Spor yazarları Galatasaray TSM Akhisarspor maçını değerlendirdi
.
1
Tebrikler Akhisar'a! - Ziya Şengül / Star
Galatasaray ilk Akhisar deplasmanında 2-1’lik kazancıyla Ziraat Türkiye Kupası için avantaj kazanmıştı. Kendi evinde misafir ettiği Akhisar karşısında Galatasaray, her nedense rotasyonla sahaya çıktı. Oyun başlangıcında gördük ki Akhisar takım olarak hızlı kontrataklar deniyordu. Başlangıçta ikisi ofsayt nedeniyle kesilmişti. Ama sonrasında üçüncü kez denemelerinde Seleznyov ile çok kolay bir gol bulup öne geçmeyi başardılar. Yalnız bu golün öncesinde biraz ofsayt kokuyordu. Ama geçerli olan hakem kararı olduğu için gol kararı verildi. Hemen ardından Seleznyov ile ikinci Akhisar golü de geldi. Bu gollerin hepsi güzel de Galatasaray’ın savunmasına bilmem ki ne demeli. Rakibine bu kadar gol şansı vermesi biraz düşündürücüydü. Galatasaray’da Tolga Ciğerci’yi izledim. Hiç keyif almadığım gibi inanılmaz pas hataları yaparak etkisiz futbol içinde kaldı. Sarı-Kırmızılılar oyunu domine eder gibi görünse de bir gerçek de gol atacak üretimden yoksun kaldılar. Akhisar da ikinci yarı net iki gol kaçırdı. Eğer bu goller olsaydı, turu da daha erken garantileyebilirlerdi. Galatasaray kendi sahasında baskı kursa bile pozisyon bulmakta zorlanıyor ise nasıl maç kazanacak? Yerlerde sürünen bir savunma anlayışı var. Ben Galatasaray’ın böylesine kötü bir savunma yaptığı hiçbir maç izlemedim. Bu görüntü devam ederse korkarım ki, şampiyonluğa da havlu atabilirler. Akhisar takım olarak iyi bir deplasman takımı görüntüsü verirken, akıllı kontratakların sonucu maçı kendi lehine çevirmesini pekala bildi .Yetmedi, anasının ak sütü gibi helalinden Galatasaray gibi bir takımı eleyerek finale kaldı.
2
Ders almam ders veririm - Serhat Ulueren / Vatan
ASLINDA ligdeki maçı da Akhisar 4-2 kaybetmezdi, Lopes haksız yere atılmasıydı. O maçta da Akhisar Telekom’da 2-0 öne geçmiş, sonrasında hakem devreye girmiş ve 4-2 kaybetmişti. Ama bu defa olmadı. Kupadaki ilk maçı da Akhisar 2-1 kaybetmeyi hak etmemişti. Ve dün Akhisar en az 5 gol atması gereken maçı 2-0’la kazandı. HAYAT derslerden ibaret. Ve dersin yaşı başı yok. Kaç yaşında olursan ol, hangi başarıları yakalarsan yakala, “Ders almam ders veririm” demeyeceksin. Dersen böyle çarpılırsın. BELKİ de Akhisar karşısında alınan bu ağır yenilgi G.Saray’ı ligde şampiyonluğa biraz daha yaklaştırdı. Ben böyle düşünüyorum. Neden mi? En azından Ahmet , Selçuk, Latovlevici, Eren, Tolga gibi isimler sezon sonuna kadar forma şansı bulamayacak. Denayer Başakşehir maçındaki gibi iyi oynarsa Maicon da kulübeden başını çıkaramaz. Ahmet ve Maicon berbattı. Gollerde uyudular. Tabi orta sahada oynayan Selçuk, Yasin, Tolga, Fernando da çok kötüydü. Hele o Selçuk ve Tolga’nın hali neydi? 5-0 BİTEBİLİRDİ! VE sen, G.Saray; turu Akhisar’da 2-1’lik galibiyetle geçtim diye havaya girersen, içine Ronaldo kaçmış Seleznyov böyle paramparça yapar. Ukraynalı biraz şanslı olsa 4 gol atardı. Muğdat son vuruşlarda heyecan yapmasa en az 5 olurdu. Yardımcı hakemler dikkatli olsa ve hatalı bayraklar kaldırmasa yine Akhisar 5’lerdi G.Saray’ı. G.SARAY bu sezon Akhisar’la 3 maç oynadı, 2’sini kazandı, dün kaybetti. 3 maçı da Akhisar futbol olarak domine etti ve galibiyeti hak etmişti. İlahi adalet dün kendini gösterdi ve Akhisar anasının ak sütü gibi finali hak etti, tebrik ediyorum Okan Buruk ve oyuncularını. DEDİM ya, bu şok belki de G.Saray’ı ligde daha rahat şampiyon yapacaktır. Yeter ki, Terim ve oyuncular ders alsın. “Ders almam ders veririz” gibi absürt laflar etmesin.
