İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, her fırsatta “Keşke her yer, İzmir gibi olsa” diyor.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Türkiye, İzmir gibi olsa” sloganını sık sık dile getiriyor.
1978’in İzmir’i ile bugünkü İzmir arasında dağlar kadar fark var.
Kent; metrosuyla, İZBAN hattıyla, tramvayı ve yeni gemileriyle ulaşımda çağ atladı.
Altyapısını daha güçlü hale getirdi.
Arıtma tesisi açısından, Türkiye’nin en zengini.
İzmir Büyükşehir’in kredi notu, yani mali güvenirliği, en üst seviyede.
Fitch Rating ve Moody’s, AAA notu vermekte hiç tereddüt etmedi.
Demek ki Büyükşehir, mali yönden de iyi yönetiliyor.
Tüm bu güzellikler, bilimsel tarım raporuyla taçlandı.
Dokuz Eylül Üniversitesi’nden Prof. Dr. Yaşar Uysal’ın açıkladığı “Tarım raporu”, İzmir’in tarımda nereden nereye geldiğini gözler önüne serdi.
***
Prof. Uysal, İzmir tarımını Aziz Kocaoğlu’ndan önce ve sonrası olarak değerlendiriyor.
1990-2003 dönemini kapsayan 14 yıllık süreçte, yani Kocaoğlu öncesinde İzmir tarımı, binde 9 büyümüş.
Yanlış okumadınız, yüzde 9 değil, binde 9...
2004-2018 arasında, yani Aziz Kocaoğlu dönemindeki büyüme, yüzde 7.5 oranında gerçekleşmiş.
Hem de Türkiye ortalamasının 2.4 kat fazlasıyla bir büyüme.
Muhteşem bir yükseliş.
***
Peki İzmir tarımındaki bu büyüme nasıl gerçekleşti?
Kocaoğlu’nun 2009’dan bu yana çiftçiye verdiği fidan sayısı, 3.5 milyonu aştı.
Fidanlar büyüdü, ağaç oldu, meyve vermeye, üreticiye para kazandırmaya başladı.
Kooperatiflerin en iyi dostu oldu İzmir Büyükşehir Belediyesi...
Ürettikleri ne varsa, satın aldı. Üreteni de tüketeni de sevindirdi.
Kooperatiflerin, birliklerin ciroları, Büyükşehir ile alışverişe başlamalarından sonra 10 kat arttı.
Mesela Bayındır, sıradan bir çiçekçi şehriydi.
Büyükşehir sayesinde, çiçeğin başkenti oldu.
İzmir Büyükşehir, kooperatiflere, ziraat odalarına, yüzlerce tarım aleti hediye etti.
Çiftçiler ortak kullansın diye...
Üreticilere verdiği küçükbaş hayvan sayısı 10 bini geçti.
Soğuk hava depoları birbiri ardına açılıyor.
Ova yollarını asfaltladı. Yollar asfaltlandı, çiftçinin ürünü tozdan, çamurdan kurtarıldı.
Daha neler yaptı, neler!
***
Başkan Aziz Kocaoğlu, “Çiftçiyle etle tırnak gibiyiz. Biz ayrılamayız” diyor.
“Yerelde kalkınma modeli” ile Türkiye’ye örnek olan Büyükşehir’in çiftçiye verdiği destekten, bu desteklerin İzmir tarımının büyümesinde etken olmasından, üreticinin lokmasını büyütmekten duyduğu mutluluğu dile getirdi Kocaoğlu...
Ve şu değerlendirmede bulundu:
“Biz üretimin artması, insanlarımızın köyünde mutlu olması, para kazanması, şehre göçmemesi derdindeyiz. Şehre göçenlerin çocuklarını sonra köye, tarım için geri getiremeyiz.
Çiftçiye bizim kadar destek veren başka belediye yok. Türkiye’nin pek çok yerinde tarım tükenirken, biz büyütüyoruz. Demek ki doğru yoldayız. Yaptıklarımızın, devlet politikası haline gelmesi lazım.
Ülke olarak ya tarımı ayağa kaldıracağız, ya da yok edeceğiz. Tercihimiz tarımı büyütmek olmalı elbette. İzmir modeli her yerde uygulanmalı, Türkiye tarımda şahlanmalı. Yoksa sonumuz çok kötü olacak.”
Başta da dedik ya...
Keşke her yer İzmir gibi olsa. Keşke Türkiye, İzmir olsa.
