BEYOĞLU’NDA HAFTANIN SERGİLERİ

27 Nisan 2019

İstanbul sanat ortamı da bahar dinamizmine eşlik ediyor. Geçtiğimiz hafta kapılarını açan yeni sergilerden bir derleme hazırladım bu hafta sizlere...
Bağımsız sanat mekanı Depo İstanbul, hayranlıkla izlediğim bir karma sergi projesine ev sahipliği yapıyor. Üç Semavi dinin kutsal alan profili ve gündelik pratiklerine objektif bir gözle bakan sergi, yerli-yabancı pek çok sanatçının katılımıyla zengin bir içerik sunuyor. Akdeniz, Orta Doğu ve Balkanlar coğrafyasındaki ortaklık ve birlikte yaşamın değerini, kültürlerarası bir ifadeyle ele alan ‘Paylaşılan Kutsal Mekanlar’ projesi, ötekileştirme ve nefret söylemlerinin işlevsiz kılındığı çoğulcu bakışı, başarıyla yansıtıyor. Her üç dinin de temelinde barındırdığı ritüelistik ve fikirsel farklılıklara rağmen inancın doğasıyla günlük rutine yansıması bakımından kesişmelere sahip olduğu gerçeğine odaklanan sergi, bu pozitif ve birleştirici bakış açısıyla beni çok etkiledi.
İnanç sistemlerinin kendilerine özgü icra biçimleri ve rutinlerini gözlemleme fırsatı sunan video, fotoğraf ve etnografik malzeme temelli çalışmalar; sembollerin dinlere göre şekillenen bağlamlarındaki ayrışma ve birleşmeleri de göstermesi açısından oldukça ilgi

Yazının Devamı

ÜÇ SEMT ÜÇ SERGİ

20 Nisan 2019

Cihangir, Balat ve Ortaköy’e uzanan keyifli bir hafta sonu rotası sizleri bekliyor...
Pilot Galeri’de izleyiciyle buluşan, Özge Topçu’nun kişisel sergisi ‘Düz Dünya/W Axis’i sanatçının kendisiyle gezme fırsatı bulduğuma çok memnun oldum.
Formal etkisinin yanında içerik açısından bir hayli doyurucu bir sergiye imza atan Topçu’nun kavramsal yaklaşımını keyifle dinledim. Son dönemde küresel düzeyde sansasyon yaratacak bir girişimle, dünyanın düz olduğunu iddia eden Flat Earth Society’den ilhamla yola çıkan sanatçı; bu mantık dışı teoriye dair derin bir araştırmaya girişiyor.
Öncelikle asırlar evvelinde kalmış bu Orta Çağ inanışının tekrar gündeme gelmiş olmasının sebeplerini soruşturmakla işe başlayan Topçu, formun boyutları arasında teoriyi çürütecek matematiksel gerçekleri göz önüne seriyor. Dünya’nın küre biçimini iki boyutlu bir düzleme indirgeme aşamasında stereografik izdüşüm yöntemiyle karşılaşan sanatçının, geometriden ve klasik fizikten köken alan yaklaşımı, beni oldukça etkiledi. Yaklaşık 1000 yıl öncesinde, mimaride ve süslemede kullanılan yıldız motiflerinin de dört boyutlu küpün izdüşümü olduğunu keşfeden Topçu, hepimizin tanıdığı Selçuklu Yıldızı’nın başka parçalar

Yazının Devamı

NİSANDA ÖNE ÇIKANLAR

13 Nisan 2019

Müzeden galeriye uzanan, keyifli bir sergi turu derledim sizler için bu hafta. Bir yanda uzak bir kıtanın geleneklerinden doğan yorumlar diğer yanda önde gelen Türkiyeli çağdaş sanatçıların seçkisi, kente baharı getirdi bile...

DENEYSEL ÇALIŞMALAR
Pera Müzesi, alışılmışın dışında bir temaya eğilerek, yeni sergisiyle hepimizi heyecanlandırdı. Uzak Doğu geleneksel üretiminden beslenen güncel yorumların bir araya getirildiği ‘Mürekkepten’, Çin çağdaş sanatına dair seçkin örnekleri bizlerle buluşturuyor.
Mürekkep resim geleneğine bugünün merceğinden farklı bir açıyla bakan 13 Çinli sanatçının yapıtları; manzaradan doğal formlara ve kaligrafiye uzanan çeşitliliğiyle göze hitap ediyor. Kâğıt, fırça ve mürekkebin yalın bileşiminden doğan deneysel çalışmalarda, mürekkebin kültürel ruhu ve bu resim geleneğinin tarihsel dönüşümü göz alıcı bir şekilde yansıtılıyor. Zengin ve güçlü formların hakimiyetinde şekillenen işleri, en eski uygarlıklardan olan Çin kültürüne özgün bir bakış sunması açısından çok beğendim. Serginin bilindik bir sanat tarihi perspektifinden uzak biçimde kurgulanması çok önemli bana göre. Böylece; tek bir malzeme ve teknik üzerine inşa edilmiş resimsel ruhun ve

