Cadde Turizm cenneti; Çeşme

Turizm cenneti; Çeşme

20.06.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:

Turizm cenneti; Çeşme

Turizm cenneti; Çeşme



İki yıldır yakın arkadaşım olan, Levent Mirror’ın ortağı ve Şans Restaurant’ın sahibi sevgili Cüneyt Kurt’a sözüm vardı. Çeşme’de muhteşem bir otel olan Ontur’un plajını aldığından
beri Cücü’yü (Cüneyt Kurt) "Geleceğim" diye oyalamıştım. Sonunda şeytanın bacağını kırdım.
21 Temmuz’da resmi açılışı yapılacak olan Le Bouquet’nin eşe-dosta görücüye çıktığı hafta sonu gittim. Tek medya mensubu bendim. Eee, ayıptır söylemesi, insan otorite olunca,
test etme konusunda birçok mekan çağırıyor tabii. Uçakta, arka koltuğumda Cem Boyner, zarif karısı Ümit ve minik oğulları Murat vardı. Ufaklık maşallah ele-avuca sığmıyor. Boyner çifti imrenilecek bir beraberlik sergiliyor, Allah nazardan saklasın. Ayvalık’a gidiyorlarmış. Neyse, uçak yarım saat rötarla İzmir’in Adnan Menderes Havaalanı’na indi. Beni, Kema’s’ın sahibi olan genç iş adamı Kemal Subaşı karşıladı. Grand Hotel Ontur’da ilk kez kaldım. Tek kelimeyle muhteşem. Şimdiye kadar Avrupalı turistin gerekli ilgiyi göstermediği Çeşme’de bu yıl yabancı turist çoğunluktaydı. Jeotermal su, galiba sadece, İzmir’in yazlığı olarak anılan Çeşme’nin kaderini değiştirmiş. Grand Hotel Ontur’un Genel Müdürü Ahmet R. İllez çok eski arkadaşımdır. Ahmet, yazın Çeşme’ye 50-60 bin turist çekmeyi planladıklarını söyledi. Jeotermal su sayesinde kış turizminin de hareketli geçeceğini açıkladı.
18 mavi bayrağı ve yeni açılan 10 plaj diskosuyla Çeşme’nin turist akınına uğrayacağı gerçek. Çeşme, ünlü tarihçi Heredot’un deyimiyle ‘Dünyanın en güzel ve en iyi iklimine sahip’ olan kıyılarında birbirinden güzel körfezleri, yarımadaları, koyları ve altın renkli plajları barındırıyor. Aslında bir İzmirli olarak benim bile Çeşme’yi tam anlamıyla gezmeye, keşfetmeye fırsatım olmadı. Ama Kemal bakir koylardan ve muhteşem köylerden söz edince içim kıpır kıpır etti. Dalyan’ın burnunda yer alan beş yıldızlı Grand Hotel Ontur’dan Ege’nin ve Sakız Adası’nın seyri mükemmel. Otel o kadar çok aktivite sunuyor ki dışarı çıkmaya gerek yok. Ben spor salonuna bayıldım. Tabii isteyene Pamukkale, Efes, Meryem Ana, Didim, Priene, Milet, Bergama ve Sakız Adası’na günübirlik geziler var. Otelde; bay ve bayan kuaförü, alışveriş merkezi, beach club
ve disko, animasyon,
400 kişilik kahvaltı ve akşam yemeği veren açık büfe restoran, vitamin, cocktail, beach snack
ve sport bar, pastane
var. Personel pırıl pırıl. Resepsiyondaki Bora, ne zaman baksam, orada. Oda servisi de ucuz. Çorba 1.750, soğuk sandöviç 2, makarna çeşitleri 2.5, ızgaralar
5-6 milyon arasında. Yani beş
yıldızlı bir otel için müthiş uygun. Hotel Ontur’un telefon numarası
(0232) 724 00 11. İlk akşam Cüneyt’in restoranının olduğu Seaside’a gittik. Muhteşem bir plajı, barı var. Buranın büyük patronu, rahmetli babamın da arkadaşı olan, İzmirli iş adamı Erol Çehreli. İşin başında oğulları Murat ve Cevat var. İşletmeye Altuğ Paker ortak. O gece Galatasaray’ın en sevdiğim futbolcularından sevgili Suat, güzel karısı, Seda Sayan’ın ayrıldığı kocası olan arkadaşım Tuncay Kıratlı,
İzmir Nicci’nin ortağı olan yakışıklı playboy Mehmet Özöner de vardı. Mehmet, bu yıl Metin Köroğlu, Necdet Göral, Celal Altınel ve Ali Sayar’ın ortak olduğu eski Ce&Ce’nin yerine açılan Polo 13’ü de işletecek. Zaten Mehmet, Metin’in sağ kolu. Bistro’nun ilk gecesi olduğu için Cücü, yemek konusunda, çok affedersiniz, ne zaman b.. atacağımı merak ediyordu. Oysa Seaside içinde yer alan Bistro ilk gece geçerli notu aldı benden. Ama Erol Çehreli olmasaydı eksport rakı içemeyecektim. Cücü mönüyü Ontur Oteli’ndeki Le Bouquet ile birlikte yapmış. Şefler Mithat ve İsa Ustalar, genel koordinatör Fatih Şerrefoğlu, İşletme Müdürü Bülent Kurt, şef Sami Kök... Hepsi uzman. Cüneyt acayip kilo almış. Boşandığı ama birlikteliğini sürdürdüğü sevgili eşi Demet Söz dikkat etmeli. Çünkü Cücü oturduğu koltuğu dağıttı. Seaside’ın telefon numarası (0232) 716 84 18.

