Bundan tam dört sene önce Katar Şeyhi Hamid bin Halife El Tani’nin, Valentino tutkunu olan ve modayı çok yakından takip eden yedi çocuğunun annesi eşi Sheikha Mozah’e jest olsun diye İtalyan modaevini satın aldığını duymuştuk.
Yaklaşık 700 küsur milyon euro’luk bu jestin ardından, geçtiğimiz günlerde de Katar Şeyhi Hamid El Tani’nin Balmain’i aldığı resmi olarak açıklandı. Uluslararası medyada satış 500 milyon euro civarlarında görünüyor.
1945 yılında Paris’te kurulan Balmain, Kim Kardashian ve ailesi sayesinde dünyada popüler kültürün bir parçası oldu. Türkiye’deyse Fatih Ürek ve Nur Yerlitaş sayesinde markayı duymayan kalmadı.
Aslında bu markayı Türkiye’de ilk alevlendiren Eda Taşpınar’ın Balmain sevgisi...
Orta Doğu’nun en şık kadınlarından biri olarak görülen Sheikha Mozah, kocasının kendisine Valentino’yu satın aldığı dönemde markanın çok fazla tasarımını giyiyordu. Fakat Sheikha Mozah’ın neredeyse hiç Balmain tasarımıyla görüntülenmemiş olması bana bu satışın tamamen yatırım amaçlı olduğunu düşündürüyor.
Dolgun hatları ve seksi tarzıyla markayla bütünleşen Kim Kardashian’ın ardından Sheikha Mozah’ın markanın tasarımlarını giyip giymeyeceği ya da giyerse nasıl bir görüntü ortaya çıkacağı merak konusu.
Bekleyelim ve görelim.
BİR TERS BİR DÜZ
Moda dünyasında ‘hedef kitle nereye, markalar oraya’ durumu devam ediyor. Bu kadar acımasız bir rekabetin ve son derece belirsiz ekonomik tabloların olduğu bir dünyada buna karşı çıkacak değilim ama bazı şeyler aklımı karıştırıyor.
Gün geliyor markalar küçük kızları kampanyalarında kullanıyor. Sonra buna anti bir görüş ortaya çıkıyor. Gelişimini tamamlamamış bireylerin birer meta olarak kullanılmasına karşı çıkılıyor. Sonra hoppa tüm markalar kampanyalarında ileri yaşta kadın figürleri kullanıp, kadının yaşanmışlığına, duruşuna övgüde bulunuyorlar. Pirelli takvimi deseniz, 50 sene sonra u dönüşü yapıyor.
Tam her süt liman oldu, sonsuz gençlik takıntısı sona erdi, kadın sadece gençlik ve güzellikten ibaret bir varlık değil kafasına girildi. Hatta Balmain bile Cindy Crawford, Naomi Campbell ve Claudia Schiffer gibi 50 yaş sınırındaki modelleri bir araya getirdi. Moda dünyası bu konuda çok coşkulu yorumlar yaptı.
Buraya kadar çok güzel. Ama moda dünyası sanki bütün bunlar yaşanmamış gibi sert bir manevra yaptı ve Cindy Crawford’ın 14 yaşındaki kızı Kaia Gerber, Miu Miu markasının yeni kampanyasının yüzü oldu.
Markanın güneş gözlüğü koleksiyonunun beş dakikalık tanıtım filminde güneş gözlüğüyle havuza dalarken, yüzerken ve güneşlenirken görülen Gerber, moda dünyasının bir ters bir düz düzenini çok güzel özetliyor.
YAŞAYAN EN YAŞLI TEENAGER’DI
Amerikan Vogue’un yayın yönetmeni olan ve şu an dünya modasını yöneten Anna Vintour’un “Hepimiz Bill için giyinip sokağa çıkıyoruz” dediği Bill Cunningham 87 yaşında moda dünyasına veda etti. Hayatı boyunca mutfaksız tek odalı bir dairede yaşayan Bill Cunningham, New York Times için sokak modası fotoğrafları çekiyor, bunun yanı sıra, kralları, kraliçeleri ve dev moda evlerinin defilelerini de fotoğraflıyordu. Sokak fotoğraflarını bisiklet üzerinde çeken ve hayali yaşayan en yaşlı teenager olmak olan Cunningham hayalini gerçekleştirdi ve 87 yaşında moda dünyasına veda etti. Cunningham’dan geriye sokak modası fotoğrafçılığı konusunda müthiş bir arşivin yanı sıra para sıkıntısı çektiği dönemlere söylediği müthiş söz kaldı: “Para en ucuz şeydir. Özgürlüktür en pahalı olan!”
