Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Dün sabah gazetemizin sahibi Erdoğan Demirören’i kaybettik.

Acı haberi aldığımızda, tam 10 yıl önce Erdoğan Bey’le ilk tanıştığım günü hatırladım.

O zaman ben henüz İstanbul Life dergisinin yayın yönetmeniydim ve Milliyet’te de haftada bir yazı yazmaya yeni başlamıştım.

Erdoğan Bey, yayıncı olduğumu duyunca kâğıt gramajından baskı giderlerine, birçok konuda beni terletmişti.

Ben o zamanlar harika bir içerik yapmanın yayıncılıkta yeterli olduğunu düşünürken, kendisi sadece birkaç cümleyle benim gözlerimi açmıştı, işin diğer boyutunu da görmemi sağlayarak.

Haberin Devamı

Milliyet’i henüz almamıştı o zaman, ama Hürriyet’in Erol Simavi döneminde yönetiminde yer aldığı için basına her zaman ilgiliydi ve yayıncılık konusunda sanılandan çok daha bilgiliydi.

Daha sonra Milliyet’i aldığında, çok az sohbet etme fırsatımız oldu, ama her konuştuğumuzda, artık gençlerin çok daha fazla çalışması ve çok yönlü olması gerektiğini söyledi.

Başarılı bir iş insanı olabilmenin sırrı, aynı olaya birden çok bakış açısıyla yaklaşabilmekten geçiyor belki de.

Ben, Erdoğan Bey’den gazeteci de olsanız, iş insanı da olsanız, sonunda kararınız değişse de değişmese de, her şeye, birden çok bakış açısıyla bakabilmeyi öğrendim.

Sadece kendi doğrularınızı değil, başkalarının doğrularını da göz ardı etmemek gerektiğini öğrendim.

Ayakta kalabilmek için pes etmemeyi, daha çok çalışmak ve farklı alanlara da yönelmek gerektiğini öğrendim. Kendisine rahmet, tüm Demirören Ailesi’ne başsağlığı ve sabır diliyorum.