Seaside’da eğlence sektörünün önde gelen isimleriyle konuştum. Jandarmanın şehrin göbeğindeki ve dışındaki eğlence yerlerini tente
ile örttüğünü, 90 desibel hikayesini abarttığını söylediler. Valla bilemem artık. Yazın Seaside’da acayip partiler olacak. İşin başında Murat Çehreli ve Altuğ Paker var. 28 Haziran’da Slinky Volume-1. 5 Temmuz’da Rönesans Party, 19 Temmuz’da Max Graham,
26 Temmuz’da Mercan Dede...
Bu organizasyonları Urban Bag,
HİP ve Positive,
FBP düzenliyor.
Hafta sonu disko 15, plaj ise 5 milyon lira. Hafta arası girişler ücretsiz. Cumartesi sabahı kahvaltıyı, işlerinde çok başarılı olan eski arkadaşlarım Ayşe Nur Mıhçı ve Destina Akgün’e ait olan Alaçat Dekoratif Eşya-Cafe’de yaptık. Bir masada bizim Celal Altınel, kız arkadaşı Betül, Necdet Göral ve kız arkadaşı olan eski
VJ Özlem Ertem vardı. İnsan Alaçat Cafe’de huzur buluyor. Domates, biber, salatalık, nane bahçeden taze taze geliyor. Yumurta ise 10 metre ilerdeki kümeslerden sıcak halde sunuluyor. Pazılı ve kıymalı ev böreği, kekler, sıcak pideler, krepler... Fiyatlar ise komik. Ama şaşmamak gerek, geçen yıl da öyleydi. Çünkü amaç, para kazanmaktan çok, güzel şeyler üretmek. İki çeşit ev reçeli, zeytin, tereyağ, domates, salatalık, biber, pide çeşitleri, gevrek, kızarmış ekmek, çay 6 milyon lira. Sahanda yumurta, menemen, hamur işleri
1.5-3.5 milyon. Ayın 21’inde akşam yemeği başlıyor. Patlıcan ezme, yoğurtlu semizotu, domates ve sarmısak soslu patlıcan kızartma, deniz börülcesi... Daha neler olacak, neler. Ana yemekte pide üzerine hardal soslu köfte, ızgara balık, mantı, patlıcan soslu tavuklu pide... Sizden saklayacak değilim, yazarken ağzım sulandı. Alaçat
Cafe’ye uğrayın, seversiniz. Telefon numarası (0232) 716 79 44.