Yazının Devamı

MAMUT’TA ÖNE ÇIKANLAR

6 Nisan 2019

Sanat kariyerinin başında olan bağımsız yeteneklerin çalışmalarını destekleyen, bu yeteneklerin koleksiyoner, küratör, galeri, kültür-sanat kurumları ve sanatseverlerle buluşmasını sağlayan Mamut Art Project, yedinci sergisini Küçük Çiftlik Park’ta açtı. 50 sanatçının 600’den fazla eserinin sergilendiği projede, öne çıkanlar şunlar:
Dilek Yaman: ‘Family’ isimli fotoğraf serisiyle gözüme çarpan Dilek Yaman; aile olmanın alternatif tanımları üzerine yoğunlaşıyor. Biyolojik aile üyelerimiz dışında arkadaşlarımız, evcil hayvanlarımız ve hatta nesnelerle bile birlik ile aidiyet duygusu geliştirebildiğimiz fikrinden yola çıkan sanatçının nostaljik aile fotoğrafları niteliğinde kurguladığı kompozisyonları çok beğendim.
Yağız Gülseven: Fuarın yerleştirme bakımından görkemli örnekleri arasında Yağız Gülseven imzalı ‘Bebeklerin Bebeklerinin Bebekleri’ işini sayabilirim. Yalnızca karakalem desenlerden oluşan farklı boyutlardaki işler; naif ve sürreal imgelerin ardında gizlenen beden, kimlik, cinsiyet ile bilinçaltı gibi temalara dokunuyor. Gerek görsel düzenlemesi gerek teknik yetkinliğiyle başarılı bir çalışma.
Börte İpek: Ekspresif bir üslupla ele alınmış olan ‘Unutulan Yüzler’

Yazının Devamı

MIAMI İZLENİMLERİM

30 Mart 2019

Güncel sanatın nabzını tutmak ve yurt dışındaki kurum, galeri ve üretimleri takip edebilmek amacıyla geçtiğimiz hafta gerçekleştirdiğim Miami seyahatim oldukça verimliydi. Bu hafta sizlerle Miami’de devam eden sergilere dair izlenimlerimi paylaşmak istedim.
İlk durağım olan Perez Müzesi, geçtiğimiz yıla göre daha zengin bir programla sanatseverleri ağırlıyor. Yerel yönetimin 100 milyon dolar’lık desteğinin yanı sıra sanatsever ve koleksiyonerlerden toplanan 1-40 milyon dolar arası miktardaki bağışlar meyvelerini vermiş diyebilirim. Hemen her disiplini kapsayan yenilikçi gösterimler arasında, benim en çok keyif aldığım Jamaikalı sanatçı Ebony Petterson’ın sergisiydi. Desenden dokumaya, videodan heykele ve enstalasyona kadar geniş bir alanda üretim yapan Petterson; çiçekler, danteller, simler, duvar kağıtları gibi sıra dışı malzemeleri pratiğine dahil eden bir isim... Bu materyallerle doğadan kopmuş görüntüler, yemyeşil peyzaj ve çiçeklerle dolu gece bahçelerine benzeyen kompozisyonlar üreten sanatçı, bu ışıltılı görselliğin içerisinde gizledikleriyle insanı büyülüyor. Doğa insan ilişkisini, Kant’ın ‘yüce’ kavramı etrafında ele alan Petterson; mükemmeli arayışı simgeleyen bu

