Tüm otoyollar İzmir’e çıkıyor

HAYALİ bile güzel. İzmir’den arabana atla, 3.5 saat sonra İstanbul’dasın...
Uçakla seyahat da zaten, havaalanı transferi ve orada geçen zamanla neredeyse bu kadar...
Şimdi durun. Hepsi bu kadar değil.
Otoyol atağı son sürat devam edecek. Sırada İzmir-Ankara ve İzmir-Antalya otoyolları var.
Her ikisi de Ulaştırma Bakanlığı’nın Cumhuriyet’in 100’üncü yılı hedefleri arasındaydı. Tarih 2023’tü...
Ama, Başbakan Erdoğan’ın sıkı pazarlığı sonucu beş yıl sonra hizmete girmesi planlanan İzmir-İstanbul Otoyolu’nda kazmanın vurulması...
Bu iki proje için 2023 hedefini geriye çekti.
Düğmeye basıldı, çalışmalar hızlandırıldı.

İzmir-Ankara arasındaki 549 kilometrelik otoyolun ön projesi hazır. Yapım projesi için kollar sıvandı. Tamamlandığında, İzmir’le Başkent arasında ulaşım 4.5 saate inecek.
Eskişehir üzerinden geçecek yol, İzmir’den bu kente bağlantıyı da sağlamış olacak.
İki turizm merkezi İzmir’le Antalya arasında otoyol köprüsü kurmak için de Ulaştırma Bakanlığı tüm imkanlarını seferber etmiş durumda.
İzmir’den Aydın’a kadar olan 120 kilometrelik otoyol, 335 kilometre daha uzatılarak Denizli üzerinden Antalya’ya ulaşacak.
İzmir’den Antalya’ya kesintisiz seyahat imkanı doğacak. 7-8 saatlik yolculuk süresi de 3.5-4 saate düşecek.
Ulaştırma Bakanlığı’nın temelini attığı İstanbul Otoyolu başta olmak üzere öne çektiği bu iki projede de merkez İzmir.
Yani lafın kısası tüm otoyollar İzmir’e çıkıyor...
Tamamlandığında İzmir’de nelerin değişeceğini varın siz düşünün.
Cümleten hayırlı yolculuklar, güzel yarınlar...

Katil mıcırdan kurtuluyoruz

ULAŞIMLA ilgili bir sevindirici haber de Karayolları 2’nci Bölge Müdürü Erol Altun’dan...
Sonunda mıcır belasından kurtuluyoruz.
Yapım maliyeti çok düşük, imalatı da kolay olduğu için tercih edilen...
Ancak yol açtığı kazalarla adı katile çıkan mıcır artık tarih oluyor.
Ulaştırma Bakanlığı, önümüzdeki süreçte tüm karayollarını sıcak karışım asfaltla kaplamayı hedefliyormuş.
Sekiz yıldır İzmir’de görev yapan, çalışkanlığı ve cana yakınlığıyla herkesin sevgisini kazanan Altun, buna kendilerinin de çok sevindiğini söylüyor.
Altun, mıcır kaplamanın çabuk bozulduğunu, daha ilk yağmurda çukurların açıldığını anlatıyor.
“Yılda en az iki kez bakım yapmak gerekiyor. Ömrü de çok kısa. Sıcak karışımın kullanım süresi ise araç trafiğine bağlı olarak 20’yle 50 yıl arasında değişiyor. Ayrıca sıcak karışım asfalt, konforlu ve güvenli yolculuk sağlıyor” diyor.
Erol Altun, geçmişte kısıtlı ödeneklerle tüm yolları topraktan kurtarmak için mıcıra yönelindiğini ifade ediyor, bir de örnek veriyor:
“İki çocuğunuz var. İkisinin de ayakkabı ihtiyacını karşılamak zorundasınız ama cebinizdeki para ancak ekonomik olanlara yetiyor. Birine markalı, daha kaliteli ayakkabı alıp, diğerine almamazlık yapamazsınız. Mıcır hikayesi de buna benziyor. Kısıtlı kamu kaynaklarıyla, ülke genelinde yol yapmak istenince bu formül bulunmuş. Ama o devir artık değişiyor...”