Gündem Hesaptaki 8 milyon lirayı hatırlamadı!

Hesaptaki 8 milyon lirayı hatırlamadı!

27.10.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

TUSKON davasında savunma yapan Yönetim Kurulu üyesi Durmaz, hâkimin Bank Asya’daki hesabının 8 milyon liraya yükseltilmesine ilişkin sorusuna ‘Hatırlamıyorum’ yanıtını verdi

Hesaptaki 8 milyon lirayı hatırlamadı

FETÖ’nün iş dünyası yapılanmasına yönelik davada savunma yapan TUSKON Yönetim Kurulu üyesi Cavit Durmaz, Bank Asya’da 2013 yılında 1 milyon 200 bin lira olan hesabının 2014 Eylül ayında 8.8 milyon liraya yükseltilmesine ilişkin, “Bank Asya’da 8 milyon lira mümkün değil. 8 milyon Bank Asya’ya yatırılır mı? Belki yurtdışına para kaçıracaklardı. Banka manipülasyonu olabilir” diye yanıtladı. Mahkeme Başkanı Ali Öztürk ise, “Rakamlar çok yüksek. Bir işadamı olarak hatırlamaman doğal değil” ifadelerini kullandı.
‘Katılmayı reddettim’
Soruşturma kapsamında haklarında dava açılan FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, kapatılan TUSKON’un başkanı Rızanur Meral, genel sekreteri Mustafa Muhammet Günay ile İstanbul Belediyesi eski Başkanı Kadir Topbaş’ın Ömer Faruk Kavurmacı ve işadamı Faruk Güllü’nün de arasında bulunduğu 86 sanıklı TUSKON davasına dün devam edildi.
İstanbul 23.Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısında bulunan salonda görülen duruşmaya aralarında Kavurmacı ve Güllü’nün de yer aldığı tutuklu sanık ve sanık avukatları katıldı. 31’i tutuklu 86 sanığın yargılandığı davanın dördüncü gününde duruşma tutuklu sanıklardan tutuklu sanıklardan Cavit Durmaz’ın savunması ile başladı.
Kapatılan Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu’nun (TUSKON) 1 Mart 2014’te düzenlediği 5. Olağan Genel Kurulu’nda hükümeti alenen tehdit ettiği belirtilen başkan Rızanur Meral’in açılış konuşmasını alkışlamasına ilişkin sanık Durmaz, “Ben o genel kurula önce katılmayı reddettim. Sonra bakanların, bakanlık çalışanlarının geleceğini söylediler. Bu bizim gibi işadamları için önemli bir görüşme alanı olduğu için gitmeyi kabul ettim. Ama bakan ve bakanlık çalışanları genel kurula gelmedi. Salona girdiğimde Rızanur Meral’in konuşması başladı. Konuşma ilerledikçe ipin ucunun kaçtığını gördüm. Siyasi parti siyaset, dernek dernekçilik yapar. Nasıl oluyor da dernek siyaset yapar. Ayağa kalkmadım, alkışlamadım, aile fotoğrafına katılmadım, salonu terk ettim. Çok hiddetlenmiştim. Bu zaten mahkemeye sunduğum fotoğraflarda da görünüyor” dedi
Durmaz, TUSKON’a işadamı olduğu gerekçesiyle üye olduğunu belirterek, “2010 yılına doğru Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanların da TUSKON’u ziyaret etmesi ve buraya çeşitli imkanlar sağlaması benim de TUSKON’a üye olmamda etkili oldu. 3,5 yıl yönetim kurulunda kaldım. 17-25 Aralık sürecinden sonra şifai olarak istifamı bildirdim, ancak işleme koymadılar, 2015 Kasımı’nda da noter ihtarı ile yönetim kurulu üyeliğinden ayrıldım” dedi.
Mahkeme Başkanı Ali Öztürk’ün, “Bank Asya’da 2013 Aralık ayında 1 milyon 200 bin, 2014 Ocak ayında 2 milyon 260 bin, 2014 Şubat ayında 4 milyona, 2014 Eylül ayında 8 milyon 800 bin liraya yükselmiş. Bu konuda ne diyeceksin?” diye sorması üzerine sanık Durmaz, “Böyle bir şey olması mümkün değil. Bank Asya’ya bu kadar para yatırılır mı? Belki yurtdışına para kaçıracaklardı. Her bankada hesabımız vardır. Bu durumu şirketin muhasebe birimi bilir. Böyle bir para olması mümkün değil” şeklinde cevap verdi.
‘170 liraya düşmüş’
Başkan Öztürk de “2014 Temmuz ayında paran 8 milyon 800 binmiş. 2014 Eylül ayına kadar böyle devam etmiş. Temmuz 2015’te ise paran 170 liraya düşmüş” demesi üzerine sanık “Hatırlamıyorum” dedi. Başkan Öztürk, “Rakamlar çok yüksek, bir işadamı olarak hatırlamaman doğal değil. 4 bin lira değil ki. Senin işlem yapması için şirkette yetki verdiğin kimse var mı?” diye sordu. Durmaz, bu soruyu, “Yetki versem bile bana imza attırması gerekir” sözleri ile yanıtladı.

Hâkimden tepki: Şov yapmayı kes

Duruşmada savunma yapan Sami Zeki Azak ise suçlamaları reddettiğini söyleyerek, “Ben TUSKON yöneticilerini tanımam. Devlet zamanında ‘Hizmet hareketi’ni destekledi. Ben de devletin çağrısına uydum. Devletin aldanmasını kabul ediyoruz da benim yanılmamı niye kabul etmiyorsunuz” dedi. Savunmasını yüksek sesle yapan Azak, “Çeşitli siyasetçiler, zamanında derneği ziyaret ettiler. Ben sadece işadamıyım. FETÖ’yü MİT, Genelkurmay Başkanlığı istihbar edememiş, ben nasıl edeyim?” diye soru yöneltince Mahkeme Başkanı Öztürk, sanığa “Şov yapmayı kes. İddianamedeki isnat, senin aldanan olduğun değil, aldatan olduğundur. İstinata göre savunma yap, sesini yükselterek şov yapma” diye tepki gösterdi.

‘Şirketin menfaati için tercih ettim’

Tutuklu sanıklardan Selahattin Altuntaş da yaptığı savunmasında herhangi bir terör örgütü ile bir bağlantısının bulunmadığını savundu. Altuntaş, Banka Asya’daki yatırımlarından dolayı hakkındaki iddialarla ilgili de şunları söyledi:
“Banka Asya ile 2008 yılından beri çalışıyorum. Bu bankayla çalıştığım süre boyunca da bankanın herhangi bir terör örgütü ile bir bağlantısı bulunmamaktaydı. Ticaretle uğraştığım için tüm bankalarla pos cihazı kullanıyorduk. Fakat diğer tüm bankalarda 30-31 iş günü içerisinde ödemlerimizi yaparken Bank Asya 22 iş günü içerisinde ödemlerimizi yapıyordu. Şahsi hesaplarımızın kendilerinde olması kaydıyla böyle bir sözleşme yapıldı. Ben de tamamen kendi menfaatim ve şirketimin menfaati için bu bankayı tercih ettim.”