Erkan Sevinç

Erkan Sevinç

drerkansevinc@gmail.com

Tüm Yazıları

“İnsan Dost İhsan Vakfı” Başkanı Sabahat Akşıray Vatikan’ın gözünde ikinci bir Azize... Tanrıya “Hizmetim nedir?” diye sormuş Sabahat Akşıray. Cevap: “İnsanlık fistanını giydin, dostlar hanesine girdin, İhsan lütfuna erdin, emeğini, sevgini, lokmanı, bilgini paylaşasın. Yaşlıya el, ayak, göz, kulak olasın. Yoksula aş, ocak bulasın. Öksüze kucak açasın, dertliye deva, hastaya şifa olasın. Gönlündeki sevgini her yaratılanla paylaşasın, erenler sofrasında kendini bulasın.”

OÇEM’in kuruluşu
Aldığı mesajların karşılığını yerine getirince de ermiş.
“İzmir’de Anıt Kadın” ödülü alan Sabahat Akşıray l987’de kurmuş olduğu ”İnsan Dost İhsan Vakfı”nın (İDİV) başkanlığını yürütüyor. Sevgi-Barış-Güven sloganını yaşamına geçiren vakfın çalışmaları ve misyonu uluslararası platformlarda da dikkat çekiyor. Bu güven sayesinde vakfın ürettiği projelere yurt dışından da ciddi maddi destekler geliyor. Vakfın hayata geçirdiği en büyük proje Menemen Emiralem’de Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki “Otistik Çocuklar Eğitim Merkezi/OÇEM”. OÇEM anayasamızın 42. maddesindeki “Hiç kimse eğitim öğretim hakkından mahrum bırakılamaz” ilkesinden yola çıkarak otistik bireylere eğitim vermekte. Merkez, Türkiye’deki ilk otizm merkezi özelliğinin yanısıra, ülkemizdeki Avrupa Otizm Birliği’ne üye tek okul ünvanını da taşıyor.

Haberin Devamı

Gönüller Birliği’nin komutanı


1991 yılında UNESCO’nun ilan ettiği Yunus Emre Sevgi ve Hoşgörü Yılı’nda bir şeyler yapmak için Semra Özal’ın kapısını çalan Akşıray ve arkadaşları, Özal’ın desteği ile Efes Antik Tiyatro’da 26 bin izleyicinin katıldığı bir şölen gerçekleştirmişler. Şölenin geliriyle dönemin İzmir Valisi Sayın Kutlu Aktaş’a gidilerek halktan elde edilen bu gelirin yine halkın hizmetinde kullanılması için ne yapılabileceği sorulmuş. Aktaş otizmden ve otistik çocukların eğitiminden bahsetmiş. Akşıray daha sonra Amerika’da “yağmur çocukların” nasıl eğitildiklerini incelemiş. 1994 yılında da merkezin temeli atılmış. Vakfın tapulu 54 dönüm arazisinde bugün ana okulundan liseye kadar eğitim veriliyor. Tiyatro ve spor salonları olan okulda 180 öğrenci, 110 eğitimci var. İzmir Büyükşehir ve Manisa Belediyeleri öğrencilerin ulaşım ve beslenmelerinde ciddi katkılar veriyorlar. Okulda meslek edinenler de var. Örneğin giydiğimiz galoşları otistik gençler yapıyorlar. Merkezde marangoz atölyesi de var, demir atölyesi de, seramik atölyesi de. Sabahat Akşıray bu çocuklara “Hasbahçenin gülleri“ diyor. 25-28 Kasım’da Çeşme Altın Yunus’ta uluslararası katılımlı “1.Otizm Kongresi” yapılacak.

