Kalust Şalcıoğlu

Twitter’ın amacı, diğer sosyal medya mecraları gibi popülaritesini arttırmak; bunun yolu da kullanıcılarına daha çok Tweet attırmaktan geçiyor. İşte bunun için Twitter geçtiğimiz yaz Puma markasıyla ‘Flock to Unlock’ özelliğini ilk kez kullanıcılarının beğenisine sunmuştu. Kampanya şuydu:
Önce bir reklam videosu hazırladı Puma ve Amerika’nın en ünlü birkaç atleti, hayranlarını Twitter’dan belli bir ‘hashtag’le tweet atmaya teşvik etti. Tweet sayısı arttıkça, videonun altındaki çubuk doluyor ve videoyu dört gözle bekleyenler hedeflerine ulaşmaya ne kadar kaldığını görüyorlardı. Sonuç ne oldu? Televizyonda 2 gün sonra görebilecekleri, Puma reklamlarını önceden seyretti Twitter kullanıcıları!
Memleketimizde de markaların ve ünlülerin “Sosyal medyayı salladı, TT oldu” haberlerini artık en safımız bile yemediğine göre; yakında bu özellikle haber yaptırma denemeleri başlayacaktır gazetecilere!
Unutmadan söyleyeyim ‘Flick to Unlock’ özelliğini kandırmak, 100 liraya Twitter’ın TT (En çok konuşulanlar) listesine girmekten daha kolay.

İlkel çağın sonu

Yabancı dil öğrenmek, daha doğrusu öğrenmeye çalışmak; öğrendikten sonra da dili unutmamak... Tanıdık

Geçen hafta Çeşme Belediye Başkanı Sayın Muhittin Dalgıç’ın ‘9 Durak 9 Deneyim’ rotasındaki ‘Hıdırellez’de Çeşme’ gezisinde; teyzelerin ikram ettikleriyle, 36 saatte tam 3 kilo aldım! İşte, geceyi Boyalık Beach Hotel’de geçirdiğim programın keyif noktaları:
Ilıca: Termal suları mı desem, Ilıca Plajı mı...
Şifne: Çamur banyolarıyla ünlü termal otel Çeştur. Efsane!
Ildırı: Ertyhrai Antik Kenti kadar, kırmızı toprağı ve enginarıyla da ünlü Ildırı’da Turkuaz Cafe’nin gözlemeleri şahane.
Germiyan: Çeşme’nin tek Türkmen köyü Germiyan, zeytinyağı ve hurma zeytini dışında bu yıl ilk kez festivali düzenlenen ekmeğiyle de ünlü. Fotoğrafta, 80 yıllık un yapma makinesinin üzerinde sağlamlığını test ediyorum.
Ovacık: ‘Çeşme Bağcılık’ın şarapları bir yandan, lavanta kokusu diğer yandan sarhoş ediyor insanı.
Ayasaranda: İmren restoranda yediğim Ege mezeleri, aldığım 3 kilodan en az 1’inin sorumlusu.

Acımayan can olur mu? Acıyı hissetmeyen? Hissetse de hep gülen?
Zor değil mi?
Daha kitapevlerinin raflarına çıkmadan önce, Özge Uzun’un ‘Sizin Hiç Maviniz Var mı?’ kitabı çantamdaydı. Bir hafta boyunca vakit buldukça bölük pörçük okudum, uçak yolculuklarında arkadaşım oldu ‘Sizin Hiç Maviniz Var Mı?’
Özge’yle ‘selfie’leştiğim, kahve içmişliğim, gülmüşlüğüm, şuyum buyum çok. Bir de Instagram hesabında birbirinden güzel çocuklarıyla koyduğu fotoğraflarına bakıp ağlamışlığım; şimdi bu satırları yazarken olduğu gibi, uçakta kitabın sayfalarındaki nedensiz gözyaşlarım gibi... Özge, ilk kez sizlerle birlikte okuyacak bu duyguları.
‘Mavi’ anne Uzun, çok yoğun bir insan, yazdığı kitap da öyle. Gönlüm istiyor ki size yazdıklarından bahsedeyim ama sıra gelmiyor! Okuyun mutlaka ‘Sizin Hiç Maviniz Var Mı?’yı!
Gözyaşlarınıza da mendil getiren bir dostunuz, ‘İyi misiniz?’ diye soran bir uçuş görevliniz, ‘İyi ki okumuşsun değil mi kardeşim?’ diyen bir büyüğünüz mutlaka olacak kitap bittikten sonra.
‘Mavi’n bol olsun sevgi dolu anne Özge Uzun!

