Dünya Okuduğu kitap takıntısı oldu! Ameliyatla tek boynuzlu at yapmayı nasıl başardı?

Okuduğu kitap takıntısı oldu! Ameliyatla tek boynuzlu at yapmayı nasıl başardı?

16.03.2023 - 12:54 | Son Güncellenme:

Anlatılan her masal ve efsanede yer bulan tek boyuzlu atlar hemen herkesin hayal dünyasını süslerken, Oberon Zell için çok daha farklı bir anlam ifade ediyordu. Tek boynuzlu atları zaman içinde büyük bir takıntı haline getiren adamın tek ve nihai amacı daha iyi fiziksel özelliklere sahip tek boynuzlu atlar yapmaktı. Sonunda bunu gerçekleştirdi ama ardında hiç ulaşamadığı iki detay da bıraktı.

Okuduğu kitap takıntısı oldu Ameliyatla tek boynuzlu at yapmayı nasıl başardı

Derleyen: Fazilet Şenol / Milliyet.com.tr - Özellikle Avrupa halk kültüründe popüler bir mitolojik yaratık olarak kabul edilen tek boynuzlu atlar, Orta Çağ'a kadar olan dönemde efsanevi olarak görülüyordu. 19. ve 20'nci yüzyıllara gelindiğinde ise tek boynuzlu atlara ilgi azalmış, ancak bir avuç kişi tek boynuzlu at yetiştirme hayalinden vazgeçmemişti. 'Unicorn' olarak da adlandırılan tek boynuzlu atlara tutkulu olan kişilerden biri ise hiç kuşkusuz Oberon Zell-Ravenheart'tı.

Haberin Devamı

Okuduğu kitap takıntısı oldu Ameliyatla tek boynuzlu at yapmayı nasıl başardı

HERKESE GÖRE O BİR DELİYDİ

Yaklaşık 4 bin yıl önce Mezopotamya ve bugün Güney Asya'da bulunan İndus Vadisi'ndeki heykellerde, silindir mühürlerde ve kabartmalarda yaygın olarak temsil edilen tek boynuzlu atın varlığı büyük bir soru işareti oluşturuyordu. Tek boynuzlu atın varlığı dahi büyük bir soru işareti oluştururken onu yetiştirmek için cerrahi patent oluşturacak kadar takıntılı olan Oberon Zell nasıl olmuştu da tek boynuzlu at yapmıştı?

Yaşadığı dönemde Oberon Zell, sadece olmayacak bir hayalin peşinde koşturan delinin biri olarak görülse de aslında o, çeşitli alanlarda çok fazla literatür incelemekle kalmamış, aynı zamanda farklı bilimler üzerine kitap yazmış bir insandı. 1961'den 1965'e kadar ABD'nin Missouri eyaletindeki Westminster Koleji'nde psikoloji, sosyoloji, antropoloji üzerine yoğunlaştı. Daha sonra eğitimine Washington Üniversitesi'nde devam etti ve burada klinik psikoloji alanında dersler aldı.

OKUDUĞU KİTABIN ETKİSİNDEN ÇIKAMADI

1960'lı yıllarda Amerikan siyasetinde etkin rol oynayan 'Yoksulluğa Karşı Savaş' yasasında bir şirket için uzun bir dönem danışmanlık veren Oberon Zell, sosyal psikologluk ve hatta devlet okullarında öğretmenlik dahi yaptı. Onun tek boynuzlu atlara takıntısı ise 1970'li yıllarda başladı.

Haberin Devamı

1970'lerde yazdığı fantastik romanlarla tanınan ABD'li yazar Peter S. Beagle'ın 'The Last Unicorn' (Son Tek Boynuzlu At) adlı roman, Oberon Zell'in hayatında bir dönüm noktası oldu. Tek boynuzlu atların bir zamanlar dünyamızda dolaştığı ve çeşitli nedenlerden dolayı soylarının tükendiği fikri onu rahat bırakmayacak türden bir düşünceydi.

KENDİNİ ŞANSLI GÖRÜYORDU

Oberon Zell'in tek boynuzlu at yapma hikâyesi 1970'lerin sonlarında ve 1980'lerin başlarında çok medyatik olmuştu ancak zamanla unutuldu. Zell, geçmişte tek boynuzlu at yapmaya çalışan Dr. W. Franklin Dove'dan esinlenmişti. Ancak W. Franklin Dove'un yaşadığı dönemde tıp o kadar da gelişmiş değildi. Zell ise kendini şanslı görüyordu.

