Herkese kucak dolusu merhabalar!!!
Bugün sizlerle, denizlerin ilginç ve bir o kadarda zehir kralı olarakta bilinen bir deniz anası türünden bahsetmek istiyorum. Bu deniz anası Dünyada en zehirli ilk üç canlının içindedir. Kutu deniz anası olarakta bilinen (chironex fleckeri). Bu tarihi bir canlı olup yaklaşık 500 milyon yıldır hayatlarını sürdürmektedirler.
Deniz analarının gözleri ve beyni yoktur. %95’i sudur. Ama Kutu Deniz anaları için durum biraz farklıdır. Diğer deniz analarından farkı, kutuya benzemesi ve her köşesinde 6’şar göz, toplam 24 tane gözü bulunmaktadır. Bu da Kutu Deniz anasına çok iyi bir görüş sağlamaktadır. Saniyede yaklaşık 150cm’lik bir hızla hareket edebilirler. Deniz analarının çoğunda, kendini savunacak kadar azda olsa zehir bulunmaktadır. Kutu Deniz analarında bu zehir yaklaşık 400 kat daha fazladır. 60 tane dokunaçı bulunması ve her bir dokunaçta 5 milyardan fazla zehirli kapsülü bulunmaktadır. Yetişkin bir insanı 5 dakika içinde, solunum sistemini durdurup, kalp kasılmalarına ve nefessiz bırakıp öldürebilir. Manevra kabiliyeti diğer bütün deniz analarına göre daha seri olup, istediği yöne hareket edebilmektedir. Avını tespit ettiği zaman duyargaları ile onu sarıp, kurbanın vücüduna nörotoksini enjekte etmektedir. Denizlerin yaban arısı olarakta bilinmektedirler. Ülkemiz sularında Ege ve Akdeniz bölgesinde azda olsa görüldüğü söylenmektedir.
Avustralya, İndo Pasifik bölgelerinde bir hayli bulunmaktadır. Avustralyada, bazı plajlarda uyarı tabelaları bulunur. Bu yüzden Kutu Deniz analarının çok olduğu yerlerde denize çok ince bir içlik giyerek girmek daha doğru olacaktır.
Bu kadar olumsuzluğa ragmen bu canlılardan korkmamak gerekir. Onların bölgesinde yüzüyor yada dalış yapılıyorsa, dikkat edilmeli ve fazla yaklaşmamak gerekir. Küçük ve şeffaf olduklarından suda zor görülebiliyorlar. Bu yüzden, ağır hareket ettiklerini düşünmeyin. Tehdit hissetikleri anda üstünüze gelmekten hiç çekinmiyeceklerdir.
Doğada her canlıya saygı duymak gerekir. Bu ister zehirli guruptan olsun, yada olmasın.
Bazen, kumsallarda, çocuk yada yetişkinlerin elinde deniz analarının birbirlerine fırlatıldığını görmekteyim. Bu etik olmamakla beraber, o canlınında en az, bizler kadar hatta daha bile fazla bizlerden yaşama hakkı bulunmaktadır. Deniz anaları, denizler için çok önemli. Son yıllarda denizlerde deniz analarının sayılarında bir artış görülmekte. Bilim insanları bunları araştırırken, suların ısınması, iklimlerdeki olumsuzluk etkileri üzerinde durmaktalar. Deniz suyu sıcaklığının artması, fosfor ve azot gibi besleyici elementlerin fazlaca artması ve bu durumdan oluşan kirlilik sebebiylede deniz analarının artışı yükselmektedir. Planktonlar, deniz analarının besinidir. Bu durum denizanalarının beslenme sorununu giderir, ama planktonlara beslenen balık popülasyonunu azaltıcaktır. Plankton tükendiğinde yada azaldığında, bu sefer deniz anaları balık larvalarını yemeğe başlayacaktır, buda balık popülasyonunu olumsuz yönde etkiler. Ayrıca gemilerin balast suları ile gelen türlerde vardır. Buna en iyi örnek Karadeniz’e Atlantikten gelen taraklı denizanalarıdır. Aynı zamanda denizanaları için avantaj, ama ekosistem için iyi olmayan diğer nokta ise, denizanaları oksijeni düşük,pis sularda rahatlıkla yaşıyabilir ve çoğalabilirler. Her zaman olduğu gibi, bunu çoğalmasının sebebi yine İnsanoğlu. O zaman bu denli deniz analarından şikayetçi olupta, sebep olmak ilginç olmalı...
Hepinize sağlıklı, huzurlu bir hafta dilerim.
Yotube kanalıma arzu ederseniz abone olup takip edebilirsiniz. Sualtına meraklıysanız burda yapmış olduğum çekimler ve gelicek olan belgesel projeleri de yer alıcaktır. Aşağıdaki linkten abone olup takip edebilirsiniz.
Doğada ve mavide kalmayı unutmayın.
Youtube: https://www.youtube.com/channel/UC6JbQlZ9tjIchIop-kGEUqw
Instagram: peter_salvatore
Web Site: www.psalvatore.com
Patreon: www.patreon.com/PeterSalvatore
Bir sonraki yazıma kadar şimdilik hoşçakalın.
Peter Salvatore.
