Murat Fevzi Tanırlı

Murat Fevzi Tanırlı

murat.tanirli@iddaaburda.com

Tüm Yazıları

13. HAFTA

Kitabelerdeki hayata yön veren sözlerden biri gibiydi, takımlarının bu haftaki başarısına damga vuran isimlerin yan yana gelmesi.


Barça’da bu haftalık roller değişti, önceki haftalarda birkaç kez yaşadığımız “Messi asist-Iniesta gol”durumu, yerini “Iniesta asistler, Messi ve Fabregas goller”e bıraktı. Goller klastı, futbol özellikle ikinci 45’te nefisti, Messi’nin gol sevinçleri ise ilginç sahnelerdi. 86’da Barkero’nun ayağından penaltıyı kullanamayan Levante’de enterasan olan ise penaltı sonrasında dönen topu 3 Levante’linin kaleye yuvarlayamaması idi. Puyol ve Busquets’in sahalara dönüşü ise Barça adına sevindirici.

Haberin Devamı

***

Haftanın merakla beklenen maçlarından A.Madrid-Sevilla maçı pek de umulan gibi olmadı. Özellikle geçen hafta Sevilla’nın 5 gollü Betis galibiyetindeki futbolu, golcüleri Reyes, Negredo ile Rakitic ve Navas’ın formları zor bir maç olacağının sinyalini veriyordu belki ama 20.dk’da gelen kırmızı kart ve penaltı, maçın seyrini değiştirip, “Atletico şov”a çevirdi. Arda’nın golü dışında, Miranda’ya asisti “egoist” bazı oyuncular için derslik güzellikteydi.

***

Deplasmanlarda zaten sezon başından bu yana ortalarda olmayan Valencia için, golcü Soldado’nun da cezalı oluşu, evinde son haftalarda kaybeden Malaga için gollü dönüşü kaçınılmaz kıldı. Saviola sadece golüyle değil akıl dolu paslarıyla, Santa Cruz da fırsatçılığıyla tekrar sahneye çıkarken, Portillo’nun güzel golü de 4-0’lık maçtan akıllarda kalan anlardı.

***

Betis’in sürpriz Real Madrid galibiyetinde ev sahibinin mücadeleci ve hırslı oyununun yanı sıra Angel Di Maria’nın rolü büyüktü. Real Madrid’in asist kralları listesinde ilk 2’de yer alan oyuncu bu maçta hem takımına gol yedirdi, hem de 2 net pozisyondan faydalanamayarak skorda önemli derecede etkisi oldu. Benat’ın golü ise fevkaladeydi. Betis, hafta içinde yaşananların ardından çok önemli 3 puanı almayı başardı.

***

Llorente’nin sahalara dönüşünü her ne kadar gol olamasa da kafa vuruşlarıyla kutladık. Mükemmel şutlarından biri de direkte patladı. Susaeta-Oscar işbirliği hazırlanışı şık bir gol izlettirdi. Maçın genelinde son derece baskılı oynayan, pek çok pozisyon bulan, 3 topu direkten dönen A.Bilbao açısından bu maçın 1-1 beraberlikle bitmesi futbol topunun yuvarlaklığından başka bir şey değil! Tek sevinç Llorente’nin sahada 90 dakika yer almış olması. Deportivo da sıkıntılı 2 haftalık sürecin ardından, nadir yakaladığı pozisyonlardan birinde gol bularak, sürpriz puanla evine döndü.

Haberin Devamı

***

Valencia deplasmanında haklı olarak itiraz ettikleri rakibin son saniye penaltısı nedeniyle sadece puanı değil, forvet Sergo Garcia ile orta saha Hector Moreno’yu da kırmızı kartla kaybetmenin dezavantajını Getafe karşısında net bir şekilde yaşadı Espanyol takımı. Getafe’de son haftaların etkili oyuncularından Pedro Leon, takımının ilk 20 dakikada bulduğu net denilebilecek 4.pozisyonu gole çevirmeyi başardı. 2.yarıda oyun ve pozisyonlar ev sahibi lehine döndü belki ama özellikle İtalyan genç golcü Longo’nun kaçırdığı pozisyon, maçın geri dönüşünü engelleyen andı. Evinde 2-0 kaybeden, 13 maçta 9 puan toplayabilen Espanyol’de fatura teknik direktör Mauricio Pochettino’ya kesildi ve görevine Getafe maçının ardından son verildi.