3
Yedekler sezonu kapattı - Osman Şenher / Milliyet
Şampiyonluğun en büyük adayı olan bir takımın yedekleri nasıl olur dün gece bunu gördük. Ayıp! Buna, “Giydiğin formaya ihanet etmek” denir. Fatih Terim’in elinde zaten kısıtlı bir kadro var. Sakatlıktan, kart görmelerinden çekindiği için Akhisar karşısında rotasyonlu bir kadro çıkardı. Bu da ne gösteriyor? “Yedekteki futbolcularıma güveniyorum” demek istiyor. Fatih Hoca da dün güveni gördü! /* */ Defansta oynayan Maicon ve Ahmet Çalık evlere şenlik... Sanki ayaklarına kurşun bağlamışlar. Koşamıyorlar, hamle yapamıyorlar, iki golü atan Seleznov, Brezilyalı savunmacıyı resmen paçavraya çevirdi. Demek ki Başakşehir maçında Fatih Terim, Denayer tercihini kullanmakta haklıymış. Ahmet Çalık... Yahu seni milli takıma alan teknik adam Fatih Terim’di. Peki bu halin ne? Hiç mi antrenman yapmıyorsun? Futbolu mu bırakmayı düşünüyorsun! Yazık, ne söyleyeyim. Galatasaray’a yazık! Linnes dükkanı kapamış. Hücuma çıkıyor bir tek isabetli pası yok, şutu da yok. Savunmaya gelemiyor. Zaten Galatasaray’ın sağ tarafını Akhisarspor otoban gibi kullandı. Latovlevici’nin oyununu görünce iyi ki Nagatomo alınmış diyor insan. Japon futbolcu gelmemiş olsaydı, sarı-kırmızılılar şampiyonluk yarışının içinde olamazdı. Rumen futbolcu bir tane isabetli pas veremiyor. Defansa da yardım edemiyor. Tahmin etmiyorum Süper Lig’de hiç bir takımda oynayamaz. Yasin’e özel bir sayfa açmak istiyorum. Herhalde dün gece Cim-Bom’daki son maçını oynadı. Bir futbolcu nasıl böyle etkisiz olabilir? Rakibe çalım atamıyor, depar atamıyor, şut çekemiyor, takımına en ufak katkısı yok. Benim tanıdığım Terim, bir daha Yasin’e forma vermez. Eren Derdiyok için çok övgüler yazdık. Kasımpaşa’daki futbolunun üstüne koyacağını düşündük. O ne yaptı? Futboluyla her hafta geriye gitti. Alanyaspor maçını düşünerek dün gece Gomis kulübede başladı. 90 dakika ne bir şut, ne rakibi geçme, futbol adına hiçbir şey yok. Kusura bakmasın Eren... Giydiği formaya da saygı göstermiyor. Aklıma başka bir şey gelmiyor. Sinan ne yaptı diyeceksiniz? Senede iki maç oynar, gol de atar, kendinden bahsettirir. Devamlılık var mı? Yok. Bundan fazlasını takıma verebilir mi? Kesinlikle inanmıyorum verebileceğine. Sonuçta Okan Buruk’un Akhisarspor’u dün gece galibiyeti analarının ak sütü gibi hak ettiler. Seleznov, Muğdat, Mustafa Yumlu, Lopes ve kaleci Fatih Öztürk yıldızlaştı.
4
Dünya gamsızı - Mehmet Ayan / Vatan
Başakşehir maçının kahramanlarının başında Ryan Donk geliyor... Hollandalı oyuncunun performansı, herkesi büyülerken Emre ve Arda’ya adım attırmayan Donk’un Kasımpaşa ile başlayan, G.Saray’daki inişli çıkışlı serüveni ile ilgili de ilginç detaylar var... FATİH hoca, maçın ardından “Gerilimi, stresi yok. Çok rahat bir oyuncu. Rakip kim olmuş onun için fark etmez” yorumu ile Ryan Donk’u da özetledi. 90 dakika boyunca göz önünde Donk... Peki geri kalan hayatında nasıl? ONUN için ilk kelimemiz ‘çalışkan’ olmalı... İdman kaçırmaz, sakatlık bahanesi asla uydurmaz. Disiplinlidir, idmana geç kalmaz. Antrenman seven oyuncu az bulunur, Donk da onlardan biridir. Peki maç saatine doğru ruh hali nasıldır? Hem Kasımpaşa hem de G.Saray cephesi ile temasa geçtim. Ortak başlık: Aşırı rahat!