Haberin Devamı

Lakabı ‘Garip Anne’
Sabahat Akşıray ortaokul sonrası kendini dine ve tasavvufa veriyor. ”Gönüller Birliği” kitaplarında paylaşıyor bilgilerini. Dinin oya ya da paraya tahviline şiddetle karşı. Medyum ve falcılar ona göre şarlatan insanlar. İslam-Hristiyan Diyalog Konferansı’nda ülkemizi temsil eden Akşıray zamanının büyük bölümünü Kuran okuyarak geçiriyor. Bol bol bulmaca çözüyor. Sözcü vazgeçilmez gazetesi. TV seyretmiyor. ”Muhteşem Yüzyıl”ı izledikten sonra daha da soğumuş ekrandan. Yazlar Çeşme Boyalık’taki evde geniş aile şeklinde. Akşıray’ın lakabı “Garip Anne”...

Haberin Devamı

Sevgi, en güzel hediyedir

*İnsan Dost İhsan Vakfı’nda neler yapıyorsunuz?
Vakıfta sohbetlerimiz oluyor. Kuran okuyor, anlamaya çalışıyor, yorumunu yapıyoruz. Özellikle öğretmenler geliyor. Felsefemizde “kim olursan ol gel” vardır. İnsan dostluk kurarsa ihsan olur. Sohbetlerimiz vakıf merkezinde her perşembe gündüz, her cuma akşamı. Anadolu evliyalarıyla ilgilenmeye başladıktan sonra onların felsefelerini, tasavvufunu inceledik. 44 yıldır dinden konuşuyoruz. Dindarız, dinci değiliz. Herkes tarikatçı olabilir ama bizim olmamız mümkün değil. Atatürkçüyüm ve vatanımı çok seviyorum.

Gönüller Birliği’nin komutanı

* Ermişlerle sohbetleriniz oluyormuş.
Hz.Mevlana ile konuştum. Çok özel bilgiler var bende, dünyada hiçbir yerde olmayan bilgiler. “Gönüller Birliği” kitaplarımda paylaşıyorum bazılarını. Hiçbir yerde peygamber efendimizin resmi yok ama bende var. Meryem Ana ile de konuştum. Bütün görüşmelerim Kuran’a ve hakikata uygun. Gözümü yumuyorum besmelemi çekiyorum başlıyorum sohbete.

* Meryem Ana’nın mezarıyla ilgili iddialarınız da var
Evet, Hz. Meryem’in mezarı şimdilik boş. Mezara ancak vakti saati geldiğinde ışınlanacak yaratan tarafından. Hz. İsa da öyle. Çarmıha falan gerilmedi zaten. Kuran’da da yazıyor “ben onu göğe aldım” diyor. Yani ışınlanmış. Meryem de, İsa da Tanrının yanında.

* Vatikan bu bilgiler nedeniyle mi sizi Roma’ya davet etti?

Papa 2.Jean Paul’den davet aldım. Vatikan beni Meryem gibi azize kabul ediyor. Hz.Meryem’le irtibatımı takip etmişler. 2001 senesinde yapılan İslam-Hristiyan Diyalog Toplantısı’na Türkiye’den bir tek ben davet edildim.

* Din asırlardır tartışılan bir konu.
Dinin ne olduğunu bilmek için önce Kuran’ı bilmek lazım. İyi ahlaklı insan dindardır. Dinin bana emrettiği şeyler benim iyiliğim içindir. Yaparsam sefasını sürerim, yapmazsam cefasını çekerim.

* Ya cennet, cehennem?
Cehenneme girdim, heryer flu. Hiçbir şey yok kayda değer. Hayat yok. Sonsuz bir boşluk. Cennette de huriler falan yalan. Bir kapı açıldı cennete de girdim, renkler, rengarenk bir sonsuzluk. Allah’ın sevgili kuluyum, yaşarken cenneti, cehennemi gösterdi bana.

* Enteresan...
İnsanları çok seviyorum. İnsanları üzmek istemiyorum Sevgi en güzel hediyedir. Bitkilerle de, hayvanlarla da çok barışığım. Kuran’da “ağaçlar, kuşlar, böcekler, kelebekler her şey benim ümmetimdir” yazıyor. Yanarken ağaçların feryatlarını duysanız dayanamazsınız.