eğitimler bu
dönemde alındı. Teröre hiçbir zaman taviz verilmemiştir. Çok daha çetin
bir savaş devam ederdi ama belki de onlara gerek kalmazdı. O noktaya, o
olayların olmasına gerek kalmadan bazı şeyler bitirilirdi. Can kaybı
olmadan bitirilirdi.
Rahmetli Özal olmasaydı ne olurdu? Bu yayını yapamazdık burada özel
televizyonlar olmazdı, uydular olmazdı, cep telefonları, otobanlar
olmazdı."
Ahmet Özal, "Turgut Özal yaşıyor olsaydı Anavatan Partisi daha farklı
bir konumda olur muydu?" sorusuna, "O muhakkak. Onu artık herkes
biliyor, görüyor. Mühim olan onun fikirlerini, görüşlerinin bizim bundan
sonra devam ettirmemizdir, anmak değil..." karşılığını verdi.
Ahmet Özal, Anavatan Partisinin genel başkanlığına ilk kongrede aday
olacağını dile getirerek, "Bununla ilgili çalışmalarımız devam ediyor.
Anavatan Partisi Özal’ın çizgisine dönecek. O çizgiden çıktıktan sonra
işte bakın yüzde 47’lik parti yüzde 5’e düştü. Belki de daha da aşağıya
düştü. Bunu tekrar yukarı çıkarmanın yolu, rahmetlinin çizgisini geri
getirmektir. Halkta onu istiyor zaten" diye konuştu.