5
G.Saray'a yakışmadı - Levent Tüzemen / Sabah
Fatih Terim'in Alanyaspor maçını düşünerek Muslera ve Fernando dışında 9 oyuncuyu rotasyonda kullanması ilk yarıda Galatasaray'ın şok yaşamasına neden oldu. Okan Buruk, Galatasaray'ı iyi tanıdığı için takımına kompakt futbol anlayışı içerisinde alan savunması yaptırıp, Muğdat ve Seleznov'u hızlı hücumlarla kontratağa çıkardı. Galatasaray'ın rotasyonlu kadrosunun saha içinde senkronu yoktu. Oyuncuların performansı ve uyumu acemiler mangasına benziyordu. Selçuk ve Fernando ikilisi dururken, orta alanda Tolga Ciğerci oyun aklına soyununca Galatasaray hücum zenginliği yaşayamadı. Ayrıca Tolga birçok final noktalarında pasın şiddetini ayarlayamadığı için Galatasaray gol fırsatlarını kullanamadı. İki kanatta oynayan Sinan, Yasin ikilisi Akhisarspor'un kalabalık savunmasını aşamadı. Denayer iyi ki yetişmiş, çünkü bu Maicon Galatasaray savunmasında artık çok zor oynar. Bir Maicon tercihi Galatasaray'ı hem 10 kişi bıraktı hem de iki gol yenilmesine neden oldu. Hem Serdar hem de Denayer'in kulübede oturmaması gerekiyordu. Biri en azından oyunda olabilirdi. Seleznov Akhisar'ın etkili oyununun şifresiydi. Ahmet ve Maicon'a sürekli kendini unutturdu, iki gole imza atarken çok doğru yerlere koşular yaptı. Eren kanatlardan hiç orta alamadığı için pozisyon bile üretemedi. Akhisarspor mükemmel bir takım savunması sergiledi, Galatasaray, bırakın hücumda organize olmayı üst üste iki etkili pas bile yapamadı. Oyunun ilerleyen bölümlerinde daha fazla iş bitirici isimlere ihtiyacı vardı ama istediği gibi olmadı. Galatasaray elindeki finali rakibine kaptırdı. Bu da Türkiye'de en çok Türkiye Kupası'nı kazanan bir takım olan Galatasaray'a yakışmadı. Akhisar'da ise oyuna giren her oyuncu yüreğini ortaya koydu... Galatasaray'da forma giyen birçok oyuncunun gözden geçirilmesi lazım, bu takımın oyuncusu olup olmadığı konusunda. Örneğin; Latovlevici bu takımın oyuncusu mu?...
6
Aslan için büyük kayıp - Erman Özgür / Fanatik
Avantajlı dönülen kupa maçı rövanşında ana hedefin Süper Lig olduğu da düşünülürse Fatih Terim’in rotasyon yapmasından daha doğal bir durum olamaz. Ancak rotasyon yaparken en önemli kriter şans vereceğiniz oyuncuların oynamadıkları dönemde kendini ne kadar hazır tuttukları. Akhisar’ın topu hiç oyalamadan direkt oynama iştahı ve kalabalık savunmasına karşı Seleznov’un ayağından 2 gol yiyip pozisyona dahi giremediler. 2. yarı bir 10 dakika daha değişen bir şey olmayınca Gomis ve Rodrigues hamleleri geldi. Bu dönemde Akhisar iyi savunma yapmaya devam ederken Muğdat’la maçı ve turu koparma şansını adeta elinin tersi ile itti. Ancak Maicon’un iki sarı karttan atılışı felaketin habercisi oldu. Ve gecenin sonunda sürpriz ancak performansıyla maçı hakeden Akhisar, kupanın ilk finalisti olurken Galatasaray için kaybın ne kadar büyük olduğu ancak lig bitince anlaşılacak. Gecenin sorusu Bu maç ligi etkiler mi ? Tam tersine kupadan elenmek Galatasaray’lı oyuncular için ligi olmazsa olmaz bir hale getirdi. Maçın starı Bir santrfor girilen pozisyonda nasıl doğru yerde olur ve nasıl gol vuruşu yapar? Seleznov her iki sorunun cevabını verdiği 2 golle maçın ve turun kahramanı oldu. Maçın olayı Galatasaray’ın kupada şans verdiği oyuncuların performansları hayal kırıklığı yaratırken özellikle Maicon, Yasin, Eren ve Latovlevici bu hayal kırıklığının baş aktörleri oldular. Kısa mesaj Okan Buruk takımı ligde formsuz bir dönemden geçmesine rağmen rövanş maçındaki konsantrasyonu ve doğru taktik anlayışıyla gecenin kahramanlarından biriydi.