Haberin Devamı

***

Karşılıklı olarak ceza alanları içine neredeyse hiç giremeyen 2 takımın maçında ise uzaktan şutlar dikkat çekti. Valladolid-Granada maçında kararı veren golcü Manucho oldu. Angola’lı oyuncu, 2.yarıda ceza alanına sol çaprazdan girdikten sonra sert ve güzel bir vuruşla ev sahibi takıma şık bir golle 3 puanı getirdi. Manucho’nun çok şık bir kafa vuruşunu da kaleci Tono son anda çıkarttı.

***

Granada’yı 2009 yılında satın alan İtalyan işadamı Giampaolo Pozzo, aynı zamanda İtalya Serie A takımlarından Udinese(1986’da satın aldı) ve İngiltere Championship takımlarından Watford’un(Haziran 2012) da sahibi. Sezon öncesinde Udinese’den pek çok oyuncuyu Granada’ya kiralık gönderen Pozzo, sanırım dev rearasında bu kez de Watford’dan birkaç oyuncuyu İspanya’ya getirmesi gerekecek, yoksa gidişat hayra alamet değil.

***

Bu hafta artık tamamen tescil etmiş durumdayım. Vallecano’nun maçlar öncesinde bir “okuyup üfleyicisi” var. Defanstaki Tito hariç d,ğer isimlerle ve bu kaleciyle bir şekilde puan alabilmelerine, hatta kazanmalarına inanmak gerçekten zor. Maçın ilk yarısında bu kez kaleci David Cobeno, ayağındaki topu çaılm sevdasıyla rakip oyunculara kaptırdı ancak değerlendiremeyen yine Mallorca forveti oldu. 2.yarıda bu kez Michael Pereira’nın nefis şutu Vallecano direklerinden döndü. 13 haftadır olduğu gibi şans melekleri yine mesaideydi. 2.yarıda maça damga vuran isim ise ev sahibinin Brezilya’lı forveti Leo Baptistao oldu. 6.golüne imza atan golcü, Delibasic’in skoru 2-0’a getiren golünde de asisti yaptı. Defansta Tito, forvetler Leo ve Piti çok iyi performanslarıyla takımın galibiyetindeki önemli isimlerdi.

***

Meksika’lı Carlos Vela, Sociedad adına gerçekten çok etkili bir oyuncu. Ev sahibinde beraberliğin bozulmasını engelleyen isim ise Uruguay’lı forvet Diego Ifran oldu. 2 pozisyonda, kaleye vurmak yerine çok net pozisyondaki arkadaşlarına pas vermeyi düşünse 3 puanı hanelerine yazdırmaları işten değildi.Diğer yandan,ligin düşme adaylarından gösterdiğim ve eline geçen puan fırsatlarını sezon başından bu yana cömertçe harcayan Osasuna’nın son 3 haftalık periyotta zor maçlardan 1 galibiyet 2 beraberlikle 5 puan toplamasını da takdir etmek gerek.

***

Ligde henüz beraberlik tatmayan Zaragoza, özellikle 2.yarıda çok üstün götürdüğü maçta Celta kalecisi Javi Varas’ı aşamadı. Her geçen hafta daha iyi oynayan Iago Aspas-Krohn Dehli ikilisiyle bir de gol bulan Celta, ligde deplasmandaki ilk puanlarına imza atmış oldu. Iago’nun golü gerek maçın sonlarına doğru olması nedeniyle, gerek yarım vole şeklinde şıklığıyla haftaya damga vuran gollerdendi.

***

Yeşil zeminin üzerindeki meşin yuvarlağın futbolu konuşturacak, seyrine ve keyfine varılacak, golleriyle, asistleriyle, oyuncularıyla o kadar çok noktası var ki! Gel gör ki “görmek isteyen” için. Futbolun doğasından uzaklaşmayanlarla beraber olduğunuz, futbolun tadına saha içindeki “oyun”la varacağınız futbol dolu günler dilerim.

