Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

MEB’in yaptığı liselere giriş sınavı TEOG’un, bilimsel anlamda hiçbir özelliği olmadığı, çok çarpıcı bir şekilde ortaya çıktı.
ENKA Fen ve Teknoloji Lisesi’nin yaptığı giriş sınavında, TEOG şampiyonları, sapır sapır döküldüler.
20 soruluk Fen ve Matematik sınavında, soruların tümünü yapan aday çıkmadı.
Sınav birincisinin 16 neti var.
Dört yanlışın bir doğruyu götürdüğü sınavda, bazı adayların tek neti dahi bulunmuyor.
Oysa TEOG 2’de, 120 sorunun tamamını yapan 17 bin şampiyon çıkmıştı!..
Alanında Türkiye’nin en iyi okullarından birisi olan ENKA Fen ve Teknoloji Lisesi, TEOG sonuçlarıyla yetinmeyip, bir de kendi sınav yaptı.
Sınavda, kolay sorular yerine, yine ortaokul müfredatından ama ölçme, seçme ve sıralama özelliği yüksek sorulara yer verildi.
Sınava, TEOG’da 495 ve üzeri puan alan 900’ü aşkın aday başvurdu. İçlerinde 500 tam puan alanlar da vardı, 499 puan alanlar da.
Önceki gün sınav sonuçları açıklandığında ise tam bir şok yaşandı.
Çünkü, TEOG şampiyonları, ENKA sınavında müthiş hayal kırıklıkları yaşattılar!..
Peki, şimdi ne olacak?
MEB, TEOG’a yönelik ciddi bir inceleme başlatıp, neden böyle bir tablonun ortaya çıktığını mı sorgulayacak yoksa ENKA okullarıyla ilgili olarak acilen soruşturma başlatıp yaptıkları sınavı iptal mi edecek?
Onlara önerimiz, bundan sonraki soruları, kendileri değil, ENKA’ya hazırlatmaları!
Yoksa, çok daha fazla madara olmaya devam ederler!..
MEB ne yapıyor?
Üniversiteye giremeyen üniversite birincilerinin olmadığını biliyorduk ama YGS’deki 180 barajını aşamadıkları için ikinci basamak sınavı LYS’ye giremeyenler olduğunu tahmin bile edemiyorduk.
Çünkü yıllardır, aynı soruları, ortaokulu, hatta ilkokulu bitirenlere çözdürdüğümüzde, barajı rahatlıkla aştıklarına, defalarca şahit olduk.
Peki, normal ilkokul ve ortaokul öğrencilerinin aştığı 180 barajını, nasıl oluyor da bırakın sıradan lise öğrencilerini, lise birincileri nasıl aşamıyor?
MEB, bu sorunun da cevabını, mutlaka vermelidir.
Bize vermeyeceği kesin de umarız bir milletvekili, yaşananları, soru önergesi haline getirir de, TBMM kürsüsünden, kaç lise birincisinin 180 barajını aşamadığını, kaçının üniversiteyi kazanamadığını öğrenmiş oluruz!..
Lise kayıtlarının devam ettiği şu günlerde, okul birincilerinin bile açıkta kaldığı liseleri, veliler özellikle bilmek ister. Çünkü çocuklarını nereye emanet ettiklerini görmek onların en temel hakkı!
PISA’ya rakip sistem geliştirmeye kalkan MEB, umarız bu konuda da topu taca atmaz ya da farklı gerekçeler üretmez!
Konu çok vahim ve kesinlikle üstü örtülmemelidir!..
ÖSYM Eziyet Merkezi mi?
Milyonlarca kişinin gözü kulağı, dün, Ankara’daydı.
Kimileri gün boyu ekran başına çakılı kaldı ve bilgisayarın F5 tuşuna, her üç dakikada bir bassa da sonuçları öğrenmesi, akşama kadar mümkün olmadı.
Sınavlarla ilgili geniş değerlendirmeyi yarın yapacağız ama adeta yanlışsız sınav yapamayan ÖSYM’nin de artık sorgulanması gerektiğine inanıyoruz...
Hatırlanacağı gibi anlı şanlı zincir okullar ve kurslar, tüm sorular müfredata uygun ve iptali gerektirecek bir durum yok diye açıklama yapmışlardı.
Ancak Mehmet İrday Hoca, soruların müfredat dışı olduğunu iddia etmiş ve iptal edilmeleri gerektiğini vurgulamıştı.
Daha sonra, bu kervana başkaları da katıldı ama ilk uyaran o oldu.
İrday Hoca, her yıl diğer adaylarla birlikte sınava giriyor ve ne zaman hatalı soru var derse iptal oluyor. Kendisini tebrik ederiz. Diğer hocalara ve özellikle de ÖSYM’ye, lütfen daha dikkatli olun diyoruz.
Sonuçlara sakın üzülmeyin, eldeki puanla, ne yapabilirsiniz ona kafa yorun.
Gerek devlet, gerekse vakıf üniversitelerinde, eminim ki, sizi memnun edecek pek çok fakülte ve yüksek okul bulmanız mümkün olabilecek...
Ve bu süreçte, yani tercih aşamasında, Milliyet her gün yanı başınızda olacak.
Ayrıca, yıllardır olduğu gibi bu yılın en kapsamlı Üniversite Tercih Rehberi, bitmek üzere, 19 Temmuz’da Milliyet’le birlikte ücretsiz alabileceksiniz.
96 sayfalık en güvenilir başvuru kaynağınız için 19 Temmuz Milliyet’ini şimdiden gazete bayinize ayırtın. Çünkü daha sabahın ilk saatlerinden itibaren bulmak zor oluyor...
Özetin özeti: MEB ve ÖSYM, öğrenciler hata yaptığında canlarına okuyor. Peki ya kendi hatalarına kim dur diyecek!