Neslihan Özyükseler Tanış

Neslihan Özyükseler Tanış

ozyukselerneslihan@gmail.com

Tüm Yazıları

O gün Ebru’nun masasında 30 çeşit yemek görünce heyecanlandım! Oh dedim, millet bunları yiyip tıkanır, cheesecake’in yarısını ben götürürüm! Avucumu yaladım…
“Yaz geldi, dikkat edelim” filan dediği yok valla kimsenin. Ebru, “Üzülme, yarın da Charles De Gaulle yıllarından iki sınıf arkadaşım gelecek, sen gene gel” dedi… Tam tatlı vaktinde gittim.
Ebru’nun üniversitede öğretim üyesi ablası Elif, tez jürisindeki maceralarını anlatıyordu. Grup akademisyen, genel müdür filan olunca kimse Burak Özçivit’le Fahriye Evcen’i konuşmuyor…
Dil öğrenme biçimlerinden bahsederken, “Türkler dil öğrenmeye çok yatkın” dediler. “Size öyle geliyor olmasın? Almanya’da 15 yıl yaşayıp Almanca konuşamayan bir dolu insan var” dedim ağzıma koca bir lokma malum tatlıdan atarak…
“Bir dolu insan” dediğim aslında bir kişi tanıyorum o şekilde, genelleyiverdim, konuşucam ya!
Oysa Elif orada tez haline getirilmiş bilimsel araştırmalardan söz ediyor. Efendim Türkler somut nesne ve olaylarla yola çıkıldığında dil öğrenebiliyorlarmış… Yani mesela “Gelir - gider dengeni iyi kur; bütçene göre hareket et” dersen olmuyor…“Ayağını yorganına göre uzat” diyeceksin. Elle tutulur gözle görülür şeyler olacak cümlenin içinde.
Instagram, Facebook ve Snapchat’i, Twitter’a tercih ediyor olmamız da bundandır herhalde… Somut olarak göstermek ve görmek istiyoruz. Cicilerimizi, çocuklarımızın karnelerini, gezdiğimizi, yediğimizi, içtiğimizi, kocamızı, köpeğimizi…
En çok da ayaklarımızı!

Haberin Devamı

ANNELER VE KUZULARI

Didem Şahin’in oğlunun ilişkisi için söylediği söz kabul edilebilir bir şey değil, tamam! Şebnem Çapa’nın kızı Ceylan’nın Serkan Uçar’la ilişkisi hakkında “O bizim dengimiz değil” uyarısının egolu bir yaklaşım olduğunu da kabul ediyorum. Öte yandan söz konusu çocukları olduğunda annelerin bu tür davranışlarını hoş görmek lazım…
İş uygulamaya gelince, konuşulduğu kadar kolay değil o işler. Küçükken “Çocuk düşe kalka büyür” deriz
demesine ama düşmemesi için her türlü önlemi alırız…
Büyüdükçe hataların maliyeti de büyüyor. O yüzden iki anneyi de anlıyorum. Sözcük seçerken biraz daha stratejik olmaları gerekebilir. O da şöhretleri gereği…
Yoksa insan neler söylemiyor ki
sinirlenince!

Haberin Devamı

20 YAŞA RAĞMEN

Sertab Erener’le eşi arasında 20 yaş varmış. Kadın - erkek fark etmez, bir ilişkide 20 yaş fark hayli iddialı.
Elbette sanatçıların ilişkilerini komşunun ofis çalışanı kızı - mühendis oğlunun evlilikleriyle aynı kefeye koymak doğru olmaz.
Yaratıcılık pekçok konuda sıra dışı olmayı gerektiriyor. Ama “Sertab yaşını göstermiyor, kendine çok iyi bakıyor, o yüzden yaş önemli değil” diyorlar ya…
Arkadaşlar! İnsan hâlâ süt dişleriyle dolaşıyor olsa 20 yaş fark kabak gibi belli olur!
Bu devirde kimse kendini bırakmıyor! Bazıları genetik nedeniyle daha avantajlı ki hepimiz o avantajlı gruba dahil olduğumuzu düşünüyoruz… Çünkü birbirimize “Genç gösteriyorsun” demek zorundayız…
Bu artık sosyal hayata dahil olmanın protokolü gibi bir şey… Hele ünlü ve zengin olunca yalakalık tavan yaptığından ‘yaş hep 18’ sananlar oluyor…
Bir insanın yüzü ancak ve ancak beş yaş genç gösterebilir! Kendimizi kandırmayalım… Yaşımızla barışalım…