3.8 MİLYON YOKSULA KURBAN ETİ GİDECEK

Kurban bereketinin yıl boyu sürmesi için vekaletle kurbana ağırlık verdiklerini belirten Kınık, “40 ülkede organizasyonumuz olacak. Kızılay bağışçısı hiç bilmedikleri coğrafyadaki bir sofrayı şenlendirmiş oluyor” dedi

Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, Kızılay’ın Kurban bereketinin yıl boyu sürmesi için çalıştığını belirterek, “Vekalet ile kurban kesim organizasyonumuzda bu sene 85 bin yurtiçi 85 bin de yurtdışı hedefledik. Yurtdışında 4 kıtada 40 ülkede organizasyonumuz olacak. 3 bin 800 ton kemiksiz et karkas hedefimiz var. Bu da yaklaşık 3 milyon 800 bin insana ulaştırılacak, dağıtılacak. Yerel pazarlardan aldığımız kurbanları kesip fakir fukaraya dağıtıyoruz” dedi.

Ankara Ulucanlar Aşevi’nde dev kazanda kavurma karan Kınık, Milliyet’in sorularına şu yanıtları verdi:

- Kurban Bayramı’nda vekaletle kaç kurban kesimi hedefliyorsunuz?

Vekalet ile kurban kesim organizasyonumuzda bu sene 85 bin yurt içi 85 bin de yurt dışı hedefledik. Yurt dışında 4 kıtada 40 ülkede organizasyonumuz olacak. 3 bin 800 ton kemiksiz et karkas hedefimiz var. Bu da yaklaşık 3 milyon 800 bin insana ulaştırılacak, dağıtılacak. Türkiye’nin dışındaki ülkelerde o ülkelerin mahalli pazarlarından bu ürünleri tedarik ediyoruz. Bu çok boyutlu ve bereketi olan bir ibadet. Vatandaş bizim gibi kurumlara vererek bunu vekaletle de yapabiliyor. Dolayısıyla biz ibadetini yapmak isteyen vatandaşlara bir kolaylık sağlamış oluyoruz. Bu paraları gidiyoruz diyelim ki Etiyopya’da yerel pazardan bu malları satın alarak oradaki et üreticisine sosyal destek olmuş oluyoruz. Buradan aldığımız hayvanları kurbanları kesip fakir fukaraya dağıtarak bir başka güzellik kazanmış oluyoruz. Bütün bunları yaparken de aslında hiç bilmedikleri tanımadıkları bir coğrafyadaki bir sofrayı burada vekaleti veren hayırseverimiz Kızılay bağışçısı şenlendirmiş oluyor. Dolayısıyla o insanlarla o toplumla kendi toplumumuz arasındaki kardeşlik duyguları da tesis ediliyor. Bu ihtiyaç coğrafyalarının çoğu aslında fakir, savaş, afet, göç, mültecilik gibi nedenlerle ihtiyaç durumuna düşmüş yerler bizim kurban kestiğimiz yerler. Bir de bunun sosyal rehabilitasyon boyutu da var. Bayramlaşma, kurban eti dağıtma, Kızılay’ın gittiği yerlerde çocuklara oyuncak dağıtması o travma geçiren insanlara bir anlamda rehabilitasyon anlamı da taşıyor.

‘Tesis kuracağız’

- Yurtiçinde kurbanları nasıl dağıtacaksınız, yeni çalışmalarınız var mı?

Yurtiçinde dağıtacağımız kurbanlarla ilgili hisse fiyatını 750 lira yurtdışında dağıtacaklarımız için de 590 lira olarak belirledik. Bu sene biraz daha farklı şey yapıyoruz. Türkiye içerisinde çok büyük ihtimalle Trakya’da kendi kurbanlarımızı işleyecek büyük bir tesis kuruyoruz. Dağıttığımız konserveleri artık biz kendi tesislerimizde yapmayı hedefliyoruz. Günlük yaklaşık 100-120 ton et işleyebilme kapasitesi olan bir tesisi kuracağız. Bu tesis bundan sonraki süreçte, bizim yıl boyunca adaklarımız oluyor. Bağışlarımız oluyor. Onlara yönelik de olacak aynı zamanda. Aynı şekilde diğer sivil toplum kuruluşları da bu tesislerden yararlanabilir. Buradaki maksadımız şu; Türkiye’de kurban bayramında ortalama 1 milyon büyükbaş 3 milyon küçükbaş hayvan kesiliyor. Bu çok büyük bir rakam. Bu Türkiye’nin hayvan varlığının büyük bir kısmı. Bu dönemde tabiri caizse ülkemizdeki vatandaş ete doyuyor. Önemli olan bu dönemde kesilen kurbanın bir şekilde

