Deprem belgeseli
Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı, Başbakan, Genel Kurmay Başkanı, Ana Muhalefet Partisi Başkanı, Eski Cumhurbaşkanları, Anayasa Mahkemesi Başkanı, Yargıtay Birinci Başkanı, Danıştay Başkanı, Bakanlar Kurulu Üyeleri, Kuvvet Komutanları, Orgeneraller ve Oramiraller, YÖK Başkanı, TBMM Başkan Vekilleri, TBMM’de Grubu Bulunan Siyasi Partilerin Genel Başkanları...
Devlet protokolünün bu sırayla başlayan en tepesinden, en aşağıda bulunanlara kadar herkes; Prof. Ahmet Ercan’ın hazırladığı “İl İl İlçe İlçe Deprem Belgeseli” çalışmasının her sayfasını çerçeveletip; tam karşısındaki duvara asmalı.
Yetmez.
Türkiye’nin her ilindeki zevat da aynı şeyi yapmalı.
Örnekse...
İzmir Valisi’nden Ege Ordu ve Garnizon Komutanı’na; Büyükşehir Belediye Başkanı’nda ilçe belediye başkanlarına; üniversite rektörlerinden İzmir milletvekillerine, kaymakamlardan meslek odaları başkanlarına kadar herkesin odasında Ahmet Ercan’ın belgeselindeki en azından “İzmir sayfası” asılı olmalı.
Türkiye’yi ve şehirleri yönetenler, bir an olsun, dünyanın tepelerine yıkılabileceği gerçeğini unutmamalı.
Çünkü saat çalışıyor.
Her geçen dakika...
Her geçen gün...
Olası bir felâketi bize yakınlaştırıyor.
Ne yapmış Ahmet Ercan?
Türkiye’nin 4 bin yıllık deprem geçmişini işlemiş yurdun her noktasına. Ve gelecekte beklenen depremlerin büyüklüğünü, şiddetini ve ne yapılması gerektiğini eklemiş aynı noktalara.
Kırklareli, Zonguldak, Karabük, Sinop, Ordu, Giresun, Trabzon, Rize, Artvin, Yozgat, Karaman, Gaziantep, Kilis, Şanlıurfa, Mardin, Siirt ve Batman’da yaşayanlar nispeten rahat.
Buraları, Türkiye’nin göreceli olarak en güvenli illeri olarak 5’inci kümede yer alıyor.
Bu illerde beklenen deprem büyüklüğü 6,5’in altında.
Yıkım gücü ise “Mercalli Cannani Ölçeğine” göre 7 ila 8 aralığında.
Ya İzmir?
Malumu ilan edelim bir kez daha.
İzmir, tehlikeli seviyesi ikinci grupta olan iller arasında.
Aydın, Kütahya, Erzurum, Hatay’la beraber olası depremin büyüklüğünü 7,3 olarak tahmin ediliyor.
Yıkım gücü ise “9 ila 11” yani çok daha fazla.
Nelerin yapılması gerektiğini biliyoruz artık.
Mesele ve soru şu:
Gerekenleri yeterince hızlı ve özenli ve de tümüyle yapıyor muyuz?
Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Başbakan, Sayın Vali, Sayın Belediye Başkanı...
Yapıyor muyuz?
Tek karelik yatak odası!
Çağrı merkezine haber veriyorum
Gelir İdaresi Başkanlığı’nın internet sitesinde “Borç Bilgilendirme Servisi” adıyla yeni bir bölüm açıldı.
Sayfadaki forma istenen bilgileri girince (trafik cezası, idari para cezası, Yurt-Kur harcı, yargı harcı gibi)ne kadar derdiniz varsa, hepsi karşınıza çıkıyormuş.
Sistemin şimdilik bir kusuru var.
“Bekâr ve babasını TC kimlik numarası uygulaması başlamadan (1.11.2006) kaybeden” kişiler, servisten yararlanamıyormuş.
Denedim.
Evli ve babamı o tarihten sonra kaybetmiş olmama rağmen, karşıma çıka çıka “Site geçersiz bir cevap döndü. Lütfen çağrı merkezine haber veriniz.” Yazılı bir mesaj çıktı.
Madem öyle...
Çağrı merkezine haber veriyorum işte!
Yine de siz tedbirli olun.
Beklenmedik borçlarla karşılaşma ihtimaline karşılık, bu servisten “doktor kontrolünde” yararlanın!