Yazıda bahsi geçen ses sanatçısı Edis Görgülü. Emin olun Google’dan özellikle aratmadan, sadece izlenimlerimi yazmak istedim bu sefer.
Edis’in ‘Benim Ol’ diye bir single’ı varmış, memleketimizin yeni ‘popstar’ıymış... ‘Mış’ da, ben ne radyo dinlerim, ne müzik kanallarında gezinirim... Anladığım, memlekette benim gibi müzik zır cahili olmayan herkes tanıyormuş Edis’i.
‘Olay’ günü, Milliyet Cadde köşe yazarlarından Nazlı Mengi Twitter’ına Edis’in konserine gideceğini yazınca takıldım; “Ben de türkü bara gideceğim bugün” diye... Neyse, gırgır şamata gittik Nazlı’yla Edis’in de sahne aldığı Soner Sarıkabadayı konserine...
Her ne kadar solumda oturan Özgür Aras’ın ve sağımda oturan Nazlı’nın tezahürat ve danslarından çok rahat bir konser izleyemesem de Edis Görgülü beni Tarkan’ın ilk çıkış yaptığı gençlik günlerime götürdü. Hem sesi güzel, hem yakışıklı... Umarım doğru bir marka yönetimi yapar ve hak ettiği yerlere gelir...

EVDEKİ ZAKOĞLU

Bu sezon yedi kez izlediğim bir oyun var... Tiyatro sahibine, daha doğrusu evin sahibi Metin Zakoğlu’na göre dokuz kez izlemişim ‘stand-up’ı...
Kafanız karışmasın, Metin Zakoğlu haftada iki gün evinde oynuyor ‘stand-up’ı ‘Ben

7 – 8 Mayıs 2015 tarihlerinde Erzurum’da Atatürk Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenecek ‘Uluslararası Oyun ve Oyuncak Kongresi’ne yurt içi ve yurt dışından birçok bilim insanı katılacak. Kongrede oyun ve oyuncak konusu yüzlerce bilim insanı tarafından ele alınacak...
Cumhuriyet Üniversitesi Öğretim Görevlisi Sefer Darıcı’nın ‘Uluslararası Oyun ve Oyuncak Kongresi’nde (International Congress On Play And Toy) kabul edilen bildirisiyle ‘Gerçeklik Eşiği’ (Threshold Of Reality) kavramı bilimsel literatüre girdi. Gerçek gerçekle dijital gerçeklik arasındaki algısal sınırı ifade eden kavram bu anlamda dünyada ilk kez kullanılıyor.
Darıcı’nın yazılarını web’den araştırın. Okurken, herkes kendisine göre bir şeyler anlayacak.
Sedef Darıcı’yla görüşmemden anladığım şu...
Bu sosyal medya işlerine, yakında neredeyse içine girerek bir parçası olacağımız gerçekçi oyunlara kafayı fazla takmayın. Anne ve babalar olarak bilinçlenin ki, bedenen ve ruhen sağlıklı çocuklar yetiştirebilesiniz.
Daha mı basit?
Aman diyorum, devreleri yakmayın!