saklanma şartlarında ömürlendirilerek etin azaldığı dönemlerde vatandaşa ulaştırmak. Bizim mantığımız bu. Biz yurtiçinde kurban bayramı süresince et dağıtmıyoruz. Biz Kurban Bayramı süresince bu kestiğimiz eti işliyoruz. Kavurma ve kıyma şeklinde sonra dağıtıyoruz. Geçen sene 1 milyon konserve yapmıştık. Bu sene bunun 2 katını planlıyoruz. Biz kurban bereketinin yıl boyu sürmesi için çalışıyoruz. Bu sene farklı bir şey daha yapacağız. Yurtiçinde yaklaşık 12 bin büyükbaş hisse hayvan kesmeyi planladık. Bu hayvanların nitelikli kısımlarını, yani bonfile ve antrikotu ayırıp, bunları dilimleyip hijyenik olarak paketleyip şoklayacağız. Bu nitelikli etleri de aş evlerimizde daha sonra pişirip vatandaşlarımıza dağıtacağız. Aş evlerinde çok nitelikli et de verilmiş olacak. Kavurmalarımız ve kıymalarımız yine sofralarımıza dağıtılmış olacak.

- Ne kadarlık hisse hedeflediniz?

Geçen sene yurtiçi 40 bin hisse, yurtdışı 80 bin hisse idi. Bu sene ikisi de 85 bin olacak. Toplamda 170 bin hisse olacak. Geçen seneye göre 50 bin hisse artışı oldu. Son günlere kalmadan bu sayıları buluyoruz. Geçen sene kapatmasaydık 200 bin hisseyi bulacaktık. Ama bu işin bir hazırlık boyutu var. İbadet kesilmesi lazım, o riski alamayız. Bu kurban operasyonunda hayvanın tırnakları dışında tüm kısımları değerleniyor. Derisi, sakatatları, kanı, işkembesi, eti, yağı ne varsa. Burada herhangi bir şekilde israf olmadığı için toplu olarak bunu aldığımız için ciddi bir rakam aşağı düşmesi söz konusu. Bu anlamda iç kurban piyasasının regülasyonuna da etkiliyor. Artışı önlüyor. Spekülatörler var çünkü.

Suriye’de 150 bin öğrenci okutuyoruz

- Suriye’de ve Türkiye’deki kamplarda ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?

Suriye’nin Kuzey bölgesinde İdlib, Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı bölgesinde devam ediyor. Buralarda kamplarımız var. Suriye genelinde Sağlık Bakanlığımızla ortak çalıştırdığımız bir sağlık sistemimiz var. Hastanelerimiz ve sağlık merkezlerimiz var. Suriye’nin içerisinde. Sağlık Bakanlığımızla işbirliği halinde finansmanını Sağlık Bakanlığının sağladığı bizim istihdamı ve kontrolü sağladığımız 700 sağlık çalışanımız var. Bunlar Suriyeli doktor ve hemşireler. Cerablus’ta, El Bab’daki hastanelerimizde çalışıyorlar. Bu sayı artacak. Yakında El Bab’da 200 yataklı hastanemiz açılıyor Sağlık Bakanlığımızla ortak. Afrin merkezde bir hastane var. Onun işletilmesi noktasında desteklerimiz olacak. Düzenli gıda veriyoruz. Kışın ısıtma noktasında yakıt temini, okulların ihtiyaçlarının karşılanması. Türkiye’nin desteklemiş olduğu bu bölgede yaklaşık 150 bin Suriyeli öğrenci okuyor okullarda. Suriye’nin içindeki bu 150 bin öğrencinin tamamının kırtasiye ihtiyaçlarını ve giyim ihtiyaçlarını karşılayacağız. Okullarının yakıtına destek veriyoruz. Öğretmenlerine destek veriyoruz. Yiyeceklerine destek veriyoruz. Türkiye’de ise 700 bin Suriyeli okutuyoruz. Suriye’nin içinde ticaretin ve tarıma dayalı üretimin canlandırılması için çalışmalar yapıyoruz. Bu ticaretin oraya ekonomik bir katkı sağlayarak hayatın normale dönmesi noktasında. Bir taraftan içme suyu temini elektrik temini
gibi konularda devletimiz çalışıyor.

