Turizm patladı!
Turizmde kara günler sanki geride kaldı. Yaz sonunda başlayan hareketlilik, yılbaşından itibaren, hem iç turizmi hem de dış turizmi adeta patlattı. Sömestr nedeniyle aylık büyüme oranı, geçen yılı, neredeyse ikiye katladı. Peki, ne oldu da herkes seyahat etmeye başladı?
Sosyolojik olarak çok şeyler söylenebilir ama en önemlisi, vatandaşımız, artık, yarını düşünerek kahrolmak yerine bugünü yaşayarak mutlu olmak istiyor.
Tatil ve seyahat etmek için elbette büyük paralara gerek yok. Yarıyıl tatilindeki hareketliliğin çok önemli bir kısmı akraba ziyareti odaklı...
Yurt dışı turlar ise kriz söylentilerini yalanlar nitelikte. Umarız bu hep böyle devam eder.
Hele bir de erken rezervasyon alışkanlığı oluşturabilirsek, sektörde, taşlar, biraz daha yerli yerine oturabilir...
Önceki hafta mini bir Güney Doğu Anadolu turu yaptık. Şanlıurfa, Mardin, Gaziantep ve Kahramanmaraş söz konusu olduğunda, akla ilk gelen tarih ve kültür ise ikincisi de gastronomi yani mutfak.
Oralara gidip de yemeden, kilo almadan, farklı tatlar yakalamadan dönmek mümkün değil. Peki, içlerinde beni en fazla etkileyen ne oldu? Mardin ve Şanlıurfa tarihiyle, Gaziantep hem tarihi hem de mutfağıyla, Kahramanmaraş ise fiyatlarıyla öne çıktı.
Kahraman- maraş’ta hem lezzet vardı ve hem de fiyatlar, bırakın İstanbul’u diğer kentlere göre bile çok makuldü. Adam başı 50 liraya, çorbasından ara sıcaklara, kebabından tatlılara yemediğiniz, tutmadığınız hiçbir şey kalmıyor.
Gaziantep, her ne kadar kendini aşmış gibi gözükse de eski lezzetleri bulmak için çok iyi mihmandarlara ihtiyacınız var. Yoksa derin hayal kırıklıkları yaşayabilirsiniz.
Şanlıurfa hâlâ inşaat sahası gibi ama sona yaklaşılıyor. Kentsel düzenleme sona erdiğinde, çok daha etkileyici bir kent olacağı kesin.
Mardin’e bayıldık ama yemek ve turizm konusunda, kat etmeleri gereken daha çok yol var. Bu konuda öncelikli tercihiniz, eski Mardin olmalı!
Fiyatlara aman dikkat!
Rekabet koşulları, görünen o ki, seyahat firmalarını birbirine düşürdü. Tur fiyatlarını öylesine aşağı çekiyorlar ki gerçek mi, diye sorgulamadan edemiyorsunuz.
Bu konuda çok şikâyet var. Örneğin “Erken rezervasyonla ucuz diye aldığımız fiyatın çok daha ucuzuyla, sezonda karşılaştık” diyenler var. Yine aynı şekilde, “Seyahatte yaptığımız ekstra harcamalar, tur fiyatının çok üzerine çıktı; kandırıldık diyemeyiz ama bunlar baştan söylenmeliydi” diye kırgınlığını ifade edenlerin sayısı da hızla artıyor.
Tur acentelerine önerimiz, bindiğiniz dalı kesmeyin, kesenleri de içinizde barındırmayın.
TÜRSAB, keşke bir an önce yeni yönetimini oluştursa da sektörün sorunlarıyla ilgilense!..
