Özay Şendir

Özay Şendir

ozay.sendir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Kemal Kılıçdaroğlu’nun sağ cenahtan CHP’ye kattığı, parti yönetiminde görev verdiği, danışmanı yaptığı bir isim Mehmet Bekaroğlu.

“CHP’ye geçtiğim için kızım ağladı” diye başladı yeni partisindeki serüvenine.

Muhafazakar çizgisini hiç bozmadı, Rize’deki Atatürk heykelinin kaldırılmasında sorun olmadığını söyledi mesela.

Sanki o CHP’ye değil de CHP, Mehmet Bekaroğlu’na katılmıştı.

Hiç sesini çıkarmadı Kılıçdaroğlu olan bitene, hatta son Kurultay’da yine Parti Meclisi listesine aldı ama delege üzerini çizdi bu ismin.

Haberin Devamı

Günlerdir konuştuğumuz Adnan Oktar operasyonu, Bekaroğlu’nun adını bir kez daha gündeme getirdi.

Fazilet Partisi Genel Başkan Yardımcısı olduğu dönemde Bekaroğlu’nun, dönemin İçişleri Bakanı Saadettin Tantan’ın, Adnan Oktar’dan özür dilemesini istediği yazılıp çizildi.

Sosyal medya hesabından açıklama yaptı Bekaroğlu. Dedi ki “Meclis İnsan Hakları Komisyonu üyesi olarak dönemin bakanına sorduğum soru, ‘Büyük bir gürültü ile topladığınız kişileri ertesi gün nasıl oluyor da mahkeme bırakıyor?’ şeklindedir.”

Arşiv yalan söylemez, Bekaroğlu, 10 Ağustos 2000 tarihinde verdiği soru önergesini şu cümleyle bitirmiş:

“Sayın Bakan’ın (Apo’dan daha tehlikelidir) dediği Adnan Oktar, ilgili mahkemelerce tahliye edildiğine göre, Sayın Bakan ilgili kişiden ve diğer serbest bırakılan kişilerden özür dileyecek midir?”

Önerge ilginç, zira mahkeme kararı beraat değil, önergede de yazıldığı gibi sadece tahliye.

Üstelik Bekaroğlu’nun iddia ettiği gibi ertesi gün falan değil, tam 10 ay tutukluluktan sonra gelmiş o tahliye.

O 10 ay içerisinde de şikayetçiler imzalarını geri çekmiş, sonra DGM’nin yapısı değişmiş ve sonra dosya zaman aşımına uğramış.

Sonuç mu, Mehmet Bekaroğlu CHP İstanbul Milletvekili sıfatı taşıyor, Kılıçdaroğlu’nun desteğiyle...

REJİM DEĞİL EĞİTİM SORUNU...

Genç bir kız Anıtkabir’de Mustafa Kemal Atatürk’e hakaret eden bir video çekti, ardından sosyal medyada paylaştı.

Yer yerinden oynadı deyim yerindeyse.

Bir şuursuz ya da provakatörün söylediği cümleler Türkiye’de rejim sorununu değil, olsa olsa eğitim sorununu gösterir bize.

Haberin Devamı

Nasıl oluyor da, eğitim sistemi içerisinde bu çocuklara Mustafa Kemal Atatürk’ün başardıkları doğru öğretilemiyor?

Nasıl oluyor da, Mustafa Kemal Atatürk olmasa büyük ihtimalle boynunda haç işareti olan bir kolye taşıyacak olan genç bir kız, dini duyguları adına Mustafa Kemal Atatürk’e hakaretler edebiliyor?

Bu şuursuz ya da provakör hapse atılsın diyen çok kişi çıktı, sonuçta tutuklandı da, doğru olan hapse atmak mı yoksa bu ülkenin tarihini doğru öğretmek mi?

Bu kız için belden aşağıya cümle kurarak, küfür ederek tepki gösterenlere de bir çift lafım var:

Haklı olmak ile haklı kalmak arasında bir fark vardır, tepki akıllı gösterilirse işe yarar, küfür ederek insanları ancak itersiniz.

KILIÇDAROĞLU YÜZDE 50 ARTI BİR İSTİYOR

CHP’nin seçimli olağanüstü kurultaya gidebilmesi için delege sayısının yüzde 50’sinden bir fazlasına ihtiyaç duyuluyor.

Günlerdir muhalefetin 526 imza topladığından söz ediliyor yani sadece 108 imza eksik.

Ortaya çıkan tablonun özeti şu: Türkiye genelinde aldığı yüzde 22.6 oyu başarı kabul eden Kılıçdaroğlu, genel başkanlık seçimi için delegelerinin yüzde 41.4’ünün imzasını yeterli bulmuyor.

Haberin Devamı

Ağla ağlayabildiğin kadar ey matematik..