Serpil Çevikcan

Serpil Çevikcan

scevikcan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

- “1985 yılı. Afyon Dinar’da görevlendirildim. 15-16 yaşlarında işitme engelli bir kızı getirdi annesi. Kızı muayene ettim, hamileydi. Annesi, “Bu işi hallet” diyor. Kriminal bir vaka olduğu için ne yapacağıma karar veremedim, genç bir doktorum. Kız da konuşamıyor, bunu kimin yaptığını söyleyemiyor. Güvendiğim bir hâkim-savcı çifte danıştım. Tecrübelerinden yola çıkarak kızın öldürüleceğini söylediler. Önce kızımızı sahiplendik. İşitme engelliler okuluna yerleştirdik. Şu anda bir işitme engelliler öğretmeni. Eşi de öyle. Çocukları var, büyütüyorlar. Sağlığına kavuşmasından sonra bunu kendisine yapanın amcası olduğunu söyledi. Maalesef karnındaki çocuğu kaybetmişti.”

Haberin Devamı

- “2013 yılı. Kızım 11. sınıfta okuyordu. B. Hopkins isimli bir İngiliz biyoloji hocası vardı. Mr. Hopkins biyolojiyi o kadar iyi, çeşitli ve üst düzeyde anlatıyordu ki kızım doktor olmak istiyordu. Hocalarına hayrandılar. Bir akşam eve geldi, ağlaya ağlaya anlattı. Hocası pornocu çıkmış. İnterpol’ün devrede olduğu bir operasyonla tutuklanıp Kartal Cezaevi’ne konuldu, sonra iadeyle Londra’ya gönderildi. Şu anda orada hapishanede. Anlaşıldı ki çocukların soyunma odalarına, tuvaletlere kamera yerleştirmiş. Doktor olmak isteyen kızım bu olayın ardından hukukçu olmak istedi. Şimdi Almanya’da
hukuk okuyor.”

- “2015 yılı. Denizli’nin kırsalında bir kır kahvesinde çalışma yaparken, başı önünde, yıkılmış bir adamcağız geldi yanıma. Zorla konuşuyordu. ‘Kızıma 1.5 ay önce tecavüz ettiler’ dedi. ‘Kızımı al git buralardan’ dedi. Tecavüzcüsü bir işçiymiş, tutuklanmış. Kızı götürecek yer bulmakta çok zorlandım. O zaman gördüm ki kız çocukları için ortaöğretim yurdu problemimiz var. Bakan olur olmaz, o bölgeye 1 erkek 2 kız ortaokul yurdu yaptırdık.”

***

3M ve istismarcı sarmalı

Özetleyerek aktardığım bu üç hikâyeyi, “Bir doktor, bir anne ve bir siyasetçi olarak yaşadığım üç deneyim” diye anlatan kişi, eski Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı, AK Parti milletvekili Sema Ramazanoğlu.

Devlet, cinsel istismar konusunun üzerinde yoğunlaştı. Konu dün Bakanlar Kurulu toplantısında detaylı tartışıldı. Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, kurulan komisyonun tespitleri üzerinden detaylı bir sunum yaptı.

Haberin Devamı

Düzenleme çok yakında son halini alacak.

Çözümün parametreleri belli. Önleyici tedbirleri almak, risk haritasını çıkarmak, mağdur ile ailesinin insan haklarının ve özel hayatının korunması, caydırıcılığı yükseltmek-cezaları en üst seviyeye çıkarmak ve suçluyu infaz sonrası takip.

Geçtiğimiz günlerde konuya ilişkin olarak bir araya geldiğimiz, Ramazanoğlu’yla sohbet ederken, bu çetrefil meselede odaklanılması gereken kavramlardan üçüne işaret etti.

Birincisi, 3M kuralı.

Yani mahremiyet, mahrumiyet ve mağduriyet.

İkincisi, “istismarcı sarmalı.”

Yani mağduru seçen, uygun zamanı ve mekânı önceden planlayan ve tek korkusu, bir zırh içinde yaşarken aşağı çıkmak olan istismarcı tipi.

Üçüncü kavram ise “erken önlem.”

Her 10 kadından biri

Ramazanoğlu’nun verdiği bilgiler ışığında, bazı çarpıcı rakamlar sıralayayım:

- İstismarların yüzde 90’ı aile, yakın çevre, okul ve yurtlarda gerçekleşiyor.

Haberin Devamı

- İstismarların yüzde 60’ı 18 yaş altına yönelik.

- Dünyada istismara uğrayan çocukların ortalama olarak yarısı erkek yarısı kız. Türkiye’de genel ortalama böyle olmakla birlikte bazı istatistiksel çalışmalara göre erkek çocuklara yönelik istismar yüzde 60’larda.

- Örnek olarak incelenen İsveç’te 15 yaş altı cinsel eğitim en üst seviyede. Ancak bu ülkede yetişkin çağa gelmiş her 5 kadından biri çocukken istismara uğradığını söylüyor. Türkiye’de ise bu oran her 10 kadından 1’i.

‘ÇİM sayısı 47 olacak’

Ramazanoğlu başka bilgiler de verdi.

Çocuk istismarıyla mücadele çerçevesinde harekete geçirilen
Çocuk İzleme Merkezleri’nin sayısının 47’ye çıkarılacağını, çocuk pornografisinin Türkiye’de maalesef hızla yaygınlaştığını söyledi.

Çok kritik bir noktada kanaatini de paylaştı.

“18 yaşına kadar bu milletin çocukları devletin himayesinde, denetiminde olmalı, devletin yurtlarında olmalı” dedi.

Israrla vurguladığı ise çocuğu istismarcıdan koruyacak önlemleri
en sert biçimde yaşama geçirmek.