7
Hayaller değil, gerçekler turladı - Ümit Aktan / Türkiye
G.Saray ne oyunu, ne golü, ne uzatmayı, ne de turu asla hak etmedi, hak eden taraf ise finale yükseldi. İlk maçın skorundan gelen bir tolerans mı, ya da hafta sonu beklenen deplasman fobisi mi bilinmez; sadece Fatih Terim’in bildiği bir nedenle farklı bir kadro seçimi yapan Galatasaray golü de erken yiyerek başladı.. Savunmayı orta çizgiye taşımak, Muğdat’ı yakalama ihtimali olmayan adamlara emanet etmek ve tabii ki Maicon’un kara tren kadar ağır dönüşü uygulamayı uygulayamayacak oyuncu grubunun hatasıydı.. 1-0 geriye düşünce, oyun; Galatasaray’ın kapalı savunmaları açma becerisi gösteremediği ve öne çıkınca da arkada hep yakalandığı tipik bir deplasman fobisine dönüşüverdi.. Rakip kaleye ilk şutunu 26. dakikada bulan Galatasaray’ın ofsayt olsa bile ağlarına giden ikinci top nasıl bir felaketin eşiğinde olduğunun kanıtıydı.. Nitekim Seleznov parçaladığı Galatasaray savunmasının içinde ikinciyi de buldu. Çünkü markajcısı değil refakatçileri ile oynuyordu.. Maicon, Ahmet Çalık, Lato, Eren, Tolga, Yasin hayalet gibiydi.. Hayaletlerden ikisini temizleyen Terim biraz klasik kadrosuna yaklaşırken riski de dibine kadar aldı ama pozisyonları veren yine Galatasaray oldu. Ardından etkisiz eleman durumundaki Maicon da atılınca kaderin ördüğü ağlara dolandı kaldı Galatasaray.. Ne oyunu, ne golü, ne uzatmayı, ne de turu asla hak etmemişlerdi ve hak eden taraf finale yükseldi.. Maçın adamı: Seleznov
8
İsteyen finalde - Mert Aydın / Fotomaç
Çok zor bir maç oynadı Galatasaray hafta sonunda. Şampiyonluğa tutunduğu bir karşılaşmaydı. Fatih Terim, deplasmanda 2-1 kazandığı kupa maçının rövanşına rotasyon yaparak çıktı doğal olarak. Rotasyon dediysek bu oynayanları kendi kadrosunda görse göbek atardı Akhisar Teknik Direktörü Okan Buruk. Peki ne oldu? Akhisar'ın basit ama akılcı taktiğine karşı şaşkınları oynayan bir futbolcu topluluğu. O maaş zammı istekleriyle ünlü Yasin, sezon başında uçarken şimdilerde geriye koşmaya üşenen Maicon, futbolu unutmuş Latovlevici, tek başına bir şeyler yapmaya çalışan Selçuk, rakibe asist yapma çabası içindeki Ahmet, hayalet gibi dolaşan kupa golcüsü Sinan. Devre bittiğinde Fatih Terim'in belki 7-8 değişiklik yapması gerekiyordu. Akhisar vızır vızır geliyor, Seleznov savunmanın arkasına sarkma rekoru kırıyordu. Biraz daha hızlı olabilse birkaç pozisyonda ofsayta da düşmezdi. Belki de ilk yarıda G.Saray'ın altından kalkamayacağı bir sonuç oluşacaktı. İkinci yarıda da Muğdat kaçırdığı gollerle oyunun kopmasına izin vermedi. Gomis iki pozisyon buldu o kadar. Maicon, perişan futboluna bir de kırmızı kart ekleyerek geceye damgasını net şekilde vurdu. Böyle giderse artık Denayer'e yerini kesin olarak kaptıracak. Herkesin kupada bir derbi finaline kesin gözüyle baktığı bir ortamda Buruk ve öğrencileri, senaryoyu bozdu. Onların inancına rakibin laçkalığı da eklenince beklenmedik bir zafer kazandılar. Bu sonuç şunu da getirdi. Akhisar, finalde F.Bahçe ya da Beşiktaş'ı yenip kupayı alırsa lig 5'incisi Avrupa'ya gidemeyecek. .
9
