Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Temmuz ayı ihracatı 11 milyar 474 milyon dolar oldu. Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) açıkladığı bu ihracat rakamı 2017 yılının ocak ayından bu yana en düşük aylık ihracat rakamı.

Ocak ayında ihracat 11.2 milyar dolar olmuştu. Şubatta 12 milyar dolar, martta 14.4 milyar dolar, nisanda 12.8 milyar dolar, haziranda 13.1 milyar dolar oldu. Temmuz ayında ihracatta önemli bir artış beklentimiz varken, TİM’in açıkladığı ihracat rakamı bütün çabalara rağmen ihracatta olması gereken artışın olamadığını gösteriyor.

Haberin Devamı

Kendi kendimizi kandırmayalım. Geçen temmuz ayının (15 Temmuz darbe belasından etkilenen) düşük ihracat rakamı ile bu yılın temmuz ayının (gene düşük) ihracat rakamını karşılaştırarak, ihracatta artış olduğunu anlatmaya çalışmayalım.

İhracatçılara yönelik tüm desteklere, teşviklere rağmen, ihracat artmıyor. Çünkü ihracatçıya “yeşil pasaport”, bolca “ihracat kredisi” vermekle ihracatı artırmanın imkânı yok.

‘Yeşil pasaport’la artmıyor

İhracat satılabilir, dünya pazarında talebi olan malları, dünya kalitesinde ve fiyatında üretirsek artacak. Bu ise üretim yapımızı değiştirmemizle mümkün olacak. Tekrarda yarar var. Kendi kendimizi kandırmayalım.

Her ay “İhracat Patlaması”ndan söz ediliyor. Gerçek durum farklı:

1) Yıllık ihracat rakamında 150 milyar dolar tuzağından çıkamıyoruz. 2012 yılında ihracatımız 152 milyar dolar oldu. Beş yıldır bu tuzaktayız.

2) İhracat geçici rakamları önce açıklanınca, ihracat artışına seviniyoruz. Halbuki ithalat da artıyor.

Önceki gün TÜİK tarafından yayımlanan rakamlara göre 2017 yılının ilk yarısında ihracat artışı yüzde 8.2 iken, ithalat artışı yüzde 8.7 oranında.

3) Temmuz ayının 11.4 milyar dolar ihracat rakamını değerlendirirken, bu yılın mart ihracatının 14.4 milyar dolar, nisan ihracatının 12.8 milyar dolar, mayıs ihracatının 13.5 milyar dolar, haziran ihracatının 13.1 milyar dolar olduğunu dikkate almakta yarar var.

4) 2016 yılının aynı ayına göre ihracat artışını değerlendirirken, önceki yılın aynı ayında ihracatın ne olduğunu hatırlamakta yarar vardır. 2016 yılı haziran ayı ihracatı 12.8 milyar dolarken, temmuz ayında ihracat 9.8 milyar dolara gerilemişti. 2017 yılında temmuz ayındaki yüzde 31 oranındaki artış, işte bu düşük ihracat rakamına göre gerçekleşen artıştır.

Haberin Devamı

5) 2017 Haziran ayı ihracatı 13.1 milyar dolardı. TİM’in açıkladığı temmuz ayı ihracat rakamı ise 11.4 milyar dolar. Haziran ayı ihracatının gerisinde.

6) Maalesef daha çok malı daha ucuza ihraç ediyoruz. 2017 yılı ocak-temmuz döneminde ton olarak (ağırlık olarak) ihracatımız yüzde 12.8 artarken, ihracat gelirimiz yüzde 10.7 oranında arttı. Geçen yıl ocak-temmuz döneminde ihracatımızın ortalama kilogram fiyatı 1.34 dolarken, bu yılın aynı döneminde 1.32 dolara geriledi.

Üretim yapısı değişmeli

İhracatımızda otomotiv sanayiinin payı yaklaşık yüzde 20’lerde, hazır giyim ve konfeksiyon sanayimizin payı yüzde 10’larda dolaşıyor.

Yurt dışındaki otomotiv firmaları Türkiye’deki fabrikalarının kapasitesini artırdıkça otomotiv sanayii ihracatı, hazır giyim ve tekstil firmaları yurt dışında ilişkili oldukları firmalardan sipariş aldıkça hazır giyim ve tekstil ihracatı artıyor.

Haberin Devamı

Tedarikçi durumundayız. Tedarikçi yapıda ihracatın artması, sipariş artışına bağlı oluyor.

Her şeye rağmen ihracat pazarımız Batı pazarı. Toplam ihracatın yüzde 9.99’unu Almanya’ya, yüzde 6.3 ünü İngiltere’ye, yüzde 4.4’ünü Fransa’ya yüzde 4.27’sini İspanya’ya yapıyoruz.

Tekrarda yarar var. İhracatın artması, ihraç edilebilir malları üretmemize bağlı. Bugünkü üretim yapısı yılda ancak 150 milyar dolarlık ihracata imkân veriyor. Yeni Sanayileşme Stratejisi’ni belirleyerek, üretim yapımızı yenilememiz gerekiyor.