Tunca Bengin

Tunca Bengin

tunca.bengin@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bölücü terör örgütü PKK’ya dönük yurt içi ve dışında amansız mücadele veren Türkiye teröristlerin adımlarını takip ediyor, buluyor ve etkisiz hale getiriyor. Mücadelede gelinen durum itibarıyla da terör örgütünün Türkiye’deki mevcudiyeti çok aşağılara düştü. Bu arada dağa çıkış da azaldı. Ancak sözde stratejik ortak ABD’nin terör örgütünün Suriye’deki kolu YPG’ye verdiği destek nedeniyle yanı başımızdaki beka tehdidi devam ediyor. Aslında buna ABD’nin ta 1990’lı yıllarda başlayan Ortadoğu’daki stratejik yönelimi istikametinde gelişen kirli tezgâhın evrilmesi de denilebilir. Çünkü daha önceleri PKK’ya gizli yapılan destek bugün harf değişikliği yutturmacasıyla aleniyete, hatta resmiyete dönüşmüş durumda. Yani PKK eriyor ama türevi YPG palazlandırılıyor. Dahası, şimdilerde CIA kaynaklı yeni senaryo iddiaları da söz konusu. Örneğin, IŞİD’le savaşan YPG/PKK’lı teröristlerin Türkiye’ye yönlendirilmesi, uyuyan hücre taktiği ya da PKK’nın yine harf değişikliğiyle başka bir kimliğe dönüştürülmesi gibi. Dün bu konuları MİT eski Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş’e sordum. Öncelikle de ABD’nin PKK ile YPG’nin farklı olduğu iddiasını ve ısrarını. Yanıtı şuydu:

Haberin Devamı

ABD’de farklı olmadığını biliyor ama Suriye politikasında örgütlediği, silahlandırdığı yeni yapıyla ilişkisini kesmiyor. Bunu kesmediği, onu güçlendirdiği zaman dolaylı veya doğrudan PKK’ya destek verdiği açık. Tartışmasız bir konu. Alınan tedbirlerle PKK Türkiye içinde silahlı güç olarak etkisiz duruma getirilmiştir diyebiliriz ama bunu Irak-Suriye hattındaki PKK yapılanması için söyleyemeyiz. Orada 50 binin üzerinde, kimileri 60 bin diyor modern silahlarla donatılmış, eğitilmiş bir gücün varlığı tabii ki PKK’ya güç veren bir olay.”

IŞİD’le savaşan YPG/PKK’lıların Türkiye’ye yönlendirilecek iddiaları var?

“Şu anda öyle bir şey konuşmak erken. Ama orada böylesine PKK’nın etken olduğu bir silahlı, örgütlü gücün varlığı bugün için de yarın için de Türkiye’ye karşı bir tehdittir. Ama bunu Türkiye’ye karşı kullanacaktır meselesi için somut bilgiye sahip olmak lazım.”

Haberin Devamı

Peki ya PKK’lı teröristlerin uyuyan hücre haline getirileceği ve zamanı geldiğinde kullanılacağına dönük iddialar? Öneş devam ediyor:

Uyuyan bir hücre halinde kullanılma meselesi ne zaman devreye girer, nasıl devreye girer, bu ancak Türkiye-ABD ilişkilerinin kopması durumunda, Türkiye-ABD ilişkilerinin tamirinin mümkün olmaması durumunda ortaya çıkacak şartlarda değerlendirilebilecek bir konu.”

Türkiye ile ABD ilişkileri koparsa PKK’nın bu tip eylemleri artar anlamında mı?

“Yani değerlendirme, analiz yaparken Türkiye-ABD ilişkilerinin kopması meselesi; böyle bir gelişme de ortada yok. Türkiye-ABD ilişkileri şu anda devam ediyor. S-400 meselesinden tutun, siyasi meselelere, ekonomik meselelere kadar bugün ABD-Türkiye ilişkileri canlılığını koruyor ve hükümet de koparmak istemiyor. Ekonomik mesele de dâhil. Trump’la Berat Albayrak’ın buluşması da bunu en son göstergelerinden bir tanesi. Onun için şimdi PKK’nın Türkiye içinde uyuyan hücre şeklinde varlığı ve bunun ABD tarafından kullanılacağı meselesi şu anda çok öncelikli bir konu değil. Ancak PKK sorunu, Kürt meselesi çözülmediği müddetçe PKK’nın ülke içinde de konjonktüre göre hareketlenebileceği beklenmesi gereken bir konu...”

Haberin Devamı

ABD PKK ya da YPG’den asla vazgeçmez yani?

“Şu anda vazgeçmediğini açıkça gösteriyor bize. PYD, YPG’ye olan desteği hâlâ devam ediyor, hâlâ silahlandırıyor. Zaten ABD PKK’nın da kendisini tasfiye ederek başka bir isim altında yani YPG, PYD gibi ya da SDG gibi veya da bulunabilecek daha başka bir isim altında meseleyi çözmek istiyor. Ve Türkiye’yi de bu çözüme dâhil etmek istiyor. ABD’nin arayışı bu. Abdullah Öcalan’ı teslim ettiği gün PKK ismini gözden çıkardığını biz görmüştük. O zaman da ifade edilmişti, bugün de bundan vazgeçmiş değil...”