Serdar Sarıdağ

Serdar Sarıdağ

serdar.saridag@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

2022 Dünya Kupası yolunda herhalde Türkiye kadar grubunda böylesine iniş-çıkış yaşayan başka bir ülke yoktur...
Elemelere, EURO 2020 finalleri ara vermese belki bu kadar kaosu yaşamazdık. O turnuvanın kara bulutlarını hoca değiştirerek bile dağıtamadık.
Norveç beraberliği ile tüm umutlarımızı ikinciliğe bağladık. Letonya kabusumuzla dün akşam deplasmanda yüzleştik. Baskı kurmaya çalıştık lakin rakip, her maçta olduğu gibi yine bize karşı çok dirençliydi. Stefan Kuntz, kısıtlı zamanda çıkış yolunu arıyordu.
Fakat çok da kolay değildi. Taktiksel çözüm bulabilirsiniz fakat kısa zamanda psikolojik çözümü bulmak elbette kolay değildi.
İlk yarıda, 18. dakikada arka direkte Merih topla tam da istediği şekilde buluştu fakat orada bir santrafor refleksi göremedik. Cengiz’in 29. dakikadaki uzaktan şutunu kaleci Ozols son anda kornere çeldi.
İlk yarının dişe dokunur en önemli pozisyonları sadece bunlardı. İkinci yarıda yine inişli çıkışlı bir oyunumuz vardı. 70. dakikada Merih’in kendi kalesine attığı şok gole refleks göstermemiz gerekiyordu ki o gol 76. dakikada Cengiz’in ortasına kafayla dokunan Serdar Dursun’dan geldi. 86. ve 90. dakikalarda Cengiz bulduğu pozisyonlarla bizleri umutlandırdı ama beklediğimiz o gol bir türlü gelmedi.
Uzatmalarda yaşadığımız karamboller de umutlarımıza çare olmuyordu. Hollanda ve Norveç galibiyetleriyle başladığımız bu macerada son umutlarımız son iki maçta birer birer eriyip gitti derken Burak Yılmaz’ın 90+9’da attığı penaltı golü gelecek adına bu takımı çok başka bir havaya soktu. Çıkmadık candan umut kesilmez derler ya galiba öyle bir şey oldu.