Murat Özken

Murat Özken

murat.ozken@dogangazetecilik.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

GEÇENLERDE Büyükşehir Belediyesi‘nden bir açıklama gelmişti...
Otopark ücretine zam yapmışlardı 50 kuruş, onu haber veriyorlardı.
Gerekçesi, ‘ilginç’ olduğu kadar ‘komik’ti de...
Efendim, bozuk para sıkıntısı yaşanıyormuş da o yüzden 4.5 TL’yi 5 TL’ye tamamlamışlar.
Kemal Hoca‘m (Önderoğlu) da yazmış dün, otopark fiyatları hakkında bilgi vermiş, “Otoparkımız çok, park eden yok” demiş.
Olmaz tabii hocam, olur mu?
Vatandaşa, ‘yolunacak kaz muamelesi’ yapılırsa, millet, arabasını otoparka koyar mı?
Örneğin Karşıyaka’da, belediye binasının önündeki caddede, sağlı-sollu, üstelik çoğu yerde çift sıra park etmiş araçlar yüzünden tam bir trafik keşmekeşi yaşanıyor.
Caddenin altındaki koca otopark ise 365 gün 24 saat bomboş duruyor. (Trafik polisinin niye görev yapmadığı ayrı konu!)
Kentin diğer yerlerindeki açık ve kapalı otoparklar için de benzer durum söz konusu.
Yazık değil mi bu yatırımlara?
* * *
‘Otopark sayısı çok’ değil, tam tersine az.
Daha fazlası olmalı.
Apartman inşaatlarında, zemine yapılması gereken otoparklar konusunda, yönetmelik hükümleri tavizsiz uygulanmalı.
En önemlisi de, Büyükşehir’de acilen ‘zihniyet devrimi’ yaşanmalı.
Buralar, ‘kazanç kapısı’ olarak görülmemeli.
Allah aşkına nedir otoparkların işletme masrafı!
‘Fahiş’ fiyatları ‘makul seviye’ye çekin bakalım, millet otoparkları nasıl kullanıyor...

Hafif göbek: Kimine yarar, kimine zarar!
ABD’de bir araştırma yapılmış.
Normalin 10 kilo altındaki kadınların, iş hayatlarında daha çok para kazandığı, daha yüksek zam aldığı, bilimsel olarak ortaya konmuş.
Buna karşılık, ‘hafif göbekli’ erkekler, ‘zayıf’ meslektaşlarına göre ‘daha yüksek maaş’ alıyorlarmış.
Böyle erkekler ‘daha güvenilir’ bulunuyormuş.
Kadınların geneli için sorun yok.
İncelmek, ince kalmak, onlar için zaten yaşamlarının ‘en önemli’ birkaç amacından biri.
Ya ben...
Yıllardır deli gibi spor yapan, yediğine-içtiğine hastalık derecesinde dikkat eden, neredeyse ‘sağlıklı yaşam gurusu’ ilan edilen ben...
Yıkıldım.
Ne yani, Bülent Bey (Zarif), ‘fit’im diye mi bunca yıldır beni aşağı- yukarı aynı maaşla çalıştırıyor?
Göbeğim yok diye ‘güvenilmez’ bir imaj mı çiziyorum?
(Bu arada şimdi jeton düştü! Yazı İşleri Müdürü’müz Çağlayan Bilgen, bildim bileli ‘hafif’ göbekli. Anladımmmm...)
Neyse...
Tek tesellim...
“Kariyerimi geliştiremiyorum, bari vücut geliştireyim” diye yola çıkmamdı!