‘Fiyatı dengeledik’

- Hayvanları nereden alıyorsunuz?

Bu seneki çalışmalarımızda hayvanları Doğu Avrupa’daki Bosna, Polonya gibi yakın coğrafyalardan tedarik ediyoruz. Dolayısıyla yurt içerisindeki tedarik fiyatlarını artırmak istemedik. 12 bin büyükbaşı ben ülkenin içinden çeksem, ben ucuza satsam da bu defa vatandaş pahalıya kesecek. Onun için biz bunu gidip yakın coğrafyalarda gibi Türkiye’ye et satabilme lisansı olan firmalar üzerinden tedarik ediyoruz. Dolayısıyla Türkiye’deki iç piyasaya da dokunmadık. Ucuz eti aldık, Türkiye’de fiyatı dengelemiş olduk. Türkiye’deki et ırkı da kilosu düşük bir ırk. Bizim mesela şuanda hayvan başı kilo ortalamamız 220 kilo karkas. Bu çok iyi bir kilo.

Gazze’ye yardım

- Filistin’e ne gibi destek veriyorsunuz?

İşgal altındaki topraklar olan Kudüs’te ve Batı Şeria’da bir de Gazze’de delegasyonlarımız var. Ramazan dönemlerimizdeki gıda yardımlarımız. Kurban dönemlerindeki kurban yardımlarımız bireysel anlamda yaralı olup sağlık hizmeti noktasında ihtiyacı olan bazı insanlara destekler yapıyoruz. Bunların yanında Gazze’deki ofisimiz, Gazze’nin en büyük afet ve lojistik merkezini inşa ediyoruz. Burası afet yönetim merkezi ve deposu olacak. Buraya ciddi insani desteklerimiz söz konusu. Yıkılmış olan hastaneleri onarıyoruz. Ekipman desteği sağlıyoruz. Yıkılmış olan bölgelerdeki insanlara rutin kira desteği veriyoruz. Yetimhaneleri destekliyoruz. Gıda ve nakit destekleri yapıyoruz. Gazze’deki programlarımız biraz daha geniş. Sadece Gazze’nin güney bölgesinde yaklaşık 400 bin insana su temin eden bir alt yapı sistemi kurduk. İşletme kuyuları, pompa istasyonları, depolar vb. Tarımı teşvik ediyoruz, destekliyoruz. Şu anda ciddi bir ilaç sıkıntısı var. İlaç sevkiyatımızı ya yaptık ya yapacağız. İzin de sıkıntı vardı. O izin sıkıntısını Dünya Sağlık Örgütü aracılığıyla aşmış olduk. Dolayısıyla ilaçları Dünya Sağlık Örgütü’nün depolarına indiriyoruz. Onlar ilaçları Gazze’ye sokacak. Yaklaşık 3 konteyner ilaç sevkiyatı yapıyoruz Gazze’nin içerisine. Onun ötesinde de özellikle Filistin Kızılayı’nın afetlere karşı daha güçlü hale getirilebilmesi açısından eğitim destekleri yapıyoruz.

‘Yunanistan için hazır bekledik’

- Yunanistan’ın Türkiye’nin ve sizin yardım talebinize olumsuz yaklaşmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bizim de teklifimiz oldu ama ihtiyaç duymadılar onlar. Yunanistan Kızılhaç Başkanı ile temasa geçtik. Olayı Yunan sivil savunma birimi yönettiği için ya da yönetemediği için Kızılhaç’ı bu işin içine karıştırmadı. Biz çok samimi bir şekilde ekipmanlarımızı kapasitelerimizi İzmir’de hazır hale getirdik. Limandan feribotla saatler içinde Atina’ya ulaştıracaktık aslında. Ama Türkiye’den ne yangın söndürme uçaklarımızın desteğini ne AFAD’ın ne Kızılay’ın desteğine ihtiyaç duymadıklarını söylediler. Ölen insanlar ve onların aileleri adına üzüldük.