Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Genç sanatçıların işlerinin ünlü koleksiyonerler tarafından satın alınması önemli.

Sadece koleksiyonerlerin gençlere destek olma isteği nedeniyle değil, sanatçıların gelecek vaat ettiğini göstermesi bakımından da değer taşıyor.

Genç sanatçılarımız şanslı, çünkü Mamut Art Project işlerini koleksiyonerlere ulaştırabilmek için iyi bir fırsat.

“Günümüzde sanatın çoğunluğa ulaşamadan, galeriler ve büyük koleksiyonerler arasında sıkışıp kaldığını, steril galeri alanları dışında görünürlük kazanamayan çok yetenekli sanatçılar olduğunu üzülerek görüyoruz. Yolun başındaki sanatçılar, yeteneklerini tanıtabilecekleri ortamlara zor ulaşıyor. Sanatsever cephesinde ise, sanata sadece çok üst bir tabakanın ulaşabileceği gibi yanlış bir düşünce yaygın. Galeri ya da atölye gezme alışkanlığı olmayan kişilerin sanatla bir araya gelebildikleri noktalarda fiyatların yüksek kaldığını görüyoruz.

Haberin Devamı

Gelecek program: Mamut Art

Uzman bir jüri tarafından seçilmiş yetenekli sanatçılarla onların erken evrelerinde tanışmak, sanat eseri edinmeyi düşünenler için de bir avantaj. Sanatın, ulaşılabilirlikle daha çok yaygınlaşabileceğine ve bu şekilde genel olarak tüm sanat alanlarında daha büyük bir kitleye hitap edilebileceğine inanıyoruz. Çünkü her bireyin beğeneceği ve onda bir his uyandıracak en azından bir sanatçı/sanat eseri bulabileceğini düşünüyoruz. Bu noktada, sanatseverler ile sanatçıların uygun platformlarda bir araya gelmesi önem kazanıyor. Mamut’u bu anlamdaki bir açığı kapatma umuduyla tasarladık” diye anlatıyor projenin fikir sahibi Seren Kohen. Geçen yıl Mamut’ta bir talihsizlik yaşanmıştı, bu yıl daha iyi olmasını bekliyoruz.

Peki ama ne zaman, nerede? 26-29 Nisan’da Maçka Küçükçiftlik Park’ta.

Nesin Vakfı’nda 23 Nisan

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı programları arasında favorim Nesin Vakfı Çocuk Şenliği.

Aziz Nesin’in “Benim en büyük eserim” dediği Nesin Vakfı, aramızda hâlâ sadece kendini düşünmek / kurtarmak yerine başkaları için de bir şeyler yapanlar olduğunun en büyük göstergesi.

Giderek maddi manevi şartlar zorlaşıyor ama yine de yılmayıp ayakta kalmak ve tabii daha çok kişiye ulaşmak için büyük mücadele veriyorlar.

Haberin Devamı

Üstelik geçen yıl vakfın yanındaki araziyi de yardımlarla bünyelerine katarak daha da büyüdüler.

Ali Nesin, Matematik Köyü ile Vehbi Koç Vakfı ödülünü aldığında Aslıhan Lodi’ye verdiği röportajda Nesin Vakfı için “Biraz arka planda mı kaldı acaba?” demiş ve eklemişti: “Vakfın geleceği artık benim varlığıma bağlı değil sanki. Oldukça iyi gidiyor. Sistem oturdu. Nitekim yönetimini vakıf mezunlarına, yani oranın asıl sahiplerine bıraktım. Sadece uzaktan, çok ender olarak, ihtiyaç olursa müdahale ediyorum. Gelirimizin dörtte biri Nesin Yayınevi’nden, dörtte biri kiralardan, yarısı da bağışçılardan geliyor. Ne yazık ki bağışsız yaşayacak seviyeye gelemedik bir türlü ama çalışıyoruz. Umarım ben yaşarken bunu gerçekleştireceğiz.”

Malum, Nesin Vakfı toplumda çok saygı duyulan, çok iyi bilinen bir kurum.

23 Nisan’ı kutlamak için de en iyi seçeneklerden biri.

Rengârenk boyalarla duvarları boyamak, müzik enstrümanları çalmak, seramik çamuruyla çamura bulanmak, mis gibi sabunlar yapmak, yüzleri boyamak, halat çekip ip atlamak, samandan korkuluklar yapmak, gökyüzünde uçurtmalar uçurmak derken sadece çocuklar çocukluklarını yaşamakla kalmayacak, yetişkinler de bu sayede biraz da olsa günlük dertlerinden uzaklaşacak.