Kahvaltıdan sonra, hava kötü olduğu için Kemal ile turladık. Alaçatı içinde çok güzel taş evler var. Zeynep Tunuslu bir tane alıp dekore ettirmiş. Eski Alaçatı Belediyesi ise Solaries Otel olmuş. Sheraton Çeşme’deki Miramar, bu yıl et ve kebap çeşitleri ile ocakbaşı keyfi yaşatıyor. Villa Saray yine gözde. Yılmaz Erdoğan, Cem Yılmaz, Özcan Deniz, Mahsun Kırmızıgül, Nefise Karatay gibi ünlüler buradan möbleli villalar kiralayarak kendilerini paparazzilere karşı emniyette hissediyorlarmış. Joy Kemik Beach’de cuma geceleri parti var. DJ Murat Uncuoğlu çalıyor. 21 Haziran’da Cenk Eren ile eski Ce&Ce, yeni adıyla Polo 13 açılıyor. İzmir’in
‘Gazinocular Kralı’
olan sevgili Nuri Yalçuk’un oğlu Serkan, 21 Haziran’da Süzer Oteli’ne yakın Mehmet Koyu’nda Palm Beach’i açıyor. Akdeniz mutfağı ağırlıklı restorandan sabah ve öğle servisleri yapılacak. Geçen sefer hayran kaldığım Nur Tekin’e ait Delice’de mola verdik. Nur Hanım, Delice’yi, eski bir taş evi borç-harç restore ederek yapmış. Nur ve müdürü Abdullah Satıcı ile
mis gibi çiçek kokuları arasında
sohbet ettik.

Yaz mönüsü hazır; salata, sarmısaklı ekmek ile peynir tahtası üzerinde gravyer ve İzmir tulumu, yoğurt soslu kurutulmuş domates, zeytinyağlı deniz börülcesi, yoğurtlu semizotu, biberli ve yoğurtlu Delice mezesi... Ara sıcakta otlu peynirli muska böreği, ana yemekte de fırında patatesli ve fesleğenli bonfile. Tatlı olarak da dondurma ve çikolata soslu havuçlu kek. Her çeşit şarap var. Kişi başı 14.5 milyon. Böyle nefis yemeğe değer. Telefon numarası (0232) 716 62 60. Yemek sonrası geç saatte Wine Plaza’ya davetliydim. 25 yıllık arkadaşım, Hürriyet Gazetesi İzmir Temsilcisi Nedim Demirağ ile gittik. Mekanın birinci yıldönümüymüş. Tıklım tıklımdı. Halkla İlişkiler Müdürü Sylvia Pribişova, Müdür Selahattin Esmer ve barmen Serkan Kurtulmuş bizi ayakta karşıladılar. Bu arada Hasan Karadede adlı yakışıklı bir delikanlı yolumu kesti. Flash Silver’in sahibi. Fanatik okuyucummuş. Yazdıklarımı satır satır yineledi bana. Absoloud votka ve çilek suyu içtiğime varıncaya kadar. Wine Plaza çok hoş. Kapalı mekan olmasına rağmen sigara dumanı yok. Saat 04.00’e kadar canlı Türkçe müzik var. Sevinç Yurden, İlhan Tarık, Ali Göktan, Mert Ali İçelli, Onur Gül, Hakan Hakgönül, Osman Anomer adlı müzisyenler uçuruyor. Wine Plaza’nın teras katı da püfür püfür. Her çeşit meze, makarna,
salata, sıcak ve soğuk başlangıç var. Telefon numarası (0232) 712 09 58.

Cücü’nün geçen yaz işletmeye açtığı Dalyan’daki Ontur Oteli’nin önünde muhteşem bir kumsal var. Oradaki Le Bouquet de inanılmaz. Otelin önünden sahile asansörle inerken olağanüstü manzara karşısında başınız dönüyor. Cücü dekorasyonu bu yıl bizzat yenilemiş. Sahil ahşap kaplanmış ve çok şık şezlonglar konmuş. Plaj barda Dj David müzik yayını yapıyor. Ortadaki restoran Mirror-Bistro-Şans karması. Solda çok şık bir diskotek... Akşam Le Bouquet’ye gideceklere önerim; aşağı inmeden mekanı inceleyin. Aydınlatma harika. Sezon başı olmasına rağmen kulüp ve restoran tıklım tıklımdı. Yemekler mi? Octobus carpaccio, Cafe de Paris,
dört peynirli risotto, farfarella, şaşlık filan enfesti. Cücü’nün kurmayları Alican Aktürk, Fatih Şerefoğlu, Göknay Eyüpoğlu, şefler Atakan Zomp, Sunay Şen, Tekulus 24 saat çalıştılar. Mehmet Atak, Barış Arslan, Süleyman Bezci de serviste zehir gibiydiler. Le Bouquet’ye daha önce gitmediğime pişman oldum. Telefon numarası (0232) 724 00 11 Aslında yazılacak, görülecek daha çok yer var. Bir başka sefere. Cumartesi İstanbul dedikodularında buluşmak üzere. Hoş kalın, en kötü gününüz benimkinden iyi olsun efendim.

Yazara e-mail: