Avrupa’nın Euro 7 savaşları
Avrupa Birliği, içten yanmalı motora sahip araçların emisyonlarına çok katı sınırlamalar getirecek Euro 7 için bastırırken, bazı AB ülkeleri kendi teklifini hazırladı. Üreticiler, bunun araç fiyatlarını çok artıracağını savunuyor.
Avrupa Birliği, 2025 yılından itibaren yürürlüğe gireceğini söylediği, özellikle içten yanmalı motorlara ilişkin çok katı kısıtlamalar getirecek “Euro 7” normuyla ilgili hazırlıklarını sürdürürken, AB üyesi ülkeler, kendi Euro 7 teklifini hazırlayarak görüş birliğine vardı.
İspanya tarafından gündeme getirilen ve AB üyelerinin büyük bölümü tarafından da üzerinde uzlaşılan öneri, Avrupa Komisyonu’nun hazırladığı, karbon monoksitin yanı sıra frenler ve lastiklerden kaynaklanan nitrojen oksitin emisyonlarını bile düzenleyen teklifin bir miktar “sulandırılmış” hali gibi duruyor. Aralarında Fransa ve İtalya’nın da bulunduğu bazı AB ülkeleri, çok sıkı kurallar getirilmesine karşı çıkarken, üreticilerin, zaten 2035 yılında karbondioksit salımı yapan araçların satışına getirilecek yasak yönünde çalıştığını, yeni bir düzenlemenin ek yük anlamına geldiğini savunuyor.
Sunulan önerinin bugün yapılacağı söylenen AB bakanlar toplantısında tartışılması, ardından da Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Komisyonu’nun önüne gidecek hale gelmesi gerekiyor.
Fiyatları patlatabilir
Avrupalı üreticiler, 2025’ten itibaren yürürlüğe gireceği söylenen Euro 7’nin çok maliyetli olacağını ve çevresel etkisinin de “cılız” kalacağını savunuyor.
Renault CEO’su Luca de Meo Euro 7’nin, tam elektrikli ürün gamına hazırlanan endüstriyi sıkıntıya sokacağını, üreticileri “geleceği olmayan” içten yanmalı motorlara yatırım yapmak zorunda bırakacağını savundu. Stellantis CEO’su Carlos Tavares ise, bu yeni kuralın, özellikle küçük modellerin fiyatlarını patlatacağını, düşük gelirli ailelerin ulaşım özgürlüğünü kısıtlayacağını savundu.
Ne getirip ne götürüyor?
- Söz konusu yeni norm ile test kurallarının kapsamı genişliyor, yüksek hava sıcaklıkları, günlük kısa araç kullanımları gibi yeni değerlendirme koşulları ekleniyor.
- Kamyonlar ve otobüsler için limitler daha sıkı hale getirilecek, motorun hangi yakıtı kullandığına bakılmaksızın otomobil ve kamyonetlerde en düşük limitler uygulanacak. Kullanılan katalizor sayısının artacağı da söylenenler arasında.
- Sadece yakıtın yanmasıyla oluşan emisyonlar değil, araçların frenlerinden ve lastiklerinden kaynaklanan emisyonlar da düzenlemeye alınacak. Yeni standartlar frenlerden çıkan partikül emisyonları için ek limitler ve lastiklerden oluşan mikroplastik emisyonlarına ilişkin kurallar, standartlar belirliyor.
- Euro 6 düzenlemesinde otomobil ve kamyonetlerin dayanıklılık gereksinimleri 100 bin km ve 5 yıla kadar kontrol edilmekteydi. Euro 7 ile bu sınırlar 200 bin km ve 10 yaş olarak güncellenecek, benzer koşullar otobüs ve kamyonlarda da gündeme gelecek.
- Otomobillere ve minibüslere takılan bataryaların daha uçzun ömürlü olması istenecek.
- Euro 7 ile birlikte araçların uygun yerlerine yerleştirilen sensörler, emisyonların aracın ömrü boyunca düzenli olarak ölçülmesini sağlayacak. Buralardan alınan veriler, yetkililerce kolay bir şekilde kontrol edilebilecek.