***

Unutmadan! Hafta sonunda Arda-Emre el ele, hep beraber Real’e!

***

HAFTANIN KARMASI

(3-5-2)

Javi Varas (Celta Vigo)

--

Tito (Vallecano)

Dorado(Betis)

Mane (Getafe)

--

Koke (A.Madrid)

Portillo (Malaga)

Benat (Betis)

Pedro Leon (Getafe)

Iniesta(Barcelona)

---

Leo Baptistao (Vallecano)

Manucho (Valladolid)

***

HAFTANIN TAKIMI

Real Betis

Bir bakıyorsunuz, Bilbao’ya deplasmanda 5 atmışlar, ertesi hafta ligin zayıf takımlarından Vallecano’ya kendi evinde yenilmişler. 2 hafta üst üste Valencia’yı evlerinde, Getafe’yi deplasmanda yenmişler, ertesi hafta Granada’ya evinde kaybetmişler. Evet, sezon başından bu yana ligin istikrarsız takımlarından olmakla birlikte, 13 maçta 7 galibiyet 1 beraberlik alan bir takımın geçtiğimiz hafta içinde antrenmanda ve kulüpte protesto edilmesine akıl ve sır erdirmek gerçekten inanılmaz. Asla hak etmediklerini belirtelim. Sevilla’ya 5-1 yenildikleri derbiyi taraftarın kabullenememiş olma ihtimali yüksek belki ama Real Madrid gibi bir dev karşısındaki son derece değerli galibiyet, sanırım taraftarın aklını yerine getirmiştir.

***

HAFTANIN YILDIZI

Andres Iniesta (Barcelona)
Levante 0-Barcelona 4… 3 asist 1 gol Iniesta! Tek kelime: Muhteşem! Bir cümle daha yazmak fazlasıyla ayıp olur. Kısaca teşekkürler “Ini”!

***

HAFTANIN GOLÜ

Iniesta (Barcelona)

Messi’ye verdiği öyle bir pas var ki “beni kırmayacağını biliyorum, lütfen al da at” dercesine. O topu ise asist şekline sokana kadar çalımları, çizgiye inişi ve pas anı. Sadece bu mu? Maçtaki 3 asistinin dışında ceza sahasının solundan driplingi, 2 oyuncunun arasından mükemmel vuruşu ve topu 90’a bırakması. Bu hafta Iniesta’yı ve müthiş golünü izlemek büyük zevkti. NTVSpor spikeri Murat Kosova’ya da maç anlatımındaki coşkudan ve Barcelona’lı oyuncuların zerafetini tanımladığı hoş kelimelerden dolayı kattığı renkle teşekkürler.

***



Tito Piti Leo Ini


HAFTANIN ENSTANTANESİ

Levante’nin penaltısı

Ligin genelinde Obafemi Martins ile gol sorununu çözen Levante, ilk yarısını golsüz kapadığı maçta Martins ile bir de net pozisyondan faydalanamadı. Maçın sonlarında Barcelona karşısında buldukları penaltı ise son yılların en ilginç enstantanelerindendi. Barkero’nun penaltısını Valdes kurtardı. Levante’li oyuncuların 2.kez tamamladığı topta Valdes müthiş refleksle yine önlerken, karambolun 3.sahnesinden ise ilginç bir ofsayt çıktı ve pozisyon sona erdi.

***

HAFTANIN SAYILARI

9 ve 3

Geçen haftaki 31 golün ardından, bu hafta ağlar 21 kez havalandı. İlginç nokta ise 10 maçın 9 tanesinde taraflardan biri gol bulamadı. Sadece Atletic Bilbao-Deportivo maçında karşılıklı goller oldu. Kırmızı kart sayılarının çok olduğu fakat farklı maçlara yayıldığı önceki haftaların ardından, bu kez Atletico Madrid-Sevilla maçında 3 kırmızı kart misafir takıma çıktı. Hakem Ignacio Iglesias Villanueva‘nın biri yedek oyuncu Luna’ya olmak üzere Rakitic ve Federico Fazio’ya gösterdiği kartlar doğruydu.