Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Profesör deyince eskiden bir işin piri akla gelirdi. Sonra YÖK’le birlikte epeyce sulandırıldı. Şimdi ise adeta sıradanlaş- tırılıyor.
Yardımcı doçentliği kaldırmaya yönelik yasa teklifi neredeyse tüm sınırları altüst etti.
Yardımcı doçentliğin kaldırılıp, kolay profesörlüğün önünün açılması nasıl bir devrimse, YÖK, bu bir sessiz devrim diyor!
İyi de, alınan o unvan, ABD’de de olduğu gibi sadece alındığı üniversitede mi geçerli olacak yoksa ömür boyu her yerde mi kullanılacak?
Yasa teklifinde bu konuda hiçbir açıklama yok!
YÖK, “Biz de sizin gibi düşünüyoruz” diyor ama yasanın nasıl çıkacağına YÖK değil, TBMM karar veriyor ve oradan nasıl bir kanun çıkacağını ise hiç kimse kestiremiyor!
Görünen o ki zaten on çeşit profesörümüz vardı, şimdi onlara on birincisi eklenecek!
Bu kadarı da olmaz!
Kolay profesörlük konusunda hocalar isyanda. Yasa teklifine şu ana kadar iyi diyeni görmedik.
Önceki gün, YÖK’te kendilerine brifing sunulan TBMM Milli Eğitim Komisyonu üyeleri de ortak noktada buluşamadı. ÖYP mağduru genç doçent adayları ile yıllanmış yardımcı doçentlerin de mutlu olduklarını söylemek mümkün değil.
Anlayacağınız, YÖK, pek çok konuda olduğu gibi bu konuda da ne İsa’ya yaranabildi ne de Musa’ya. Daha şimdiden yamalı bohçaya dönen yasa teklifini içlerine sindirmeleri de çok zor.
Çünkü kaliteyi ayaklar altına alıyor!
İşte bu konuda gelen mesajlardan en steril olanları:
Tıp profesörüyüm. Biz doçent olabilmek için 4 aşamalı sınavdan geçtik! Önce tez sunumu, ardından da sözlü, ameliyat ve ders anlatımı vardı! Dil barajı 70’ti! Şimdi dilde 55, nasıl ve kimin hazırladığı belli olmayan bir yayın yeterli! Akademik yükselmeler, bu kadar hızlı ve kolay olmamalı!
Ülkede fazla doçent olunca, kalite artacağını sananlarla, üniversite kontenjanlarını şişirip, üniversite mezunu işsiz sayısını yaratanlar aynı kişiler!
2547 sayılı YÖK Kanunu çıktığında yabancı dil sınavı 4 basamaklıydı. 1. Türkçeden yabancı dile, 2. Yabancı dilden Türkçeye, 3. Yabancı dil dilbilgisi sınavı, 4. Jüri önünde anlama konuşma yeteneği sözlüsü ve ayrıca üniversiteye asistan olurken ayrıca bir yabancı dil sınavı vardı!
Doçentliğe pedagojik formasyon getirilmeli, çünkü birçok doçent ders veremiyor, öğrenci psikolojisinden anlamıyor.
Gel de bu sistemden mezun olan doktorlara kendini emanet et!
Tezler, kes-kopyala-yapıştır şeklinde. Kaynak taraması yapmayı tez hazırlamak sanıyorlar.
Biz İİBF’lilerden 70-90 arası dil puanı istenirken, doçentlikte 55’e inmesi çok dikkat çekici!
YÖK ÖYP’yi getirdi, sonra bitirdi. Şimdi yeni bir macera peşinde!
Keşke doktor öğretim üyesi kavramı yerine asistan profesör denilseydi, dünyada karşılığı olurdu.
ABD’de doktora almak için iki yabancı dilden geçmek gerekiyor. Biz bir tanesine razıyız, onu da düşürmesek iyi olur.
YÖK’ün bazı yetkilerini Üniversitelerarası Kurul’a ve üniversitelere devretmesi olumlu ancak, mevcut durumda bile üniversitelerde kadrolar eş dosta dağıtılırken, yetki tümüyle onlara geçtiğinde neler olmaz ki!
Özetin özeti: YÖK yine büyük bir yanlışa imza atmak üzere!