Futbol belkide dünyanın en güzel oyunu. Her an her türlü heyecanın, her türlü hüznün ve her türlü sevincin birarada olabileceği bir oyun çünkü.
Taraftar olarak oyuncularınızı kötü oynadığı için yuhalamaya başladığınız anda takımınızın gol attığını görebilirsiniz... Tıpkı dün olduğu gibi.
Kalenizde arka arkaya üç birbirinden tehlikeli gol pozisyonu yaşayabilir, bunlar kaptanınız tarafından kurtarılırken siz derin bir oh çekebilirsiniz... Tıpkı dün olduğu gibi...
Savunma bloğunuz ve özellikle onların önündeki aşılması zor gibi görünen Topal-Souza tandeminiz hata üzerine hata yaparken farklı galibiyete gidebilirsiniz... Tıpkı dün olduğu gibi...
Topu rakibe bırakıp oynamalarına izin vermeyi taktiğe çevirip bunun sonucunda maç kazanabilirsiniz... Tıpkı dün olduğu gibi...
Rakibiniz Gençlerbirliği sahada basmadık yer bırakmamış olabilir. Fenerbahçe taraftarına kriz üstüne kriz geçirtebilir. Hatta maçın tamamında oyuna hükmedebilir. Ama skor tabelasında onların aleyhine 3-0’lık sonuç da yazabilir... Tıpkı dün olduğu gibi.
Dick Advocaat, uzun bir aradan bu yana ilk kez dün Saracoğlu’nda takımına sahip çıkma konusunda çaresiz kaldı. Çünkü; Ümit Özat öylesine mükemmel çözmüştü ki Fenerbahçe’yi ve öylesine etkili bir sistemle oynatıyordu ki takımını Fenerbahçe tam anlamıyla şaşkınlar ordusuna dönmüştü. Advocaat’ın kenardan yaptığı her uyarıya karşı, neredeyse maçın tamamında üst üste 4 pas yapmayı beceremedi sarı-lacivertli ekip. Çünkü Gençlerbirliği hem çok koşuyor hem çok koşarken etkili hücum presi yapıyor, hem de dönen topların tamamını yeniden kazanıyordu.
Serdar Gürler ile İrfan Can ikilisi aşılması zor görünen Fenerbahçe savunmasını hallaç pamuğu gibi attılar. Bu ikiliye arkadan müthiş tecrübesiyle Selçuk da olağanüstü destek verince tüm oyunu Fenerbahçe cezaalanına yığdılar. Böyle olunca sarı-lacivertli ekip yakaladığı her topu pas yapmak yerine uzun oynayarak kullanmayı tercih etti. Fenerbahçe’nin karakterine hiç uymayan bu yapı Gençlerbirliği bloğundan sürekli geri döndü.
Belki Van Persie’nin erken oyundan çıkması ilerde top tutma konusunda Advocaat’ın planlarını alt üst etmiş olabilir. Ama dünkü kadar baskı yiyeceği Fenerbahçe’nin kimsenin aklına gelmemiştir.
Ne zamanki tecrübe oyuna dahil oldu, o zaman Fenerbahçe istediğini aldı. O tecrübenin karşısında önce gemisini kurtaran Volkan Demirel, sonra müthiş asistçi Lens ve elbette bitirici Sow vardı. Özet oynayan Gençlerbirliği, kazanan Fenerbahçe idi. Futbolda oynayana değil, kazanana puan veriliyor...
