Hedef Dünya Şampiyonası

4 Eylül 2013

Öncelikle iyi bir hazırlık dönemi geçirdiğimizi söyleyebilirim. NBA oyuncularımızın Milli Takım’da oynayabilmeleri için NBA tarafından konulan sigorta bedeli ve 6 haftalık çalışma ve maç süresi kuralı çalışmalarımızı olumsuz etkiledi. Hidayet dışındaki Ersan İlyasova ve Ömer Aşık çalışmalara geç katıldılar. Şu anda Ömer Aşık hazır değil. Sert ve stresli geçecek uzun Avrupa maratonunda sakatlanma riski de var çünkü adaleleri gerekli antramanları görmedi. Ersan ve Hido ise zorlu maçlar için daha hazır bir görüntü verdiler.
Oyun kurucu bölgesinde de sıkıntı var. Ender’in ayağındaki sakatlık, set organizasyonu ve ön bölgedeki baskılı savunma organizasyonunda eksiklik yaratıyor. Pota altında kağıt üzerinde rakiplerimize karşın üstünlüğümüz var. Ömer Aşık, Oğuz, Semih ve Kerem Gönlüm’den oluşan bu pota altı oluşumunda Semih ve Ömer’in göstereceği performans bizi galibiyete götürecek faktörlerin en başında geliyor. Skor gücümüzü Hidayet ve Emir çekecek.
Bu şampiyonada Dünya Şampiyonası ve madalya alma konusunda her zamankinden daha iyi durumda olduğumuzu öğrendim. İlk önce gruptan ilk üçe kalmayı, daha sonra çaprazdan gelen rakiplerini geçerek Dünya Şampiyonası hakkını ve ardından

Yazının Devamı

Sporda iki temel şart

29 Ocak 2013

Olimpiyatları ülkemize almak için büyük çaba harcıyoruz . Devlet desteği sonsuz, inanılmaz tesisler ortaya cıkarmışız, bugüne kadar birçok uluslararası organizasyonu başarı ile sonuçlandırmışız. Ancak performans sporunun birinci ve en önemli basamağı olan çocukların sportif yeteneğini belirleme, geliştirme ve temel spor eğitimi başlığının dünya 50 yıl önce farkına varıp, sistemini geliştirmişken, biz yeni yeni farkına variyoruz. Bu konuda ülkemizde bazı çalışmalar yapılıyor, ama yöneticilerimiz kısa vadede başarı yakalamak istediklerinden sonuç alınamıyor.
Performans sporunda birinci kural; çocuğun sevdiği değil, başarılı olacağı spora yönlendirilmesidir. Zira çocuğun başarılı olması ile birlikte o sporu sevmesi ve keyif alması da normal bir sonuç olarak ortaya çıkacaktır. Bizde bu süreç genellikle evde veli ve çocuğun sevdikleri branşa kendilerinin karar vermesi ile başlıyor ve boş yere harcanılan zaman ve emek ile devam ediyor. Sonuç ise daha vahim; Afrikalı, Çinli vb. Türk sporcularımızın (!) kendi ülkelerinde devşirme muamelesi gören Türk çocuklarının olanaklarını, emeklerini ellerinden almaları. Son ürün ise spordan uzaklaşmış, emeği boşa gitmiş birçok Türk genci.
Bu

Yazının Devamı

Oyun disiplini maçı kazandırdı

6 Haziran 2012

Beşiktaş Milangaz önceki maçta yaptığı hataları bu kez tekrarlamadı. Oyunun ilk dakikasından son saniyelerine kadar müthiş bir savunma uygulayan Kartal, Anadolu Efes’e nefes aldırmadı. Ergin Ataman, oyunun başından itibaren yerinde bir dakika durmayarak takımını ateşledi.

Müthiş savunmanın yanında, dün gece sahne alan Hawkins ve Arroyo takımlarını sırtladılar. Mehmet Yağmur, Bonsu ve diğer oyuncular da bu ikiliye katkı verince Anadolu Efes çok acı bir yenilgi tattı. Siyah-beyazlı seyirciler takımını her zamanki gibi sonuna kadar destekledi. Bana göre bu Beşiktaş Milangaz bir sonraki maçı da kazanarak şampiyon olur.

