Gökhan Türe

Gökhan Türe

gture@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Fenerbahçe, geçen seneye göre, hücum potansiyelini “bireysellikten” kurtarıp takımın geneline yayan, savunmaya, eskisine oranla daha çok enerji harcayan bir Türk Telekom buldu karşısında...
Kadroya eklenen Blakney, Serkan, Winston gibi tecrübeli skorerlerle El Amin’in tek başına üstlendiği sorumluluğu paylaştırarak bu anlamda “enerji tasarrufu” sağlayan Telekom, 10 - 12 oyuncunun içinde olduğu ve “takım kimliğine” daha uygun bu rotasyon tercihiyle doğru yolda olduğunu dün Fenerbahçe Ülker gibi üst düzey bir rakibe karşı gösterdi.
Fenerbahçe’nin, çoğunlukla üçüncü çeyrekte artan savunma direncine bu kez aynı karşılığı vererek, bu anlamda da yeterli beceriyi gösterebildiler. Mrsic ve Green’in bulduğu ekstra üçlükleri bir kenara koyarsak, Fenerbahçe’yi normal şartlarda altmışlı sayılarda tutabileceklerini de kanıtladılar. Wright’ın ve Barış Ermiş’in de henüz bu rotasyonun dışında olduğunu hesab edersek, Türk Telekom’un, geçen yıllara göre bu sezon çok daha tehlikeli bir rakip olarak hem şampiyonluktaki, hem de Avrupa’daki rakiplerinin karşısına çıkabileceğinden rahatlıkla söz edebiliriz. Tabii önemli olan, uzun maratonda bu sürekliliği gösterebilmeleri...
Fenerbahçe Ülker cephesinden bakacak olursak, Willie Solomon’un ayrılışı sonrası Milli Takım sürecini de Ömer Aşık, Ömer Onan ve Semih Erden gibi üç önemli eksikle kapayan sarı - lacivertliler’in, kadroya eklenen yenilerle birlikte “sancılı” bir “uyum süreci” yaşadığını söylemek mümkün... Giricek ve Green, sarı - lacivertliler adına çok önemli iki kazanım... Her şeye rağmen dünkü zor maçı “iyi bir Smith” ile kazanacak noktaya getirebilirlerdi ama o da tıpkı Serhat gibi gününde değildi. Ömer Onan’ın dönüşüyle, savunmanın tekrar eski potansiyeline yaklaşacağı düşünüldüğünde onlar açısından da sıkıntılı dönemin kısa süreceği ortada...