Dr. Hasan İnsel

Dr. Hasan İnsel

hinsel@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Beynimizi ne kadar çalıştırır, yaşamımızı ne kadar renklendirirsek, ileri yaşlarda o denli zinde bir zihne sahip oluruz

Medeniyetin getirdiği günlük hayatı yaşarken kişiler, koşuşturma içinde, farkında olmadan monoton ve yeknesak bir hayata girebiliyor. Bir de bakıyorsunuz ki, uzun yıllardır aynı kahvaltıyı yapıyorsunuz, aynı yollardan gidiyorsunuz, aynı kişileri görüyor, aynı işi yapıp, aynı yollardan geri dönüyorsunuz. Bu tabii kötü bir şey değil ama bazen de rutinin dışına çıkmak, insanın bir anlamda pillerini şarj etmesine yarayabiliyor.

Küçük şeyler, fark yaratır
Rutin, hayatınızın düzenli olmasını sağlar ama modern yaşam içine kapılıp gitmek insanı çok otomatikleştirebiliyor ve yaş ilerlediği zaman pek çok yeteneğin kaybolmasına neden olabiliyor. Beynimizi ne kadar çalıştırır, yaşamımızı ne kadar renklendirirsek, ileri yaşlarda o denli zinde bir zihne sahip oluruz.
Eğer böyle yeknesak bir düzen içindeyseniz monotonluğun farkına varmak ilk adım olabilir, şöyle günlük yaşamınızı bir gözden geçirin. Değiştirecek bir şeyler bulduysanız harekete geçmek de ikinci adımdır. Ufak ve kolay değişiklikler yapmak olumlu ve çabuk sonuçlar verebilir. Aşağıdaki ufak adımlarla, monotonluk konusunda değişiklikler yapabilirsiniz.

Çay bile yeter
Haftaya değişik bir kahvaltıyla başlamaya ne dersiniz? Belki sadece normal çaydan yeşil çaya geçmeyi deneyebilirsiniz arada bir.
Çoğumuz işe veya alışverişe giderken hep aynı yolları kullanırız ve geçtiğimiz yollardaki çevrenin farkına bile varmayız. Arada bir güzergâh değiştirin, etraftaki binaları, yolları, yapıları görmeye çalışın, bunlardaki veya çevredeki değişiklikleri fark edin.

Değişik sohbet kapısı açın
İşe gidince her gün bir bardak çay alıp masanıza oturup mesai başlayana kadar gazetenize göz atıyorsanız, bunu arada bir arkadaşınızın odasında yapın, çayı onunla için.
Eğer işe değil de alışverişe gidiyorsanız, süpermarket yönetimine kızmayın, “Ne kadar sık reyonları değiştiriyorlar, insan burada bir gördüğünü bir daha bulamıyor” diye. Bunu, değişiklik için yapıyorlar.
Arada bir çalışma masanızın düzenini değiştirin ve o yeni düzeni bir süre yaşayın. Bu, kalemlerinizi başka tarafa koymaktan, çok daha köklü değişikliklere kadar çeşitli aşamalarda olabilir. En azından odanıza giren tanıdık yüzlerle değişik bir sohbet kapısı açmış olursunuz.
Eşinizle programlar yapın, mesela dans dersi almak veya bir fitness merkezine kaydolmak gibi. Çocuklarınıza, eşinize veya arkadaşlarınıza yapmaktan hoşlandıkları şeyleri sorun ve siz de bunlara şevkle katılın.
Ve tabii yürüyüş yapın, hem sağlık hem de olsun diye. Öğle tatilinde yakın çevrenizi keşfedin veya vakit buldukça değişik yerlere yürümeye gidin. “Zaten ben yürüyorum” diyorsanız, yürürken etrafınızla daha çok ilgilenin, geçtiğiniz yerleri yaşayın.

Yerli turist olun
Değişik lezzetler, yeni mutfaklar keşfedin. Örneğin etnik restoranlardan düşük kalorili yemekler deneyin.
Yaşadığınız şehirde yeri turist olun. Turist bürosundan veya rehberlik kitabından bilgilenip, turistik gezilere katılın, rehberin anlattıklarını dinleyin.
Mektup yazmayı deneyin arada bir. Bayramlarda tebrik kartı atmak gibi unuttuğumuz alışkanlıkları hatırlayın. Unutmayın mektup yazmak, hayat ve iş hakkında düşüncelerinizi canlandırır, aydınlatır, hareketlendirir.
Monotonluk hissi eğer sizin veya yakınlarınızın dikkatini çekiyorsa, rahatsızlık veriyorsa, muhakkak doktorunuzla konuşun ve bu konuda profesyonel yardım alın.
Yerine göre, küçük bir profesyonel destek bile hayattan aldığınız ve alacağınız zevki kat kat artırabilir, zihinsel olarak çok daha dinç kalmanızı sağlayabilir.