Şükrü Andaç

Şükrü Andaç

sukru.andac@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Uluslararası politika ve ekonomide, baş döndürücü gelişmeler yaşanıyor. Rusya ile İngiltere’nin çekişmesi tüm Batı dünyasına sıçradı. Karşılıklı diplomatların ülkelerden gönderilmesi “Yeni bir soğuk savaş mı başlıyor?” diye sorulmasına neden oldu.

ABD Başkanı Trump’ın Çin mallarına vergi üstüne vergi koyması, Çin’in bu duruma karşılık vereceğini açıklaması “Ticaret savaşları mı başlıyor?” sorusunu beraberinde getirdi.

Bizim de dahil olduğumuz Suriye sorunu ise Rusya ve Amerika’nın çekişmesiyle şekilleniyor. Günümüzün öne çıkan aktörleri ABD, Rusya ve Çin arasındaki ekonomik ve politik manevralarla yeni bir dünya düzeni bizleri bekliyor.

Haberin Devamı

İnönü’nün meşhur lafında dediği gibi; “Yeni bir dünya kurulur, Türkiye de bu dünyada yerini bulur.”

Bu yeni dünyayı Türkiye olarak iyi anlamamız ve stratejimizi iyi kurmamız lazım. Bugünü ve geleceği iyi anlamak için yapılabilecek olan en iyi şeylerden biri de tabii ki geçmişi ve tarihi anlamak.

Bu bir ilk değil...

Tüm dünyada best-seller olan İngiliz tarihçi Peter Frankopan imzalı “İpek Yolları” kitabı geçmişi ve geleceği anlamamız için bizlere ilginç bir perspektif sunuyor. Tarihe yeni bir bakış getirdiği için büyük övgülerle karşılanan bu kitabın ana tezi dünyanın ekonomik dengesinin Doğu’ya yani Orta Asya, Çin ve Hindistan’a kayıyor olması.

Frankopan’a göre bu durum şaşırtıcı ya da tarihte ilk kez görülen bir şey değil.

Büyük İskender döneminden başlayarak bütün imparatorluklar zenginlik ve ticaret için doğuya gitti. Çin’den başlayıp Hindistan’dan Ortadoğu’ya uzanan rotayı ele geçirmek Roma, Pers, Babür, Osmanlı imparatorluklarının ana amacı ve zenginlik nedeni oldu.

Zamanın ruhu...

Amerika’nın keşfinin nedeni bile doğunun zenginliklerine ulaşmaktı. Bu keşif ve Amerika’nın zengin altın, gümüş yatakları dünyanın ticaret merkezinin Batı’ya kaymasına yol açtı. 16. yüzyıldan itibaren Doğu zenginliğini kaybederken Avrupa ve ardından da ABD merkez haline geldi.

Petrolün keşfi ise zenginlik ve ticaret rotalarını yeniden değişirdi. Ortadoğu’nun parçalanması ve ortaya çıkan devletlerin ana nedeni önce İngiltere ardından da Amerika’nın petrole bağımlılığı ve petrol hatlarının hayati önemiydi.

Haberin Devamı

Günümüzde ise Asya’nın önemi giderek artıyor.

Eskiden deve kervanlarıyla geçilen İpek Yolu’nun yerini doğalgaz ve petrol boru hatları aldı. İpek Yolu’nda var olmuş zamanın zengin, görkemli ama şimdi harabeye dönmüş kentlerinin yerini yeni yükselen zengin kentler alıyor.

Bu büyük oyunda ülke olarak biz nerede olacağız?

Zamanın ruhunu kaçırmadan artık buna karar vermemiz lazım.

GEÇMİŞİ İYİ OKUYALIM ZENGİNLİĞİ YAŞAYALIM


KİMİLERİ ÇEKER GİDER KİMİLERİ GÖĞÜS GERER

En zengininden düşük gelirlisine, iktidar üyesinden muhalefetine, yerlisinden yabancısına, işçisinden doktoruna “ekonomide sıkıntı var” söylemi birilerinin hep dilinde.

Bu ortamda kimileri ülkeyi terk etmenin peşinde, kimisi dolara hücum etmenin!

Bir yanda siyasetçisinden işadamına, tüccarından bankacısına üretim, yatırım için çalışanlar; diğer tarafta “yandık bittik, kül olduk diyen” bir cephe...

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Bazı arkadaşlarımız ekonomi sıkıntılı dedi, bu bizi üzmüştür” çıkışı da bu yüzden olsa gerek.

Haberin Devamı

“Bu ülkeden çeker giderim” diye düşünenlere lafımız yok. Ona birşey diyemeyiz, kendileri bilir.

Ama burada kalacak olanlara, bizlere gerçekten çok iş düşüyor. Çalışmak, üretmek, fark yaratmak ve kazanmak.

Pozitif düşünelim

Tam bunları not ederken, önce Nişantaşı’nda ardından Çekmeköy’de son bir haftada 2.8 milyar liralık ihale kazanan (Buralara milyarlık projeler yapılacak), hatta bu iki ihale arasına Kartal sahilde büyük hacimli bir de AVM’nin açılışını sıkıştıran DAP Yapı gibileri aklıma geliyor.

DAP Yapı’nın Başkanı Ziya Yılmaz’ı arayıp soruyorum, “Motivasyonunuz ne, neden bu yatırımları yapıyorsunuz, çılgın mısınız?”

Yanıt veriyor; “Bir defa ülkeme güveniyorum. Türkiye’nin dışında 1 kuruşluk yatırımımız yok. Memleketimin taşına toprağına kurban olurum. Bizler pozitif düşünmek zorundayız. Negatif olamayız. Son 2.5 yılda 4.600 konut teslim etmişiz. Yeni aldığımız işlerle de yatırımlarımızı sürdüreceğiz. Emlak Konut ihalelerinde kazandığımız “Nişantaşı” ve “Çekmeköy” emsalsiz ve stratejik araziler, çok değerli, iddialı projeler hazırlayacağız. 2017 iyi bir yıldı. 2018 çok daha iyi olacak. Ayrıca şunu da söylemeliyim; Yatırımcı olabilmek için biraz da çılgın olmak gerek.”