Süleyman Ateş

Süleyman Ateş

suleyman.ates@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Süleyman Bey hocam, yazılarınızı yıllardan beri severek takip ederim. Oruçlu haldeyken suya girme konusunda sizinle fikir alışverişi yapmak istiyorum. Oruçlu iken denize girilebilir, duş alınabilir yönünde izin veriliyor. Siz de bilirsiniz, vücudumuzun en büyük organı derimizdir, bu organ vasıtasıyla vücut su kaybeder ve su çeker.
Yıllar önce gençlik yıllarında Urfa Balıklı Göl’ün kenarında oturur, kaplarla başımızdan aşağı su döküp serinlerdik, o kadar ki lavaboya su dökmeye giderdik. O zaman bile bundan rahatsız olurdum.
Şu anda Sydney’de yaşıyorum, mevsim kış, oruç kolay. Ama buranın yazında da oruç tuttum, açık havada çalıştığımız için çok susardım, iftarda su içmekten boğulacağımı sandım.
Bazı insanlar, tuzu kurular ramazanda kalın gölgede vakit geçirebilirler, ama şu an Urfa’nın bu sıcağında güneşte çalışanlar var. Bu sağlığa oldukça zararlı olabilir, neden dinimiz bu konuda su içmeye izin vermez de, insanlar hile yoluyla su ihtiyaçlarını giderirler. Allah’ı mı kandırıyoruz, insanlara yanlış mı yaptırıyoruz? Rabbim sağlıklı uzun versin size Saygılarımla. Seyfettin Keskuş. Sydney Australya.
Cevap: Orucu koyan biz değiliz. Yüce Allah Peygamber aracılığıyla bu ibadeti emretmiştir. Ve gün batıncaya dek yeme ve içmeyi yasaklamıştır. Kastedilen yeme, normal yolla gıda almaktır ki ağız ve burundur. Deri gözeneklerinden vücuda sızan sıvılar oruca zarar vermez. Öyle olsa abdest almak da yasaklanır. Oysa namaz kılmak isteyenin abdest alması Maide 6. âyetin açık emridir. Özetle kardeşim, duş almak, denize girmek oruca zarar vermez. Yaraya sürülen ilaçlar veya besleyici olmayan iğne oruca zarar vermez. Biz din hükmü getiremeyiz, sadece bu hükümleri koyan Allah ve Peygamber’in sözlerini açıklarız.
Kur’ân mealini bitirmekle hatim sevabı alınır mı?
Saygıdeğer Hocam, öncelikle hayırlı ramazanlar diliyorum. Hocam, ben bir emekliyim. Allah’a çok şükür -geç de olsa -bir yıldır 5 vakit namaz kılmaya başladım. Arapça Kur’ân okumayı bilmiyorum. Arapça bilmediğim için de açıkçası üzerinde çok fazla durmadım. Yıllardan beri cuma günleri Yasin-i Şerifi, Mülk Suresini ve benzer önemli sureleri meal olarak okurum ve anlamaya çalışırım. Bildiğiniz gibi Allah Kur’ân’da yer yer “Anlayasınız diye Kur’ân’ı kendi dilinizde indirdim der.” Ben de 3 yıldan beri Kur’ân meâlini okuyarak hatim indiriyorum. Belki iddialı bir ifade kullandım, ancak bu şekilde epey şeyler öğrendim ve faydasını da görüyorum. Ne dersiniz hocam, bu şekilde okuyarak hatim indirmiş oluyor muyum, yoksa bir hocanın ifadesiyle “sadece normal bir sevap kazanmış” mı oluyorum? Saygılar ve sağlıklar dilerim. Tevfik Yağcı
Cevap: İşin doğrusunu isterseniz “normal bir sevap kazanma” ne demektir, bilemedim. Siz anlaya anlaya Kur’ân’ı , doğru bir mealden baştan sona okuyup bitirdiyseniz elbette hatim etmişsinizdir. Kur’ân’ın indirilmesindeki asıl amaç anlaşılması ise o zaman anlayarak okumak, hiç anlamadan okumaktan elbette iyidir. Bu konuda sevabın miktarını ne ben ölçebilirim, ne de size fetva veren herhangi bir hoca. Sevap, kişinin içtenliğine yani İhlâsına göre verilir. Bunu takdir eden insanlar değil, Allah’tır. Siz Allah’ın hatminizi kabul ettiğine inanın, kuşkudan kurtulun ki ibadetiniz, eyleminiz makbul olsun.