Okuduğu kitap takıntısı oldu Ameliyatla tek boynuzlu at yapmayı nasıl başardı

HEPSİ BAŞARISIZLIKLA SONUÇLANDI

Ocak 1935'te ABD'deki Maine Üniversitesi'nde biyolog olan Dr. W. Franklin Dove, 'Journal of Experimental Zoology' dergisinin üçüncü sayısında 'Boynuz Büyümesinin Fizyolojisi' başlıklı bir makale yazmıştı. Bu makalede tek boynuzlu at geliştirmeye yönelik daha önceki çeşitli çabaların izini sürmüş ve kendi çabalarını da bu doğrultuda belgelemişti.

Öncelikle atın boynuzunu uzatmak hedefleniyordu. Yine bir başka derginin Mayıs 1936 tarihli sayısında Dr. Dove, 'Muhteşem Tek Boynuzlu Atın Yapay Üretimi' başlıklı bir makale yazmış ve bu makalede tek boynuzlu at yetiştirmeye yönelik çeşitli çabaların izini sürmüş, ancak hepsi başarısızlıkla sonuçlanmıştı.

HAYVANIN BÜYÜME SÜRECİYLE GERÇEKLEŞTİĞİ BİLİNMİYORDU

7 Şubat 1984'te alınan 4429685 numaralı cerrahi patente göre tüm tek boynuzlu atların, yeni doğmuş bir hayvanın boynuz tomurcuklarının olağan yerlerinden hayvanın kafatasının önündeki merkezi bir konuma aktarıldığı cerrahi bir süreçle gerçekleşitirilmesi planlanmıştı.

Haberin Devamı

Boynuzlu hayvanların gelişiminin ilk haftasında boynuz tomurcuklarının sadece deri ile bağlantılı olduğu, boynuzun kafatasına bağlanmasının hayvanın büyüme süreciyle gerçekleştiği pek bilinmiyordu. Çünkü bugün elde edilen bilgilere göre, boynuz tomurcukları başlangıçta kılcal damarlar yoluyla kanla besleniyor ve boynuzun karmaşık bir kan dolaşım sistemi geliştirmesi ancak gelişimin ilerleyen dönemlerinde mümkün.

Okuduğu kitap takıntısı oldu Ameliyatla tek boynuzlu at yapmayı nasıl başardı

TEK BOYNUZLU AT YAPMAYI BAŞARDI AMA...

Ancak önceki çalışmalar, boynuz tomurcuklarının kafatasının önüne nakledilmesini veya boynuz tomurcuğunu barındıran dokuyu besleyen damarların konumunun değiştirilmesini içeriyordu. Bu teknik sadece sığır, antilop, koyun ve keçi gibi hayvanlar uygulanmıştı. Buluşun amacı, daha yüksek zihinsel yeteneğe ve daha fazla fiziksel beceriye sahip tek boynuzlu bir hayvan yapmanın geliştirilmiş bir yolunu sunmaktı. Zell'in kullandığı yöntem de buydu.

Haberin Devamı

Daha basit bir ifadeyle, örneğin keçiler büyüdükleri gibi iki boynuz yerine kafatasının ortasında bir boynuz yetiştirmek için kullanılmış ve cerrahi olarak değiştirilmişti. Zell'in hikâyelerine dayanarak yapılan prosedürlerin çoğu başarısız oldu. Deneyler sonucunda gerçekten de bir atın boynuzunu uzatıp 'unicorn' görüntüsü yakalamayı başardı ancak ne at zihinsel olarak daha zekiydi ne de kanatları vardı.

'Yarattığı eser' başarılı olduktan sonra Zell, dünyaya tek boynuzlu atların gerçekten var olduğunu göstermek istedi ve bunu Ringling Bros / Barnum & Bailey Circus ile düzenlediği sergilerle ortaya çıkardı. Atların uçamadığını görenler derin bir hayal kırıklığına uğrasa da Zell'in tek boynuzlu atlara olan takıntısı günümüzde dahi unutulmadı.