Yenilenmiş haliyle satışa çıktı
Renault’nun Bursa’da ürettiği, Avrupa’da olduğu kadar Türkiye’de de popüler olan Clio, makyajlı versiyonuyla satışa sunuldu. Yenilenmiş Clio’nun, bu kez hibrit versiyonu da pazarda.
Tamamen yenilenmiş ön görünümünde, “far imzası” olarak nitelenen yeni gündüz farları ve yeni ızgarasıyla dikkat çeken Clio, böylelikle daha çekici ve sportif görünmeyi başarıyor. Arka stop lambalarında LED etkisi ve saydamlaşma fark edilirken, ebatları 17 inçe ulaşan jant seçenekleri, otomobilin çekiciliğini destekliyor.
İç mekandaysa yeni döşemeler ve biyolojik kaynaklı malzemeler dikkat çekiyor. Diz mesafesi açısından başarılı olan arka yolcu bölümü ve 391 litrelik bagaj hacmi, sınıfının en iyi özelliklerini sunuyor. Kalite algısının artırıldığı aracın “Alpine” donanım paketi, sportiflik ve şıklığın yanında, gerek iç gerekse de dış tasarım olarak yenilenen Clio’yu en iyi yansıtan donanım olarak göze çarpıyor. Tüm donanım paketlerinde 7 inç veya 10 inçlik dijital orta konsol mevcut. 10 inçlik versiyon, navigasyon haritalarını yansıtıyor, sürüş moduna ve MULTI-SENSE ayarına uyum sağlıyor. Yeni Clio’nun MULTI-SENSE teknolojisi, ön konsol ve orta konsoldaki aydınlatma ayarlarını düzenleyerek yeni bir deneyim sunuyor.
Motor seçenekleri arasında, daha önce sadece Avrupa pazarında satılan ve artık Türkiye’de de seçenekler arasına katılan E-Tech tam hibrit seçeneği mevcut. 145 HP’lik E-Tech tam hibrit, 150’nin üzerinde patent ve Renault’nun F1 deneyimlerini içeriyor. Sistem iki elektromotorun (bir 36 kW motor ve bir 18 KW yüksek voltajlı marş jeneratörü) yanı sıra 1.6 lt 94 HP benzinli motor, 1.2 kWsa bataryadan oluşuyor. Otomobil, çalıştırıldığı ilk anda her zaman elektromotordan güç alıyor ve şehir içi kullanımda yüzde 80’e kadar elektromotoru kullanabiliyor. Bu, geleneksel bir benzinli motora kıyasla tüketimi yüzde 40’a kadar azaltıyor.
Bunun dışında yenilenen Clio’da ayrıca 65 HP (atmosferik) ve 90 HP’lik (turbo) üç silindirli benzinlinin yanı sıra dizel motor seçenekleri de bulunuyor.
Karsan’a bir ödül daha
Yeni nesil enerji sistemlerine yatırım yapan Karsan, yenilikçi ürünleriyle kazandığı ödüllere bir yenisini daha ekledi. Bu kapsamda Karsan, iş dünyasının önde gelen ödül programlarından Stevie Awards’ta Ürün & Servis kategorisinde e-ATA Hydrogen ile Bronz Stevie Ödülü’ne layık görüldü. 5 yıl önce e-Jest ile yüzde 100 elektrikli araç üretimine başladıklarını söyleyen Karsan CEO’su Okan Baş, “Kısa süre sonra ürün gamına eklediğimiz e-Atak ve 10-12-18 metrelik e-ATA modellerimiz ile elektrikli ürün gamımızı tamamladık. Bu araçlarımız Avrupa’da üst üste kendi segmentlerinde hızla büyümeye devam ediyor. Bunların yanında e-ATA modelimize ise hidrojen yakıt seçeneği ekleyerek pazardaki önemli bir boşluğu doldurmayı başardık. e-ATA Hydrogen modelimizin aldığı bu prestijli ödül bizi ayrıca gururlandırdı” dedi.
Kasım ayında Türkiye’de
Hyundai’nin B-SUV sınıfındaki temsilcisi Kona’nın yeni nesli, Kasım ayında bu kez sadece elektrikli olarak Türkiye’ye geliyor.
Tamamen yenilenen ve Türkiye’de daha önce içten yanmalı motorlarıyla sunulan yeni Kona, bu kez elektrikli versiyonuyla gelmeye hazırlanıyor. Bir önceki nesle göre daha büyük ve daha dinamik bir görünüme sahip yeni Kona, dış ve iç tasarımında içten yanmalı ve hibrit motorlu versiyonlarından bazı detaylarda ayrılıyor. Elektrikli Kona’da radyatör ızgarası yerine üç boyutlu kaplama ve koruma plakası kullanılmış. Elektrikli versiyon diğerlerinden ön ve arka dışında, alt tampon tasarımı ve ön ızgaradaki piksel grafiklerle de ayrılıyor.
Araç, iki pil seçeneğiyle satışa sunuluyor. 400V şarj alt yapısına sahip 65,4 kWh bataryalı uzun menzilli versiyon, maksimum 218 PS güç ve 514 kilometrenin üzerinde sürüş menzili sağlıyor. Standart versiyon ise 48,4 kWh pil kapasitesine sahip. Bu motor ise 156 PS ve 377 kilometre menzil sunuyor.
Yeni Delvac için Tanıtım turuna çıkıyor
Dünyanın önde gelen madeni yağ üreticilerinden Mobil’in en köklü ürün gruplarından “Delvac” ailesi yenilendi. Tarihi 100 yıla yaklaşan Mobil Delvac ailesi, artık Ultra, Modern ve Legend olmak üzere 3 farklı ürün grubuyla tüm ticari araçlara hizmet verecek. Ağır hizmet araçlarının geleceğinde dizel motorların hala önemli bir role sahip olduğunu söyleyen Mobil Oil Türk A.Ş. Genel Müdürü Münci Bilgiç, “Binek araçlarda yaşanan elektrifikasyon ağır hizmet tarafında daha geriden gelecek. Mobil olarak, Delvac ürünlerimizin tamamına yakını tüm önemli ticari motor OEM’leri tarafından onaylı. Mobil Delvac ailesi, pek çok pazarda olduğu gibi Türkiye pazarının da en sevilen ürün gruplarından. Yeni ürün mimarimizle güçlü olduğumuz Türkiye pazarındaki ağırlığımızı daha da artıracağız” dedi. Mobil, yenilediği Delvac ailesini Türkiye’ye tanıtmak için yola çıktı. Bu kapsamda Mobil, 25 ilde toplam 34 lokasyonda, Delvac ailesinin ürün yelpazesini tanıtacak. Çorlu’dan start alan Mobil Delvac Roadshow, 27 Ekim’e kadar 23 sanayi sitesi ve 11 kooperatifi de ziyaret edecek.
Chery’den 5 yıl garanti hamlesi
Kısa sürede Türkiye otomotiv pazarının en çok satan markaları arasında yerini alan Chery, tüm modelleri için 5 yıl veya 150.000 kilometre garanti sunuyor.
Chery Türkiye, satış sonrası hizmetlerinde önemli adımlar atıyor. Chery, kullanıcılarının ulaşımını kesintisiz sürdürebilmesi amacıyla, üretici garantisi kapsamındaki araçlara yetkili servislerde düzenli bakım yaptırılmasını öneriyor. Chery bununla birlikte, kullanıcılarına özel bir avantaj sunularak onarımı 5 günden uzun sürenlere ücretsiz ikame araç hizmeti veriyor.
Markaya gelen kullanıcı şikayetlerini yüzde 95 oranında çözüme kavuşturduğunu belirten Chery Türkiye’nin, kullanıcı memnuniyetini her ay düzenli yapılan anketlerle ölçtürdüğü, son olarak Ağustos 2023’teki kullanıcı memnuniyet anketinde, 1.000 üzerinden 974 puan aldığı belirtildi.