Anadolu Efes cephesine baktığımızda Zouros gibi bir hocanın hayal kırıklığı içindeler. Geçtiğimiz maçta takımı uyandıran Vujacic ve Kerem Gönlüm dün ilk beşte bile yoktu. Zouros bana göre de bu takımın sonunu hazırladı. Anadolu Efes’in oyuncu listesine tek tek baktığımızda inanılmaz derin bir kadro göze çarpıyor. Kerem Tunçeri, Sinan Güler, Kerem Gönlüm gibi yıldızların yanı sıra Barac, Vujacic ve Savanovic gibi dünya yıldızlarını bir arada oynatmayı başaramayan Zouros, bu yenilginin tek sorumlusudur.

Sezonun yarısında gelmiş olan tecrübeli coach bu

Yazının Devamı

Alan savunmasıyla gelen galibiyet

4 Haziran 2012

Beşiktaş Milangaz’ın müthiş başladığı karşılaşmadan yenik ayrılması bu seriyi biraz uzatacak gibi. Final serisinin başından beri Beşiktaş oyununun sonuna kadar kontrolü elinde tutuyor, zaman zaman başa baş duruma gelen maçlarda da sonunda akıllı oynayarak galibiyeti alıyordu.
Ancak dünkü maçta 3. çeyrekten itibaren siyah - beyazlılarda büyük tedirginlik vardı. Sezon başından beri sahada bir virtüoz gibi oynayan Hawkins, oyun kurucu Arroyo, Ataman’ın istediklerini sahaya yansıtamadılar. Oyunun son bölümlerinde Anadolu Efes’in alan savunmasına karşı çok acemice hücum ettiler ve kötü hücumlar sonucunda da son saniye faullerini Hawkins kaçırınca maçı kaybettiler.


Anadolu Efes cephesinde ise coach Zouros, geniş çok kıymetli bir kadro içinden maçı kazandırabilecek oyuncuları seçmede zorlanıyor. Dün de bu çok açık bir şekilde gözüktü. Oyuna sonradan giren Kerem ve Vujacic galibiyeti getiren isimlerdi. Ancak Vujacic ilk defa final serisinde sahada yer aldı. Kerem Gönlüm ise final serisinin müthiş oyuncusuydu ancak bu hayati maça ilk 5 bile başlayamadı. Oyuna sonradan girdi ve takımını sırtladı. Anadolu Efes, ribaunt sonrası hızlı oyun veya set hücumlarında içeri dalıp pasları

Yazının Devamı

Finale 1 adım

21 Mayıs 2012

Galatasaray Medical Park sezon başından beri, ribaunt alıp hızlı hücumlarla sayılar bularak, hücumda topu iyi çevirip boş adama sayılar attırarak oynadığı oyunların hiçbirini Beşiktaş Milangaz karşısında sergileyemiyor. Çünkü siyah - beyazlılar Galatasaray’ın tempo yapmasını ve hücumda dışarıdan etkili şutlarını önlemiş durumda.
Pota dibindeyse Bonsu-Dağlı ikilisi Andriç-Furkan ikilisine büyük üstünlük sağlamış gibi gözüküyor. Bir takım pota dibinden etkili olamıyorsa ve dışardan etkili şutlar da atamıyorsa rakibi yenmesi mümkün olmuyor. Oyunun geneline baktığımızda bana göre galibiyetin en büyük etkeni Hawkins. Çünkü bu oyuncu gerektiği yerde Arroyo’ya yapılan baskıda top getiriyor. Şutları etkili ve pota dibinden atışları isabetli. Bir de bu yetmiyormuş gibi ribauntlarda takımın ihtiyacını karşılıyor. Arroyo ile Ersin Dağlı’yı ise galibiyette pay sahibi olan diğer oyuncular olarak gördük.
Galatasaray’a gelince; Dedovic ve Savavic takımın sayı gücü oldular. Ancak oyun kurucu bölgesinde derin bir rotasyona sahip Mahmuti, Ender, Lakovic ve Tutku’dan gerekli verimi alamıyor. Hele tecrübeli Lakovic, bir türlü istediği dakikaları hocasından kazanamadığı için etkili de olamıyor.

