İstanbul Şule İdil Dere Davasında Sanıklar Bilirkişi Raporuna İtiraz Etti

Şule İdil Dere Davasında Sanıklar Bilirkişi Raporuna İtiraz Etti

03.10.2018 - 13:00 | Son Güncellenme:

.

Şule İdil Dere Davasında Sanıklar Bilirkişi Raporuna İtiraz Etti

Kadıköy Yoğurtçu Parkı’nda hafriyat kamyonunun çarpması sonucu hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Şule İdil Dere’nin ölümüne ilişkin davada bilirkişi raporu dosyaya ulaştı. Kamyon şoförünün de aralarında bulunduğu 5 sanığın asli kusurlu, genç kızın ise kusursuz olduğunun belirtildiği rapora sanıklar itiraz etti.
Kadıköy Yoğurtçu Parkı’nda hafriyat kamyonunun çarpması sonucu hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Şule İdil Dere’nin ölümüne ilişkin 7 sanığın “taksirle ölüme neden olma” suçundan 6’şar yıla kadar hapis istemiyle yargılanmasına devam edildi. Anadolu 57’inci Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuksuz sanıklar Saffet Altındağ, Kamil Cemal Yıldırım, Ergun Ata katılırken, Şule İdil Dere’nin annesi Nesrin Aslan, babası Berdan Dere ile taraf avukatları salonda hazır bulundu.

5 sanık asli kusurlu bulundu
Mahkeme hakimi, dosyaya bilirkişi raporunun geldiğini belirtti. Raporda, şoför Mümin Kılıç ve 4 sanığın asli kusurlu olduğu kaydedildi. İş güvenliği uzmanı Zafer Karasaçlı’nın tali kusurlu olduğunun kaydedildiği raporda, Şule İdil Dere ve İSTAÇ Kıyı Temizleme Şefi sanık Tayfur Bingöl’ün ise kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığı belirtildi. Katılan avukatı söz alarak, bilirkişi raporundaki aleyhe hususları kabul etmediklerini söyledi.

“Adalet tecelli etsin”
Anne Nesrin Aslan, “Olay bir trafik kazası değildir. Önlemlerin yetersiz olduğu beyanlardan anlaşılmaktadır. Bir an önce adaletin tecelli ettirilmesini talep ederim” dedi.

“Raporu kabul etmiyorum”
Sanık Saffet Altındağ, “Bilirkişi raporu dün gece elime ulaştı, raporu tam olarak incelemedim. Ben işveren vekili değilim. Bu nedenle olayda sorumluluğum yoktur. Raporu kabul etmiyorum. Ben, soruşturmaya dahil edilmemiz hususunda ilgililer hakkında şikayetçi oldum. İBB ve İSTAÇ arasında alt iş veren ilişkisi yoktur. İBB, iş verendir. İSTAÇ ise iş yüklenicidir. Benimle birlikte diğer İBB çalışanlarının iş güvenliğiyle ilgili hiçbir sorumlulukları yoktur” dedi.
Sanık Kamil Cemal Yıldırım, “Ben İBB yetkilisiyim, somut olayda suça konu olayın meydana geldiği alanda saha sorumlusu olarak görevlendirmem yoktur. Böyle bir görev bana tebliğ edilmedi. Ben mühendisim, İSKİ boru hattının bulunduğu alanlara şamandıra takıp yerini belli etmek şeklinde işlemler yapıyorduk. İş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili tarafıma bir görev tevdi edilmedi” ifadelerini kullandı.
Ara kararını açıklayan mahkeme, sanıklar ve avukatlarına bilirkişi raporunu inceleyip ayrıntılı beyanlarını sunmak için süre vererek duruşmayı erteledi.

İddianameden
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 13 Mayıs 2016 tarihinde Şule İdil Dere’nin Kadıköy’de bulunan Yoğurtçu Parkı ile Kurbağalıdere arasında kalan yaya yolunda yürüdüğü sırada Kurbağalıdere ıslah çalışması nedeniyle Mümin Kılıç’nın kullandığı hafriyat kamyonunun geri manevra yapması sonucu kamyonun altında kalarak hayatını kaybettiği anlatılmıştı.
İddianamede, ıslah çalışmasının İstanbul Büyükşehir Belediyesi Deniz Hizmetleri Müdürlüğü tarafından yüklenici firma İstanbul Çevre Yönetimi Ticaret ve Sanayi (İSTAÇ) A.Ş. şirketine verildiği kaydedilmişti.
İSTAÇ A.Ş.’nin yetkili ortağı Ruhi Kelleci, şirketin Asya Yakası Kıyı Temizleme Şefi Teyfur Bingöl, şirketin iş güvenliği uzmanı Zafer Karasaçlı, İBB Çevre Koruma Kontrol Daire Başkanlığı Deniz Hizmetleri Müdürlüğünde Kıyı Temizleme Şefi Saffet Altındağ, kontrol elemanı Ergun Ata, Kamil Cemal Yıldırım ile kamyon şoförü Mümin Kılıç’ın "taksirle ölüme neden olma" suçundan 2’şer yıldan 6’şar yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.