Siyaset ‘Donan askerlerin hesabı verilmeli’

‘Donan askerlerin hesabı verilmeli’

31.10.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

CHP lideri Kılıçdaroğlu memleketi Tunceli’de iki askerin donarak şehit olmasından dolayı derin bir vicdan acısı hissettiğini belirterek, “21’inci yüzyıldayız, nasıl olur da iki askerimiz donarak şehit olur?” diye sordu

‘Donan askerlerin hesabı verilmeli’

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Senin şehadet diye bir anlayışın yok” sözlerine partisinin grup toplantısından yanıt verdi. Kılıçdaroğlu, “’Sen şehadetten ne anlarsın’ diyor sevgili Erdoğan. Ben çok şey anlarım. Bu ülke için hayatını verenlerin hangi koşullarda askerlik yaptıklarını çok bilirim. Bu ülkenin kahraman ordusunun rütbesini benim oğlum giydi ya senin oğlun ne yaptı?” dedi. Kılıçdaroğlu iki askerin donarak ölmesinden dolayı derin bir acı duyduğunu belirterek, “Bunun hesabını birileri vermeli” dedi. Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada, şunları kaydetti:

Haberin Devamı

ŞEHİT BABASINI MEZARLIK MÜDÜRÜ ARADI: Tunceli’nin Nazımiye ilçesinde, yani benim ilçemde iki askerimiz donarak şehit oldu. Şehidin babası ile konuştuğumda, şu bilgiyi aldım. Hiç kimse aramamış, mezarlıklar müdürü arıyor, ‘oğlunuz şehit oldu, mezarını hazırladık’ diye. İçimde derin bir acı hissettim. Dumlupınar’da “Nasıl olur da iki askerimiz donarak şehit olur, bunun hesabını birilerinin vermesi lazım” dedim. Yanlış mı söylüyorum?

SENİN OĞLUN NE YAPTI?: “Sen şehadetten ne anlarsın” diyor sevgili Erdoğan. Ben çok şey anlarım. Bu ülke için hayatını verenlerin hangi koşullarda askerlik yaptıklarını çok bilirim. Senin gitmediğin yerlere gittim ben. Eksi 40 derecede nöbet bekleyen askerlerimizle beraber oldum. Afrin’e gidenlerle beraber oldum. Senin bilmediğin bir şeyi daha yaptım ben. Bu ülkenin kahraman ordusunun rütbesini benim oğlum giydi, ya senin oğlun ne yaptı?

Haberin Devamı

21. YÜZYILDAYIZ: Bir uyku tulumu da veremediniz mi bu askerlerimize? Kalkmış benim dedem de falan yerde o da dondu. Onu bir tarafa bırakıyorum da. 21. yüzyıldayız. Elin oğlu eksi 50 derecede denize giriyor. Kutuplara gidiyor. Buna isyan ediyorum. Ben o şehitlerin hakkını hukukunu ararken suçlanıyorum. Ağırıma giden de bu. Sen de de ki, “Ey Kılıçdaroğlu sen haklısın, bu işi araştıracağım.” Sen bana hak vereceğine zeytinyağı gibi üste çıkıyorsun.

NE OLDU BU PARA?: Ben ve benim partim, şehitler arasında ayrım yapmaz. Ama sen şehitler arasında ayrım yaptın. Ayrımı ortadan kaldırmak için kanun teklifini hazırladık, kabul etmedin. Şimdi yeniden getireceğiz. 15 Temmuz şehitleri için para toplandı. Ne oldu bu para? Niye şehit yakınlarına verilmiyor. Ne oldu bu para sevgili Erdoğan, bunu da mı götürdün sen?

‘Katillerin çıkmasına izin verdin’

Cemal Kaşıkçı cinayeti. Erdoğan sorular sordu. Bunları söyleyen, Türkiye’deki tek adam. Ve bu cinayetten haberi olan bir kişi, Yasin Aktay “Cumhurbaşkanlığı’na haber verdim” diyor. Sen bu katillerin elini kolunu sallayarak yurt dışına gitmesine niçin izin verdin? Bu soruyu sordum. Cevap yok, beni suçluyor. “Kılıçdaroğlu parayı çok seviyor” diye. Pes vallahi. Benim parayla pulla ilişkim yok sevgili Erdoğan o senin işin. Benim yeşil dolarlarla da işim yok. Ne benim, ne ailemin işi. Bizim haramla, kul hakkıyla yakından uzaktan bir kuruşluk hesabımız olmaz. Gazeteciyi öldürüyorlar, yurt dışına çıkıyorlar. Bunun adı çadır devletidir. “Acaba kralı kızdırırsak bize para vermezse ne olur.” Sen Türkiye’nin onurunu, gururunu ve haysiyetini satıyorsun. Türk milletinin onuruyla oynayan kişinin o makamdan derhal ayrılması lazım.

Haberin Devamı

Üç havalimanı sorusu

Üçüncü havalimanı açıldı. Eyvallah. Yatırım, yatırımdır. Adalet içinde üreteceksiniz. Burada kaç kişinin çalıştığını, kaç kişinin iş kazasında yaralandığını öldüğünü kimse bilmiyor. Kaça mal olduğunu da kimse bilmiyor. Ama bir şeyi çok iyi biliyoruz. Burada hak arayan 31 işçi şu anda hapiste. Erdoğan’ın cevaplaması için üç tane soru soracağım. Bir; hangi gerekçe ile sözleşme hükümleri değiştirilerek 4.5 milyar euro finansman garantisi verilmiştir? İkinci soru; en geç haziran 2013’te havalimanı yeri müteahhitlere teslim edilecekti, iki yıl gecikti. Bu iki yıl gecikme dolayısıyla kamunun zararı 2 milyar 90 milyon euro. Bu para ödendi mi? Üç; şartnameye göre denizden 90 metre yükseklikte yapılması lazım. Bir gerekçe ile 90 metreyi 60 metreye düşürdüler ve buradan müteahhidin kârı 1 milyar 350 milyon euro. 1 milyar 350 milyar euro’yu bu firmalar grubu devlete ödedi mi? Bu üç soruma cevap ver bakalım.

Haberin Devamı

CHP’ye arsa bağışladılar

Bolu’dan gelen 75 yaşındaki İrfan ve Emine Güner çifti, dört parsel arsalarını CHP’ye bağışladıklarına dair sembolik tapu senetlerini grup toplantısında Kılıçdaroğlu’na takdim etti. Çiftin, CHP’nin İş Bankası’ndaki hisselerinin Hazine’ye devredileceği tartışmaları üzerine böyle bir karar aldıkları belirtildi. Emine Güner, “Vatan ve millet adına, karanlıktan aydınlığa, Başkomutan, Başöğretmen Ulu Önder Atatürk’ün genel başkanına dört parsel tapuyu takdim ediyorum” dedi. Kılıçdaroğlu ise, “Güner ailesine yürekten teşekkürlerimizi sunuyoruz. CHP’nin mallarına el konacak denince kalktılar Bolu’dan geldiler, kimse CHP’nin mallarına el koyamaz, biz malımızı veriyoruz dediler. Yürekten teşekkür ediyorum” dedi.