Yazının Devamı

ÜÇ SEMT, ÜÇ SERGİ

23 Mart 2019

Bu hafta sizlere Karaköy’den Bebek’e uzanan bir rotada, farklı semtlerin keyfini çıkartacağınız bir derleme hazırladım.
Karaköy’ün çağdaş sanat üssü Juma Art’ta yer alan Pi Artworks, kavramsal üretimin başarılı isimlerinden Mehmet Ali Uysal’ın solo sergisini ağırlıyor. Altı yıl önce Mısır Apartmanı’ndaki son sergisinin ardından izleyiciyle buluşan ‘Beni Terk Etme’, otobiyografik izler etrafında gelişen yeni bir seriyi içeriyor. Paris’teki evinin duvarında bulunan, Arjantinli sanatçı Nicolás Bacal imzalı desenden ilhamla sergi ismini seçen Uysal, yaşanmışlık, ev, hatıralar, bellek ekseninde cisimleştirdiği yapıtlarıyla geçmişe yolculuk yapıyor.
Geçmişin izleri
Yaşamı boyunca 14 farklı evde yaşamış olmanın bıraktığı izler ve verdiği deneyimin etkisini bugüne ulaştıran sanatçı; unutma, hatırlama, biriktirme, kaybetme gibi zıtlıkların arasından çekip çıkardığı anılarını bizlerle paylaşıyor.
Bu anlamda samimi bir içe dönüş olarak değerlendirebileceğimiz alt metniyle sergi, soyut biçimlerin ötesinde görsellik sunuyor. Türkiye’nin yanı sıra Belçika, İsveç, Meksika, ABD, Fransa gibi pek çok ülkedeki kamusal heykelleriyle tanınan Uysal, malzeme ve alan arasında kendine has

Yazının Devamı

MARTTA ÖNE ÇIKANLAR

16 Mart 2019

Mart ayında görülecek pek çok sergi kapılarını açtı, ancak içlerinde öne çıkan ve beni çok etkileyen iki tanesi ayrıca bahsedilmeyi hak ediyor.
Geçtiğimiz yıl Halil Altındere’nin solo gösterimiyle tanıma fırsatı bulduğumuz Cihangir’deki Sadık Paşa Konağı, bu kez bambaşka bir konseptle karşımıza çıkıyor. Yıldız sanatçılarımızdan Taner Ceylan’ın küratörlük rolünü üstlendiği ‘Olimpos Sergileri’, sanat tarihinin temel kavramlarına odaklanan çok aşamalı bir proje.
İlk edisyonu ‘Olimpos Sergileri I: Portre’, geçtiğimiz günlerde sanatseverlerle buluştu.
İlhamını, Olimpos’taki zeytin bahçesinden alan Ceylan; üretimlerini yakından takip ettiği, kariyerlerinin başlangıcında mentorluk ettiği ve bir nevi arkalarında durduğu sanatçıların eserlerinden bir seçki ortaya koyuyor.
Çalışmaların ortak özelliği ise sanat tarihinde kuramsal bir alt başlık haline gelmiş, Van Gogh’tan Goya’ya, Dürer’den Kahlo’ya, Magritte’den Munch’a kadar pek çok isim ve akımı meşgul etmiş olan portre geleneğine dair referanslar içermeleri...
Serginin düzenlemesi ise Taner Ceylan’ın küratörlüğünün de en az sanatçılığı kadar başarılı olduğunu gösteriyor.
Konağa girdiğim andan itibaren sanki halen devam eden bir

Yazının Devamı

KENTTE SANAT DİNAMİZMİ

9 Mart 2019

İstanbul sanat ortamı, bahar aylarına hareketli bir etkinlikle “Merhaba” dedi. Geçtiğimiz eylül ayında ilki gerçekleştirilen Akaretler sanat haftası, bu kez daha kapsamlı bir sergiler dizisiyle her yaştan izleyiciyi heyecanlandırmayı başardı.
Sanatın farklı kitlelere ulaşabilir olmasının, yapıtların daha çok kişi tarafından izlenebilirliğinin önemini her daim vurguluyorum. Bu açıdan ‘Artweeks @Akaretler’i de yerinde bir girişim olarak görüyorum. Bilgili Holding’in iş birliği ve desteğiyle ve Sabiha Kurtulmuş’un organizasyonuyla ikincisi düzenlenen etkinlik, Akaretler’de cadde üzerinde birbirini takip eden bir rotada dizilmiş sergileri izleyiciyle buluşturuyor. Özel koleksiyondan galerilere, solo sergilerden küratöryal seçkilere kadar uzanan geniş bir konseptte eserlerini gösterme olanağı bulan yerli, yabancı ve farklı kuşaktan sanatçılar, etkinliğin dinamosu oldu diyebilirim. Her biri Akaretler’deki farklı bir mekana uygun olarak kurgulanan sergiler, hem genç yetenekleri keşfetme hem de usta isimlerin çalışmalarını izleme imkanı sunuyor.
Güncel seçkiler
Etkinlik kapsamındaki adreslerin ilki olan 4 numaralı binada, sanatçı Burcu Perçin’in bu kez küratörlüğü üstlenerek

Yazının Devamı