ANNE-BABA OLMAK ÜZERİNE
Güldürmek ve ağlatmak, duygulara hitap etmek anlamına geliyor. Belli ki, sinemamızda ortalama seyircinin aradığı da bu. Fakat ‘ya çok güleceğiz ya da çok ağlayacağız’ beklentisi film yapanları yoldan çıkarabiliyor. Gişe için deyim yerindeyse ‘sulu zırtlak’ komedi filmleri veya ‘acıyı kanırtan’ ağır dramlar seyircinin gözüne sokuluyor. Oysa ağlatırken de güldürürken de dozu ayarlamak mümkün. Nitekim bu hafta vizyona giren ‘Sen Benim Herşeyimsin’ bunu başarıyor. Tam kıvamında, duygusal bir film olarak öne çıkıyor.
Senaryonun bir Meksika filminden uyarlama olduğu en baştan açıklandığı için herhangi bir polemiğe yol açmıyor. Uyarlayan ve yöneten Tolga Örnek olunca, filmin sinemasal anlatımını sorgulamaya gerek kalmıyor. Tolga Çevik, başrolü kızı Tuna’yla paylaşıyor. Fazlaca karikatürize olma riski taşıyan bir karakteri hiç dağıtmadan, hakkıyla oynuyor. Tuna’yla yarattıkları ikili, beyazperdedeki en güzel baba-kız profillerinden biri. Oğlu Tan da babasının küçüklüğünü oynarken pırıl pırıl parlıyor.
Hikaye babalığa hiç niyeti olmayan, gelgeç gönüllü bir adamın, bir anda çocuğu olduğunu öğrenmesiyle değişen hayatı etrafında gelişiyor. Önce zoraki baba olan bir adamın, sonra kendini kızına adayan bir babaya dönüşmesini izliyoruz.
Aamir Khan filmlerini anımsatıyor
Tolga ve Özge Çevik çifti, çocuklarıyla böyle eğlenceli bir tecrübeyi paylaştıkları için çok mutlu. Zaten onlarla bir film yapma düşünceleri varmış. Filmin orijinalini (Instructions Not Included) seyredince, “İşte budur!” demişler. Tolga Örnek’le kafa kafaya verip, kendi üsluplarına göre bir masal dünyası yaratmışlar. ‘Babam ve Oğlum’ benzetmesi yapılsa da, bana göre daha çok Hint sinemasında çok sevdiğim Aamir Khan filmlerini anımsatan bir iş yapmışlar. Başrolleri üstlenen kadroyu Melis Birkan ve Cengiz Bozkurt tamamlamış.
Tuna ve Tan Çevik çok yetenekli. Örnek’in anlatımıyla; yönettiği en genç oyuncuların kısa sürede profesyonel oyunculara dönüştüğünü görmek heyecan verici. Çocuklar sette olmayı çok seviyor, “Hangi rol olursa olsun, yeter ki bir kez daha olsun” diyecek kadar hevesle oyunculuğa devam etmeyi istiyor. Üstelik kendilerine güvenleri tam.
Filmin tanıtım işlerinden biri olan, Tuna’nın babasının rolü alması için yönetmeni ikna ettiği o video çok hoş. Tan’a babasından yakışıklı olduğunu söyleyince önce “Estağfurullah” deyip, sonra “Herkes aynısını söylüyor” diyerek işin mizahını yapması çok tatlı. Velhasıl, küçük oyuncular bu filmin asıl renkleri.
‘Sen Benim Herşeyimsin’, hafta sonu çoluk çocuk film seyretmek isteyenler için iyi bir seçenek.