Çok güzel sesi ve harika bakışları olan 19 yaşında genç bir adam kareli pantolonu ve ‘Kıl Oldum Abi’ diye bir şarkıyla çıktı ortaya…
Ülkesinde aleyhine sesler yükselirken…
O bütün eksileri artıya çevirip uluslararası arenada merdivenleri tırmandı.
Gece kulüplerinde sahneye çıkmıyor… Sık albüm çıkarmıyor… Ama konserlerinde yer gök inliyor…
Her sınıftan, eğitim düzeyinden, küçük büyük her yaştan insanı o kalabalığa topluyor…
Tarkan fanı değilim, birkaç şarkısını severim, sesini beğenirim o kadar…
Ama yıllardır başarısını, sistemini, bu alanı nasıl yarattığını merak eder dururum herkes gibi…
İşte sorularımıza yanıt geldi…
Tarkan’ın arkadaşı ve avukatı Süheyl Atay anlatmış; usta kalem, tecrübeli gazeteci sevgili Ali Eyüboğlu kaleme almış ‘Tarkan’ kitabını…
Kitapta sanatçının 16 yılllık serüveninde hem mesleki hem de işini yaparken yaşadığı bir kısım özelinden oluşan anıları var…
Ayrıca kitap başarıya ulaşmak isteyenlere bir rehber niteliği taşıyor…
Evet, doğuştan gelen bir yetenek, kadersel şans, Allah’tan torpili var, onu kabul etmek gerek…
Ama bunların yanı sıra;
- “Tarkan” markasına karşı büyük hassasiyet ve sorumluluk taşıyor sanatçı. Yeri geliyor, Pepsi gibi bir dünya markasına bile
kafa tutuyor…
- İşine, sanatına aşkla ve disiplinle bağlı…
- Aynı ekiple uzun yıllardır çalışıyor... Sadece profesyonel kimlikleriyle değil, sevgi, güven ve dostlukla beraber yürüdüğü bir ekip bu. Dostuyla yürümeyi başka biriyle koşmaya yeğliyor mesela! Yani ‘Tarkan’ adında kurumsal bir şirket var; Tarkan o şirketin CEO’su…
- “Ben her şeyin en iyisini bilirim, yaparım” egosuyla hareket etmiyor. Güvendiği kişilerin fikirlerini dikkate alıyor. İkna ettiği gibi ikna da
edilebiliyor.
- Çok çalışarak elde ettiği kariyerinde ideallerinin peşinden gitmeyi biliyor, kendini yormaktan çekinmiyor. Yeri geliyor; sessiz, sakin ortamlarda dinlenerek dengede kalmayı başarıyor. Planlarını uyguluyor ama gerektiğinde kadersel mesajlara yer açmayı biliyor yaşamında… Yüksek bir frekansla ilerlediğinin, tanrısal gücün farkında.
Gelelim evliliğine…
2001 yılında Ali Eyüboğlu’na evliliğe karşı olduğunu söylüyor sanatçı ama sonrasında “Bir gün evlenirsem çok farklı bir evlilik olacak. İyi bir baba olacağımı düşünüyorum; 3 - 4 hatta olabildiği kadar çok çocuğum olsun. Ama önce inandığım bir kadın olması lazım. Çocuklarıma iyi örnek olabilecek biri olacak bu!” diye ekliyor. Demek Tarkan, 15 sene boyunca hayalindeki kadını aradı ve sonunda Pınar Dilek’te
aradığını buldu.
DİZİLER VE YAN ROLLER
Sonbahar dizileri iddialı biçimde çıktı ortaya ama ben hâlâ yazdan kalma ‘No: 309’ ve ‘Yüksek Sosyete’ hastasıyım.
‘No:309’da başrol oyuncularının yaşadıkları kavgalı dövüşlü aşka bayılıyorum…
Özellikle dizinin tiyatro oyuncularından oluşan yan rolleri çok başarılı…
Sumru Yavrucuk, Ceren Taşçı, Gökçe Özyol, Fatma Toptaş, Özlem Tokaslan ve
Beyti Engin...
Özellikle Sevinç Erbulak’ın hayat verdiği Betül ve oğlu Erol rolündeki Mehmet Cihan Ercan’ın fanı oldum resmen. Ekran başında bunalım takılmaktan sıkıldıysanız bakın derim.