Alışkanlıklarından kolay vazgeçemeyen bir insan olduğum için, arkadaşlarımın ısrarlarına rağmen yaklaşık 3 yıl önce açılan JW Marriott Ankara Otel’de daha önce konaklamamıştım. Ta ki, JW Marriott’un wi-fi ücretsiz bağlantısından toplantı esnasında 45 MB’lık dosyayı üç saniyede indirene kadar. Türkiye’de daha önce hiçbir otelde bu kadar hızlı internet bağlantısı ve huzurlu
bir çalışma ortamı görmedim.
JW Marriott’ta konaklamam esnasında merakıma yenilip otelle ilgili bazı bilgiler de edindim. Mesela Ankara’nın en büyük otel odalarına sahip olduğunu, lobideki milyon dolarlık avizeleri, ‘Royal Griffin’ suitiyle uluslararası devlet başkanlarının Başkent’teki öncelikli tercihi olduğunu ve tabii SPA’sını.
Öncelikle ‘Royal Griffin’ suiti, özel izinle gezdiğimi belirteyim. Ankara’da böyle bir konfor bulma ihtimaliniz neredeyse imkânsız. Web sitelerinden inceleyin...
Otelin Genel Müdürü Albert Helms’le tanışmamda, otel bünyesindeki ‘Karma Spa Wellness & Fitness’ı o kadar övdü ki, paraya kıyıp bir cilt bakımı ve masaj paketi satın aldım.
JW Marriott Ankara, geçen yıl global bir organizasyon olan ‘World Luxury Hotel Awards’ kapsamında ‘Türkiye’nin En Lüks İş Oteli’ seçilirken

Tiyatro oyunlarını kaleme alırken “Mutlaka gidin, sezonun en komiği” gibi yorumlarımdan ötürü sosyal medyadan “Kalust Ağabey, geçen sefer de başka bir oyun için aynı şeyi yazmıştın?” benzeri sorular çok geliyor...
İlki, tiyatro her geçen gün daha da mükemmelleşiyor ülkemizde. Dolayısıyla bir sonraki oyun bir öncekini aratmıyor. İkincisi, beğenmediğim oyunları mümkün oldukça yazmıyorum, sektöre köstek olmamak adına...
Broadway’de iki yıl boyunca kapalı gişe oynamış komedi oyunu ‘Aklımdaki Kadınlar’ (Jake’s Women) için Borusan Oto Dolmabahçe Sahne’deydim. Tiyatro Öykü’nün; Zeki Gürdal Karaoğlu’nun yönetmenliğinde sahneye koyduğu ‘Aklımdaki Kadınlar’da Alper Atak, Romina Özipekci, Şenay Kösem, Serap Ogan Eren, Gözde Kılıçoğlu, Hümeyra Aydoğdu ve Funda Bostanlık rol alıyor. Oyunculukların tadına doyulmuyor...
“Kültürel sınıfları ne olursa olsun kadın kadındır, erkek erkektir işte!”yi kahkahalarla içinizden defalarca tekrar edeceğiniz ve kendinizden mutlaka bir şeyler bulacağınız ‘Aklımdaki Kadınları’ı kaçırmayın, kaçıranları uyarın…

Futbol çılgınlığı

Facebook ve Twitter rekabeti, nefes almadan devam ediyor. Amaç; daha fazla reklam değerine sahip olmak.

Korkmayın, size bol küfürlü ya da jartiyer takımlarla ‘görsel!’ olarak seyirciyi büyülemeye çalışan bir tiyatro oyununu değil, bunları kullanmadan güldürebilen ‘Yatak Odası Diyalogları’nı anlatacağım.
Birol Güven’in 6 yıl önce çıkan ‘Yatak Odası Diyalogları’ kitabını okumuş ama 150 kez sahnelenen aynı adlı oyunu seyretmeye vakit bulamamıştım.

Galip Erdal’ın yönettiği; Levent Ülgen, Goncagül Sunar, Eylem Öden ve Hasan Erdem’in karakterlere hayat verdiği oyunda evli çiftlerin monotonlaşmış ‘özel’ hayatları anlatılıyor. Senaryo
kadar rejinin ve oyuncuların da,
kahkahalar atarak oyunu izlemenizde
büyük rolü var tabii...