Uzman Psikolog Özlem Nur Tulum

Uzman Psikolog Özlem Nur Tulum

info@ozlemnurtulum.com

Tüm Yazıları

İlk olarak, DEHB olan bireyin belirtileri, okula başlamasıyla fark edilir bir hale gelmektedir. Ders saati boyunca sırasında oturamayan, akranları ile yoğun sorunlar yaşayan ve öğrenme faaliyetlerinde akranlarının çoğunluğuna kıyasla gecikme yaşayan çocuklar, çabuk fark edilip yardım almaları için öğretmenler tarafından yönlendirilebilmektedir. Bir diğer deyişle; baskın olan semptomun, aşırı hareketlilik olması durumunda aile ve eğitimciler tarafından çok daha erken fark edilir olduğudur. Ancak, dürtüselliğin daha az yaşandığı ve dikkat dağınıklığıyla ilgili belirtilerin önde olduğu durumlar gözden kaçabilmektedir. Yaş ile birlikte, dürtüsel olarak düşünülmeden yapılan riskli davranışlarda azalma görülmesi veya aşırı hareketliliğin azalması hastalığın tamamen geçtiğini göstermemektedir. DEHB tedavisi mümkün olan ve tedavi edilmezse kişinin hayat kalitesini oldukça düşüren bir hastalıktır. Ne kadar erken başvurulursa, tedavi için o kadar yüksek oranda başarı sağlanabilir. Erken dönem tanı ve tedavi alamamış; ancak, yetişkinlikte başvuran hastalar için de farmakoterapi ve psikoterapi eş zamanlı ve uzun vadeli seyrettiğinde yüz güldürücü sonuçlar alınmaktadır. Hasta ve terapist arasında kurulacak güven, bağ ve iş birliği etkin tedavi sürecinin en büyük belirleyicileridir.

Haberin Devamı

Özellikle ergen bireylerde, hiperaktivite bozukluğunun varlığı, hayati risk içerebilen davranışların yoğun olarak yapılmasına neden olur. Yetişkin DEHB olan bireylerde ise bir işe başlayamama, başladığı işi tamamlayamama, iş yerinde verimsizlik, zaman yönetimini sağlayamama, bir toplantı boyunca oturamama, stresle baş edememe, öfke atakları, aklına ilk geleni ölçüp tartmadan söyleme, araç kullanma sorunları ve kişilerarası problemler, bireysel sorumluluklarının idaresi ve düşük öz güven ile seyreden depresyon ve intihar riskinin yüksek olduğu sorunlar görülmektedir.

DEHB nörobiyolojik bir hastalık olduğu için genetik faktörlerin etkisi yadsınamaz. Beyin kimyasallarında olağan dışılık ve genetik faktörlere ek olarak; erken dönem çocuklukta sevgi, ilgi, bakım ve rehberlik gibi çocuk hakları ve ihtiyaçları göz önüne alınmadan yeterli ve dengeli ebeveynlik tutumlarının sergilenmediği geçmiş yaşam öyküsüne de rastlanmaktadır.

Haberin Devamı

DEHB tedavisi neleri kapsamaktadır?

DEHB tedavisinde, dikkat eksikliği baskınlığı varsa odaklanmayı sağlayıcı ilaçlar; dürtüsellik ve aşırı hareketlilik baskın semptomlar varsa da dürtüselliği azaltıcı ilaçlar öncelikli olarak psikiyatrist hekimler tarafından reçetelenir. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunda, nörolog, psikiyatrist ve klinik psikolog multidisipliner ve bütüncül bir yaklaşımla çalışmalıdır. Bu üç alanda, değerlendirmeler yapılması önemlidir.

Psikoterapi ile tedavi noktasında, uygulanmasının bilimsel olarak faydalarının kanıtlandığı ekol bilişsel davranışçı terapidir. DEHB, erişkin döneme kadar tanı ve tedavi almadıysa; öncelikle, hastalıkla ilgili geniş kapsamlı bir psikoeğitim verilir. Böylelikle, DEHB olan kişi ve yakın çevresi, yaşanan problemlerin kaynaklarını keşfedebilir. Bir şeyi biliyor olmak, kazanılan farkındalıkla yanlış anlaşılmaları ve belirsizliği ortadan kaldırır. Birey, kendisiyle ilgili yanlış bir şeylerin olduğu kök inancından sıyrılabilir. Bilişsel davranışçı terapi sayesinde, DEHB’li olan bireyin, kendisi diğerleri ve dünya ile ilgili çarpıtılmış ve işlevsiz düşünce sisteminin yerine alternatif, daha gerçekçi ve işlevsel düşüncelerin oluşması sağlanır. Öz değer, öz sevgi, öz güven ve öz şefkat gibi hayat kalitesini arttırıcı konularda rehberlik edilir. İlişkilerde, farklı bakış açıları geliştirilir. İletişim ve sosyal becerileri arttırılabilir. Anksiyete, stres ve öfke duygularına karşı toleransın düşük olması sebebiyle yaşamda sorunlar yaşayan bireyler için duygu yönetimi konusunda destek olunur. Tüm bunların sağlanmasıyla, DEHB olan kişi mesleki veya akademik olarak da başarıya ulaşabilir.

Haberin Devamı

DEHB tedavisinde ilaç tedavisi tek başına yeterli değildir. Beyin kimyasallarının normal salınım seviyelerinde seyretmesi ve kimyasalların birbirleriyle olan iletiminin sağlanması; ancak, önemli ve ilk basamaktır. Yetişkin DEHB olan bireylerde, tanı ve tedavi sürecine kadar yaşanan olumsuz yaşam olaylarının, içselleştirilmiş çarpık düşünce hatalarının, öz güven ile ilgili sorunların ve iletişim becerilerinin düşük olmasının doğurduğu sonuçların özenle ve sabırla ele alınıp gereken destek ve rehberliğin sağlanması elzemdir.

Sağlıklı günler dilerim.

Uzman Psikolog Özlem Nur Tulum

www.ozlemnurtulum.com

https://www.instagram.com/uzmanpsikologum_/