Feyzi Hepşenkal

Feyzi Hepşenkal

feyzihepsenkal@mynet.com

Tüm Yazıları

Sözüm sadece İzmir milletvekillerine değil. Aydın, Balıkesir, Denizli, Manisa ve Muğla milletvekilleri de “kıssadan hisse” çıkarsınlar kendilerine.
Sorun “ortak” çünkü.
Dert aynı.
Sorabilirsiniz:
- Dert çok. Dediğin hangisi?
Bakıyorum da, CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin bile, İzmir’in 13 CHP’li milletvekili ile “aynı masa çevresinde buluşamamaktan” dertli.
Yine bakıyorum, örneğin Ak Parti’nin “tam kadro” toplandığı Kızılcahamam kampına. Binali Yıldırım, diğer İzmir milletvekilleri ile bir araya gelmiş orada.
Yine de “iki eksik” varmış.
Olur mu böyle şey?
“Oluyormuş” demek.
İşte...
“Dert” bu.
Bir partinin, bir ildeki milletvekilleri aynı yerde olmuyor, olamıyor.
Onun için bir adım daha ileri gidip, “o ilin tüm milletvekilleri buluşsun” temennisinin gerçekleşmesi; “olacak iş değilmiş” gibi görünüyor.
Asıl buna derim ben...
Olacak iş değil!

Dolayısıyla Ak Parti İzmir İl Başkanı Ömer Cihat Akay’ı geçen gün ziyaret ettiğimde yaptığı öneriyi fazlasıyla ciddiye alıyor, tüm gücümle destekliyorum.
Akay demişti ki:
“İzmir milletvekilleri ayda bir kez toplanmalı ve İzmir’i konuşmalı.”
Akay’ın önerisi, İzmir milletvekillerinin hiçbir çağrıya, herhangi bir çabaya ve hatta zorlamaya gerek kalmadan; kendiliklerinden yapmaları, çok doğal ve basit bir iş aslında.
Hiç kimse kusura bakmasın.
Mazereti, gerekçesi, itirazı olan varsa; kendilerini dinlemeye hazırım ama seçilmelerinin üzerinden bir buçuk yıldan fazla geçmesinde rağmen milletvekillerinin bir kez olsun bir araya gelememeleri...
Gerçekten, olacak iş değil!

Oysa benim gönlümden geçen, her ilin milletvekillerinin her ay en bir kez buluşmalarının ötesinde; iki üç ayda bir de Ege’yi masayı yatırmalarıdır hep birlikte.
Ege’yi daha yeni dolaşmış ve oraların nabzını bir nebze tutmuş biri olarak, açıkça ve ısrarla ifade ediyorum:
İzmir’in de, Aydın’ın da, Balıkesir’in de, Denizli’nin de, Manisa’nın da, Muğla’nın da; böylesi bir “güç ve gönül birliğine” hem özlemi, hem ihtiyacı var.
Ve bir şey daha...
Aksine davranın ise bırakın “milletvekili sıfatı” ile caka satmaya, sokağa çıkmaya dahi yüzü kalmayacaktır tez zamanda!

Haberin Devamı

Tek karelik yalnızlık

Haberin Devamı

İlk golü Bakan attı!

Makineler hızla çalışıyor, Milliyet’in dünkü nüshası diziler halinde bandın üzerinde akıyordu.
Gazete “mis gibi” mürekkep kokuyordu.
Alsanız elinize, Milliyet Ege’nin dördüncü sayfasını açsanız, şu satırlar belki de avucunuzu boyayacaktı:
“Bu arada CHP’li, MHP’li, BDP’li vekiller dikkat.
‘Gece yarısı gollerine’ aman dikkat!”
Aynı dakikalarda TBMM Genel Kurulu’nda bir “gol” sesi duyuldu.
Topa vuran ise bizzat İçişleri Bakanı’ydı.
Golün adı da, Ankara’nın Yenimahalle ilçesindeki bazı mahallelerinin Çankaya ve Etimesgut ilçelerine bağlanmasıydı!
Bunun üzerine CHP Ankara Milletvekili Levent Gök, ayağa fırladı.
Önergenin bir gece yarısı operasyonu olduğunu savunarak, “Yenimahalle ilçesi paramparça edilmektedir. Hangi hakla bölüyorsunuz? Yazıklar olsun size. Yenimahalleliler sizi biber gazı ile kovalayacaklar. Siz kimsiniz? Kime sordunuz bunu?” falan dedi ama nafile.
Top ağlarla buluşmuştu bir kere!