Yazının Devamı

Beşiktaş avantaj yakaladı

18 Mayıs 2012

Ergin Ataman, Galatasaray’ı çözmüş... Siyah-beyazlı teknik adamın verdiği taktikleri aynen uygulayan Beşiktaşlı oyuncular, Galatasaray’a şok bir yenilgi yaşattılar. Ergin hoca sarı-kırmızılıların hızlı hücumdan attıkları sayılarla coştuğunu bildiği için rakip oyunculara o ivmeyi verdirmedi. Kendi pota altında da Galatasaray uzunları, Furkan ve Andriç’i gerekli tedbirleri alarak oyundan düşürdü. Ataman, Cim-Bom’un diğer etkili olduğu ikili oyunlar sonucu attığı sayılara da mani olunca Galatasaray istediği basketbolu oynamadı, seyircinin desteğine karşın bir türlü üstünlüğü Beşiktaş’a kabul ettiremedi. Sarı-kırmızılı oyuncular 41 ribaund aldıkları halde bunu hücuma yansıtamadılar.
Beşiktaş takımında ise her zaman olduğu gibi dün de sahada bir virtiöz vardı. O da Hawkins’ti. Gecenin starı, 24 sayı atarken ikinci bir oyun kurucu gibi topu getirip arkadaşlarına da iyi paslar atmasını bildi. Erceg de takımın hücum gücünü çeken oyunculardan bir diğeriydi. 21 sayı atarak siyah-beyazlıları rahatlattı. Çok önemli oyunculardan biri de Serhat’dı. O da 13 sayı, dört asist ve yaptığı savunmayla Beşiktaş’ı ayakta tutan isimlerden biriydi. Arroyo da kendisine yapılan baskıdan kurtulduğu

Yazının Devamı

Euroleague finali gibi

16 Mayıs 2012

İki gün önce oynanan Euroleague finalinin bir benzeri dün Abdi İpekçi Spor Salonu’nda sahnelendi.
Kendi saha avantajıyla sahaya çıkan Galatasaray Medical Park seyircisinin de büyük desteğiyle Beşiktaş’ın üzerine adeta çöktü. Oktay Mahmuti’nin sezon içinde yaptığı gibi yine bir benzerini Göksenin’le Beşiktaş Milangaz’ın oyun kurucusu Arroya’ya baskı yaparak siyah-beyazlıların oyuna girmelerini engelledi. Pota altında da Bonsu’ya sayı atma imkanı tanımayan sarı-kırmızılılar bir anda öne fırladılar. Yaptıkları savunma hakikaten Euroleague seviyesinde ve aynı sertlikteydi. Hücumda da pota altından Furkan, Andriç ve Lucas Gordon’la Beşiktaş’a karşı 17 sayı üstünlüğe kadar geldiler.
Tıpkı CSKA -Olympiakos maçında olduğu gibi bu fark Beşiktaş’ı canlandırdı. İyi savunma yapmaya başladılar. Serhat Çetin ve Erceg’le arayı yavaş yavaş kapatarak son dakikalarda farkı önce dört, son saniyelerde ise iki sayıya kadar indirdiler. Eğer Arroyo’nun üçlük atışı isabetli olsa Beşiktaş Milangaz sahadan galip ayrılabilirdi. Aynı Olympiakos gibi. Ama şut çemberin iki tarafına çarparak çıktı ve Galatasaraylı taraftarlara bir oh çektirdi.
Şimdi sarı-kırmızılılar 1-0 öne geçtiler. Ama bu maç

Yazının Devamı

Mucize

7 Mayıs 2012

Euro Challenge şampiyonu Beşiktaş, seyircisinin desteğiyle oyuna iyi başladı. Bonsu’nun pota altı hakimiyetine Hawkins de forvetten katılınca Fenerbahçe karşısında iyi bir oyunun sinyalini ilk dakikadan itibaren verdiler. Ancak sarı-lacivertli takımda Gist, pota altından bulduğu sayılarla siyah-beyazlıların bu arzusunu dindirmeyi başardı.
Fenerbahçe’de Oğuz’un, Beşiktaş’ta ise Ersin’in sakatlığı uzun anlamında iki takıma da zor anlar yaşattı. Bu yüzden iki takım da pota altında sert bir savunma yapamadı. Böylece Bonsu ve Gist mücadele boyunca rahat sayılar buldu. Maçın üçüncü ve dördüncü çeyreğinde oyun sertleşti. Beşiktaş’ın acele ve dengesiz hücumları Fenerbahçe’nin Ömer’le sayılar bulmasını sağladı.
Son çeyreğe doğru fauller artınca bütün denge serbest atış isabetine kaldı. Beşiktaş faul atışlarında başarısızlığı yüzünden bir anda 7 sayı geri düştü. Fenerbahçe Ülker maçı farklı galip götürürken Preldzic’in inanılmaz çabuk faulleri Beşiktaş’ın arayı kapamasına neden oldu ve mucizevi bir Arroyo üçlüğü ile maç uzadı. Uzatma bölümünde de değişen bir şey yoktu. Beşiktaş yine faul kaçırmaya devam etti. Ancak yine son saniyede Arroyo bir kez daha sahneye çıktı ve inanılmaz

Yazının Devamı