Nazlıcan Göksu

Nazlıcan Göksu

-

Tüm Yazıları

New York’lu olmak için yaşam tarzını kentle beraber geliştirmiş olmak yeterli. Peki bu yaşam tarzı nasıl gelişiyor? Bu kentte yapılan taktikler ve stratejiler neler?

Gündelik hayatın keşfi;  New York’lu mu Amerikalı mı

Artık sözlük anlamı olan bir kelime “New Yorker”. New York’luya “Nerelisin?” diye sorulduğunda “Amerikalıyım” demiyor. “New York’luyum” yanıtını veriyor. Sanki New York’lu demek Amerikalı demek değilmişcesine. İşin gerçeği, öyle aslında. New York’lu olup da Amerikalı olmayan çok. İngilizce konuşmayanın sayısı ise bir hayli fazla. Gerçek New York’lunun karakteristik özelliği İngilizce konuşması ya da Amerikan pasaportu taşıması değil çünkü.
New York’lu olmak için yaşam tarzını kentle beraber geliştirmiş olması yeterli. Peki bu yaşam tarzı nasıl gelişiyor? Nasıl oluyor da kişisel kimlik kentle birleşiyor, aynı oluyor... Ünlü filozof Michel De Certeau, 1980’de yazdığı “Gündelik Hayatın Keşfi” olarak bilinen fakat asıl başlığı “Yapma sanatı” olan eseriyle, günlük yaşamı taktikleri ve stratejileri ile bir savaş alanına benzetmiş. Bu savaş alanında güç el değiştiriyor. Peki bu kentte yapılan taktikler ve stratejiler nedir? De Certeau’ya göre, strateji kurulduğunda amaç gücün el değiştirmesi oluyor fakat bir taktik uygulandığında, sisteme karşı gelmek ya da güç değişimi yapmak değil amaç. Amaç sistemin içinde yeni bir yaşam kurmak. Kimi New York’lu taktiklerle yaşıyor kimi ise stratejilerle.
8 milyon sakini, yıllık 50 milyon turisti, yaklaşık 20 bin restoranı,
13 binden fazla taksisi, 12 bin milden fazla kaldırım yolu, 200 binden fazla iş yeri ve aşağı yukarı 800 farklı dili ile New York, New York olmuş. Bu kaosun içinde kendi taktikleri ile yaşamını kuranlar, değişim için strateji çizenler ise “New Yorker”.
Bir öğrencinin New York’u, bir annenin New York’undan çok farklı... Bunun yanı sıra istekler farklı, değişim getirmek istedikleri konular farklı, beklentiler farklı... Kimi New York’lu strateji yaratmaktan ve değişim istemekten korkmuyor tabii, kendi yaşam taktiklerinin yanı sıra kentten de değişim bekliyor. Hatta bunun için açılmış bir internet sitesi bile var; www.change.org
Artık sadece New York değil, dünyevi sorunlar hakkında bile dile getirmek istediğiniz değişim isteklerini oraya yazabiliyor, dilekçeleştirebiliyorsunuz. İnternet sitesine hazırladığınız mektubu yazıyorsunuz ve sizin düşüncenize katılanlar mektubunuzun altına imza atıp sizi değişime bir adım daha yaklaştırıyor. Tıpkı “transeksüel çocuğumuz herkes gibi bir insan, okuluna onu dışlamamayı öğretin” diyen aile gibi... Bu dilekçeyi okuyup imza atanların sayısı 29 bin 456.
Değişimi istemek ve bunu dünyanın gözü önüne sunmak bile büyük strateji. “Bir yerlerde bir sorun var, değiştirmekten korkmamalı kimse” diyor sanki.

Haberin Devamı

Gündelik hayatın keşfi;  New York’lu mu Amerikalı mı

Haberin Devamı

Akıllı telefon kulübesi

Değişimler söz konusu oldukça belediyenin de başı belada. Bu kadar çok strateji
ve taktik uygulayan kentin sakinlerine belediye olarak servis vermek gerçekten zor. Her isteği gerçekleştiremeyen belediye çareyi artık halka açık yarışmalar açmakta buluyor. Belediye kentle ilgili çoğu değişikliği halka açıyor. Herkes katılıyor ve kazananın fikri gerçekleşiyor.
Örneğe gelince, geçen hafta sonlanan telefon kulübesi yarışması. Yarışma çok ses getirdi. Herkes katılımcıları “normal” kent sakinleri olarak beklerken, New York’un en ünlü tasarım ofisleri katıldı yarışmaya.
Durum böyle olunca jüri hâlâ bir karara varamadı. Frog Design’ın sunduğu proje çok ilgi gördü. Ünlü tasarım ofisi kenti daha ulaşılabilir, güvenli ve bilgili yapmak için “kent tarafından kent sakinlerine” uygun bir telefon kulübesi tasarladı.
100 yıldır birbirinden farklı çok sayıda telefon kulübesi kullanmış New York’lu. Şu an sokakta yaklaşık 11 bin telefon kulübesi var. Ama artık herkesin cep telefonu da var. O zaman telefon kulübesi ne işe yarayacak? İşlevin zamanla adaptasyonu... Frog Design’ın sunduğu konsept “Beacon”, “akıllı sadelik” sunuyor. Dokunmatik ekran ile çalışan bu telefon kulübesine esnaf reklam verebiliyor veya köşede oturan teyze köpeği kaybolduğunda duyuru yapabiliyor.
2014’te yapılmaya başlayacak bu telefon kulübesi dört gözle bekleniyor. Toplumu bir araya getirmek için güzel bir çözüm. Amaç Frog Design’ın dediği gibi “New York’u New York’lularla, New York’luları kurumlarla, kurumları turistlerle, turistleri ise New York’la birleştirmek.”