Fabian Torres

Fabian Torres

spor@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Trabzonspor-Beşiktaş maçındaki fakir futboldan sonra bu derbi bana müthiş keyif verdi. Dünyada çok sayıda derbi maçı var, ama Galatasaray-Fenerbahçe maçlarının futboldan da öte tadı bir başka...
Galatasaray sahada rakibine karşı futbolunu öylesine kabul ettirdi ki, Fenerbahçe bunun bilincinde elime geçecek fırsatları değerlendiririm düşüncesiyle sabırla buna itiraz etmedi. Aykut Kocaman’ın takımı tüm sezon olduğu gibi Arena’da soğukkanlılıkla 90 dakikanın bitmesini bekledi. Aynı Kocaman aynı statta aynı Galatasaray’ı aynı skorla mağlup etmişti. Aradaki tek fark o zaman Hagi vardı, şimdi ise Terim. Aslında Galatasaray bu sezonun biletini kesmek için elinden gelen tüm gücünü ortaya koydu. Kaleci Volkan belki de tüm yılın en iyi maçını çıkararak Aslanlar’ın bitmez tükenmez ataklarına karşı kalesini başarıyla savundu. Bana göre futbol bu karşılaşmada Galatasaray’a karşı oldukça cimri davrandı. Futbolun ilahları biraz cömert olsaydı bu statta Galatasaray, Fenerbahçe’ye karşı en az 4 gol atardı. Belki de bu ilahlar hiç onaylamadığım Süper Final karşılaşmalarına renk ve heyecan getirmek için Aslanlar’ın yenmesini istemedi. Arena’dan alınabilecek bir galibiyet Galatasaray’ı şampiyon ilan edebilirdi. Neticede 5 puan fark vardı ve bu fark 8’e çıkabilirdi. Ancak şimdi 2 puandan bahsediyoruz ve daha oynanacak 4 maç var. Kısacası her şey yeniden başlıyor diyebiliriz
Elmander, Aydın Yılmaz, Selçuk İnan, Melo ve Necati’nin kramponlarına Süper Finali likide edecek en az iki net gol fırsatı geldi. Kanaryalar’ın şanslarına dua ederek sahadan ayrıldıklarına eminim. Minumum eforla elde edilen bu 3 puana amin demelerinden baska birşey olacağını sanmıyorum. Hakla hukukla, şike skandalları ile ellerinden alınmaya çalışılan şampiyonluktan sonra sinirlerin gerildiği bir dönemde bu galibiyetin Fenerbahçe camiasına ilaç gibi geleceğine eminim.
Ancak, bu mağlubiyet her ne kadar Galatasaray taraftarlarına ağır bir darbe vursa bile unutmasinlar şampiyonluk halen onların elinde.
Son sözüm de Muslera’ya yönelik olacak. Normal sezonda yaptığı kurtarışlarla Süper Lig’in en iyi kalecisi olan Uruguaylı, Fenerbahçe karşısında benden olumsuz not aldı. Muslera kalesinde gördüğü birkaç ataktan iki gol yiyorsa oturup düşünmeli ve kendisini hemen toparlamalı... Ben halen Galatasaray’ı şampiyon görüyorum ve bu fikrim de değişmeyecek.
Özetle, hak eden kaybetti, hak etmeyen kazandı.