Feyzi Hepşenkal

Feyzi Hepşenkal

feyzihepsenkal@mynet.com

Tüm Yazıları

Ahmed Hani, 17’nci yüzyılda yazmış Mem-u ZÓn’i. Ama ondan çok önceden beri halkın ağzından düşmezmiş bu aşk hikayesi.
“Mem” Mecnun’un...
“ZÓn” de Leyla’nın adeta birer sureti.
Ahmed Hani, Kürtçenin Kurmanci lehçesi ile yazınca bu manzum eseri; Mem ile ZÓn kurtulmuş günün birinde kaybolmaktan.
Uzun yıllar sonra Muğla Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Namık Açıkgöz’ün dikkatini çekmiş Mem-u ZÓn.
20 yıl çalışmış üzerinde.
Ne zaman ki Cumhurbaşkanı Gül 2009 yılının Ağustos ayında Doğu illerine yaptığı bir gezi sırasında, “Ahlat, Malazgirt bizim mirasımız. Bizans da bizim mirasımız. Kutadgu Bilig ve Dede Korkut gibi Mem u Zin de bizim mirasımız” deyince; devletin en tepesinden yapılan bu açıklamadan cesaret almış Namık Açıkgöz.
20 yıllık birikimini kitaplaştırıp, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na vermiş.
Ve Mem-u ZÓn böylece devlet tarafından yayınlanan ilk Kürtçe eser olmuş.
Merak edebilirsiniz:
Prof. Namık Açıkgöz, Kürt mü?
Hayır.
O bir Muğlalı.
Biraz daha kurcalarsak, Manisalı.

Ardından bir gelişme daha yaşandı.
TRT, Kürtçe yayın yapan TRT 6 kanalı için, Mem-u ZÓn’i TV dizisi yapma kararı aldı.
Gerçi sinema filmi çekilmiş, tiyatroda oynanmış bir eserdi ama Kürtçe çekilen bir dizi olmasının anlamı daha başkaydı.
Öyküyü günümüze uyarlayarak Malatya’nın Arapgir ilçesinde çeken yapımcılar iddialıydı.
Örneğin Haluk Bilginer gibi önemli bir oyuncunun kadroda olması da, bunun kanıtıydı.
Ya ZÓn?
Bu karaktere genç oyuncu Yaprak Durmaz hayat veriyor.
Peki.
Mim.
O yakışıklı genç adam kim?
Bilal Yörük.

Kendisini tanımıyorum.
İşletme okuduğunu, İstanbul’da Sadri Alışık Kültür Merkezi’nde üç yıl tiyatro eğitimi aldığını biliyorum.
Ha.
O da bir Muğlalı.
Hem de babadan, atadan bir Muğlalı.
Bilal’i tanımıyorum ama babasını tanıdım.
Geçenlerde Muğla’ya gittiğimde, Ak Parti’de beni karşılayan kişiydi babası; İl Başkan Yardımcısı’ydı.
Ali Yörük, yüzü gülen bir baba.
Oğluyla gurur duyan bir baba.
Ne mutlu ona.

Haberin Devamı

Mesele ‘ mantık değil’

Haberin Devamı

Teklif makul ve mantıklı.
Akılcı ve yararlı.
Ama korkarım CHP Manisa Milletvekili Hasan Ören’in şu sözleri de, yalnızca “söylenmiş olarak” kalacak:
“Manisa’ya uzak ilçelerimize hizmetin en hızlı ve verimli şekilde ulaşmasını sağlamak amacıyla, Salihli’nin il yapılmasının uygun olacağı düşünülmelidir.
Salihli’ye Alaşehir, Sarıgöl, Kula, Selendi, Demirci, Gördes ve Köprübaşı ilçeleri bağlanmasıyla kurulacak olan ilin toplam nüfusu 451.000 kişi olacaktır.
Salihli coğrafi, ekonomik, sosyal ve kültürel olarak il olmayı hak etmektedir.
Ahmetli, Akhisar, Gölmarmara, Kırkağaç, Saruhanlı, Soma ve Turgutlu ilçeleri ise Manisa iline bağlı kalacaktır.
Bu durumda Manisa’nın toplam nüfusu 890.000 kişi olacak ve nüfus 750 bini geçtiği için yasaya göre Manisa yine büyükşehir olacaktır.”
Çok yer için, buna benzer makul, mantıklı, akılcı ve yararlı öneriler yapmak mümkün ama...
Dinleyen kim?