Doları bırak asıl faize bak
Dünya piyasalarında iyimserlik zirve yaparken borsalar rekor seviyelerde. Türkiye’de borsa, faiz, döviz, altın ve CDS (risk primi) tırmanışta. Faizdeki yeni artış trendi ise endişe verici...
Küresel piyasalarda iyimserlik zirve yaptı. Korku endeksi (VIX) 9.14’lü dip seviyelere gerilerken borsalar atağa kalktı. ABD borsalarındaki ralli diğer gelişmekte olan ülkelere de yansıdı ve BIST 100 Endeksi 114.539 puana kadar yükseldi. Ağustosta yüzde 66.08’i gören yabancı payı eylül sonu yüzde 65.20’ye kadar gerilemişken tekrar gelen alımlarla birlikte yüzde 65.5 seviyesine yükseldi.
Trump’ın Fed Başkanlığı için Powell’ı aday göstermesi ile 3.80 TL’nin altını test eden dolar kuru ise enflasyon verisinin dokuz yılın en yüksek seviyesini görmesi, Rıza Sarraf davasına ilişkin iddialar nedeniyle yeninden hareketlenerek 3.8889 ile 11 Ocak’taki 3.94 zirvesine doğru bir adım daha yaklaştı.
Borsada teknik olarak 120 bin hedefi korunuyor. Fakat ABD’deki gelişmeler izlenecek. Kur yükselmesine rağmen borsada yükseliş devam edebilir. Ancak Türkiye’ye yönelik gerek ABD, gerek Avrupa ve Ortadoğu kanadından beklenmedik gelişmeler yaşanması zirvede hisse sirkülasyonunu, bu durumdan yararlanmak isteyenlerin otomatik satış emirlerini hızlandırabilir. Dolar kurunda hedef çok daha yükseklerde ancak kısa vadede 3.94’e doğru her harekette satışlar artacaktır.
ABD ile vize krizine yönelik yeni gelişmelere odaklanan piyasalar, öte yandan piyasalar kapandıktan sonra kurda yaşanan sert atağı ve sığ hareketleri takip ediyor. Türkiye’nin kredi risk primi 198 seviyesine yükselmesine rağmen hâlâ 11 Ocak’taki zirvesi 289’un altında ve önemli bir baraj olan 200’ün üzerine çıkmadı.
Sıçramaya dikkat!
Gösterge faiz grafiğinde gözlenen ters omuz baş omuz formasyonu ve direncin kırılması önümüzdeki dönemde faizlerde sıçrama yaşanabileceğine ve zor günlere işaret ediyor. Grafikler erken uyarı sinyalleri verir. Formasyonlar ise hedef fiyatları için ipuçlarıdır. Gösterge faiz 13.29 seviyesine çıktı ve ters omuz baş omuz formasyonunda boyun çizgisi kırıldı. Bu durum % 18’lere doğru faizin önünün açılması anlamına geliyor.
Kredi kuruluşları ve yabancı yatırım bankaları olumsuz rapor üretmeye devam ediyor. Standard & Poor’s, Türkiye’nin yabancı para cinsinden kredi notunu “BB”, yerli para cinsinden notunu “BB+” olarak teyit ederken, ülkenin not görünümünün “negatif” olduğunu belirtti. Kurum, Türkiye’de para politikalarının enflasyon ve döviz baskılarını durdurmakta yetersiz kalması durumunda, ülkenin ekonomik ve finansal istikrar gücünü kaybedebileceği hakkında uyarıda bulunmakta.
Merkez Bankası ne yapacak?
Dolardaki hız kesmeyen yükseliş ve faizlerin seyri gözlerin Merkez Bankası’na çevrilmesine neden oldu. Dolar cuma günü yüzde 2.41 değer kazanarak 3.8889 seviyesine yükseldi. Merkez Bankası’nın devreye girmesi yönünde beklentiler arttı. Morgan Stanley, “TCMB, Reel Efektif Kur Endeksi’nin uzun vadeli trendinden ayrışması çift hanelere ulaştığında tepki veriyor” diyor. Kurum, raporunda, “TCMB, dolar/TL 3.88-3.90’ı aştıktan sonra müdahaleyi değerlendirebilir. Ancak herhangi bir faiz artırımından önce Merkez Bankası’nın faiz ve likidite konusunda tercih edebileceği başka birçok aracı var” yönünde değerlendirmede bulundu.
Alman Commerzbank, 2017 sonu dolar beklentisini 3.50 TL’den 3.85 TL’ye çıkardı. Banka, 2018 için kur beklentisini 4 TL’den 4.1 TL’ye yükseltti. Deutsche Bank ise oldukça yüksek seviyede döviz mevduatı bulunduran yurtiçi yerleşiklerin mevcut seviyelerden dolar/TL’de satışa geçebileceği öngörüsünde bulunuyor.
‘Yerliler’ 8 milyar $ ‘sattılar’
Dolar kurunda yerli yatırımcıların satışı 8 milyara dayandı. Yurtiçindeki yerleşik yatırımcılar 15 Eylül-27 Ekim haftasında 7 milyar 942 milyon dolarlık satış gerçekleştirdi. Yurtiçi yerleşiklerin döviz pozisyonu 15 Eylül’de 167 milyar dolar seviyesindeyken 27 Ekim’e gelindiğinde 159 milyar 865 milyon TL’ye geriledi.
