Çapamarka’nın kendini ‘Çapa’lama operasyonu, yüzümüze yüzümüze vuran, nefis bir DOT güzellemesi aslında: Vur /Yağmala /Yeniden. Yer, bir tiyatro salonu değil gece kulübü olsa da bu oyunda parayı vuran, kendi mekanını yağmalayan, sonunda da “Yeniden” diyen özne hep aynı. Son perde, 3M’li süpermarketten ilk izlenimler
Her bahar havalanan, daralan ev hanımı sabahtan dırdıra başlar: “Koltuğun yerini mi değiştirsek Hamdi?”, “Hadi tut ucundan, şu sehpayı yatak odasından salona taşıyalım” derken günün sonunda o öldürücü darbe çıkar ağzından: “Ben daraldım bu evden. Üstüme üstüme geliyor. Taşınalım artık!” Her mevsim tek kişilik bir ‘Vur/Yağmala/Yeniden’ parodisi çıkaran, mekanı ‘üstüne üstüne’ gelen İzzet Çapa ev hanımlarıyla aynı kaderi, ruh halini taşıyor olabilir mi? Şimdilik son perde eski Longtable/yeni Supermarket’in açılış gecesine bakılırsa sorunun yanıtı belli belirsiz bir “belki”den ibaret. Gecenin diğer kahramanı, mekanı tasarlayan A46 ekibinden Tuvana Büyükçınar ise girişteki uzun bar masasında kusursuz bir ‘Sex and the City’ tablosu çiziyor. Saçlar hafif kıvırcık, tam sarışın, elde afilli bir kokteyl ve yanında üç yakın kız arkadaş! Arada başlar hafifçe birbirine yaklaşıp fısır fısır dedikodu dönüyor. ‘Mr.Big’ Selim Demir, birkaç adım ötede ağır bir masada, belli ki sıkıcı bir sohbetin ortasında. Tuvana, “İnanabiliyor musunuz 16 günde yaptık burayı. Tam 16 gün” diyor heyecanla. Neyse ki suratında nemrut Carrie ifadesi yok. Fadik Sevin Atasoy’un yırtmaçlı über seksiliği, Sinan Çetin’siz Ali Ağaoğlu’nun her açıdan fark edilen beyaz dişleri ve kapıdaki ‘oyuncağı’ gecenin ufak detaylarından. İşin en eğlenceli kısmı Prada daveti sonrası buraya gelen cemiyet insanlarını mimlemekti.
Çarşı gitti, market geldi
Supermarket’te tavandaki tablolar, barın köşesindeki incik boncuklar derken o çıfıt çarşısı gitmiş, yerine steril, fütüristik bir süper market gelmiş. Belki de ilk defa bir Çapa mekanı, daha önce görmüş hissi, eski Joke’lardan, Cahide’lerden kalma aksesuarları depodan çıkarıp mekana dizilmiş havası uyandırmıyor. Parıltılı disko topları parçalanmış, duvarlara asılı alışveriş arabalarının içine atılmış. Barda file file meyveler, yemek masalarının arkasında raf raf market ürünleri tam da gecenin ruh haline uygun bir his uyandırıyor: Bu diyarlarda herkes bandrollü, her şey satılık.
iKi HAYALi AÇILIŞ: SPOIL VE RUJ
Haftalar öncesinden büyük puntolu “15 Aralık’ta açılıyor” başlığıyla mail yağmuruna tutan eski Public/yeni Spoil, büyük günün akşamında kepenkler sıkı sıkı kapalı, kapı duvar. Ertesi gece, aynı hikaye Ruj’da başımıza geliyor. Güncelerce yapılan “Büyük eğlenceye davetlisiniz” tantanasından sonra açılış gecesinde Ruj evde yok! Gece halidir, parkenin cilası eksik kalmıştır, içkiler yolda kalmıştır, her şaşaalı açılış birkaç gün rötar yer. Her şey mümkün, anlaşılır. Fakat ardı ardına “Açıyoruz/Büyük açılışa davetlisiniz” diye mailler atmayı, haberler uçurmayı bilenler erteleme ya da değişiklik söz konusu olduğunda neden duyarlılığı göstermezler anlamak güç.
SiRKECi GARI YANACAK
“Haydarpaşa garı yandı, Sirkeci verelim” hesabı, Richard Dorfmeister ve Rupert Huber’ın hayat verdiği Tosca, bu gece Sirkeci Garı’ndaki sıkı partide sahne alacak. Parti insanlarına duyurulur. İtfaiye ekibi, tetikte olmalı mı? Bu gece göreceğiz.
TWITTER’DAN CANLI YAYINLACAK PARTi
‘Eğlenirken tweetleme’ sendromu tüm kulüpleri sarmış durumda. Geçen hafta sonu eelence’de Yonca Evcimik, Şebnem Bozoklu ve Enis Arıkan bir yandan dans ederken, ellerinde telefon, an be an mekandan ‘flaş flaş flaş’ tadında canlı yayın yapıyordu. Shot üstüne shot, tweet üstüne tweet, iki göbek bir tweet sevdası, orijinal bir partiye esin kaynağı olmuş. Haftaya W Lounge’da gerçekleşecek Davidoff partisinde ev sahibi Onur Baştürk, partiye özel Twitter’da bir hesap açacak, partinin nabzını tweetleye tweetleye tutacak. Tweetlerin barkavizyondan mekanın tüm duvarlarına yansıtılması davetlileri, kafalarını telefona gömmekten kurtaracak.
