Cadde'nin Patisi

Cadde'nin Patisi

itir.ilgaz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

KAÇ TANE

Bir hayvansever olarak, sohbet esnasında sürekli hayvanlardan bahsetmem.
Genelde, sorulursa cevap veririm.
Anlatanı dinlerim. Denk gelirse örnek veririm. (Ha, yazıyorum o ayrı!)
Ama durup dururken illa
“Benim kedim var” demem.
Sakladığım için değil...
Nedense “Senin kedin var mı?” diye sorulduğunda “Evet” deyip susmayı bilmediğim için. Çünkü
illa arkasından “Birkaç tane” diye ekliyorum. Tabii bu cevap, yeni soruyu getiriyor “Kaç tane?”
“Sayı vermiyorum” deyince de tahminler başlıyor. İki? Üç? Yedi? 10?
Önceki akşam yine böyle bir sohbet oldu. Yeni tanıştığım biri “Peki neden söylemiyorsun?” dedi. “Deli derler diye mi korkuyorsun?”
Düşündüm. Hayır. Deli olup olmamakla ilgili endişem yok.
Hem kim normal ki? Belki biraz batıl inanç. Söylersem başlarına bir şey gelir diye düşünürüm zaman zaman.
Ben de internette biraz araştırmaya karar verdim, “Kaç kedi çok kedi sayılır?” diye.
Görüşler şu yönde:
* 0-2 Normal
* 3-4 Kedisever
* 5-6 Aşırı (Kişide muhtemel terkedilme ve kaybetme korkusu var.)
* 7 ve üstü tehlike çanları! (Kişi, kedilerle dolu bir evde tek başına ölme riski taşıyor. Ve o kediler muhtemelen mamaları bitince cesetle beslenecek.)
* 1 kişinin en fazla 3 kedisi olmalı. Evde yaşayan her diğer kişi için 1 kedi eklenebilir. Yani iki kişinin maksimum 4 kedisi olabilir.
* Kedi sayısı evdeki insan sayısını geçmemeli.
* Komşunuz kapınız kapalıyken kedi çişi kokusunu alabiliyorsa bilin ki 1 kedi bile fazla.
* En ideali 2 kedi (ki öyledir.)
Uzmanlara göre cevaplanması gereken sorularsa şunlar:
* Mutlu musunuz?
* Kedileriniz mutlu ve sağlıklı mı?
* Kendinize bakıyor, özen gösteriyor musunuz?
* Eviniz iyi durumda ve temiz mi?
* Misafir ağırlamaktan hoşlanıyor musunuz?
* Kendi ihtiyaçlarınızı ve kedilerinkini karşıladıktan sonra, birikim yapabiliyor musuuz?
* Kedilerinize hastalandıkları ve yaşlandıklarında da bakabilecek durumda mısınız?
Bu sorulara “Evet” diye yanıt veriyorsanız, sayının önemi yok. Gayet normalsiniz.
Bana gelirsek, hayatımdaki tek gizemi korumaya kararlıyım!

Haberin Devamı

PLAJDA DiKKAT

Haberin Devamı

Köpekle plaja gidebilmek harika bir şeydir. Tabii ancak gerçek anlamda medeni insanların
olduğu yerlerde yaşanabilecek bir tecrübedir. Yoksa kendi sırtı kıllarla kaplıyken köpeğinizin tüyünün denize düşeceğinden endişelenen ya da çocuğunu gözünüzü önünde suya işetip “Ay köpeğiniz tuvaletini yapar mı?” diye ukalalık eden plaj sakinleriyle muhatap olmak zorunda kalabilirsiniz.
Herneyse. Dikkat etmeniz gereken şu: Yanınızda mutlaka taze içme suyu olmalı. Çünkü köpeğiniz plajda, güneşin altında normalden daha fazla enerji sarfeder, susar. Ve gidip gelip deniz suyu içer (ki severek içiyorlar). Sonuçta da tuzlu sudan zehirlenebilir. Tuz zehirlenmesinin kusma, diare, iştahsızlık, bezginlik, yürüren ayaklarda dolanma, vücutta anormal su toplama, idrarda keskin koku, böbrekte hasar, titreme, kasılma, hatta koma ve ölüm gibi sonuçları olabiliyor. Aklınızda olsun.

HAVALAR SICAK. KAPINIZIN ÖNÜNE BİR KAP SU KOYMAYI VE MÜMKÜNSE ARADA TAZELEMEYİ İHMAL ETMEYİN.