MİKROFON BAŞINDA 15 YILLIK NOSTALJİ

29 Haziran 2013

Hakan Eren, bu yıl Radyo D’deki 15’inci yılını kutluyor. Bu vesileyle görüştüğümüz Eren’le nostalji dünyasına doğru eğlenceli bir yolculuk yaptık. Eren, yıllardır aynı radyoda olmasını, değişmeyen yayın günü ve saatini kısaca istikrarını şöyle anlattı: “Radyomu çok seviyorum. Yaptığım programı, müzik dünyasında yaptığım işleri destekleyen ve sahip çıkan bir yerde çalışıyorum. İyi bir dinleyici kitlem var, radyomla özdeşleştim. Buraya çok şey borçluyum ve bu birlikteliğimi bozmak istemem.” Ekrandaki dönem dizilerine de şarkı seçerek destek veren Eren’in en sevdiği dizi ‘Seksenler.’ Eren ayrıca 80’li yıllarla ilgili ‘Bir Zamanlar-Seksenler’ adından bir albüm de çıkardı. Nostaljiyi gençlere sevdirmek amacıyla bu yolu seçen radyocu, Gazino kültürünü de yaşatmak ve sevdirmek için, ‘Gazino Show’ adı altında konserlere de imza atıyor. Eren’i ‘Bir Zamanlar’ programıyla pazar-pazartesi günleri 21.00-23.00 saatleri arasında Radyo D’den dinleyebilirsiniz...

Yıllardır nostaiji programıyla sevenlerine seslenen Hakan Eren, Radyo D’de 15’inci yılını kutluyor. İyi bir dinleyici kitlesi olduğunu söyleyen Eren, “RAdyomla özdeşleştim. çok şey borçluyum, radyomu seviyorum” diyor

Radyo

Yazının Devamı

‘Herkes Zeki Müren şarkısıyla dalıp gider’

22 Haziran 2013

Ahmet Akkuş... Baba Radyo’nun sevilen seslerinden biri... Çocukluk hayali olan radyoculuğu ilk önce şarkıları kasetlere anons ederek deneyimliyor, ardından sesi titreyerek yaptığı ilk programıyla akıp gidiyor hikâyesi... Kayseri’de başlayan maceraya diğer tutkusu tiyatro da ekleniyor. Oyunculuk da yapıyor. Ama radyoların ana merkezi İstanbul’a gelmesiyle şansını artırıyor ve başlıyor radyolarda program yapmaya... Bir dönem sıkıntılı günler geçirerek ne radyo programı yapıyor, ne de tiyatro... Bir arkadaşının “Baba Radyo açıldı” haberiyle şansı dönüyor ve kendini tekrar mikrofonun başında buluyor. ‘Baba Radyo’yu konuştuğumuz Akkuş, şiir okumayı çok sevdiğini hatta her Türk genci gibi şairliği olduğunu söylüyor. “Bir gün, daha önce de yaptığım gibi, şöyle gecenin dingin vakitlerinde güzel bir şiir programı yapmak isterim” diyerek radyodaki hedefini anlatıyor. Akkuş, “Program tarzı olmasa da, radyoculuk anlayışı olarak, insan olarak bir Cem Arslan olabilirsem ne mutlu bana” diyerek radyoda örnek aldığı ismi söylüyor. “En sıcak, en samimi halimle, insanları da sıkmama gayretiyle, keyifli bir üç saat sunmaya çalışıyorum” diyen radyocuyu, 11.00-14.00 saatleri arasında ‘Baba

Yazının Devamı

‘RUHUM ARABESK!’

15 Haziran 2013

Türküler özeldir. Birleştirir, bağlar, dayanışma simgesidir. Radyo Ekin 1995’ten bu yana dinleyicileriyle buluşan ve halk müziği tutkunlarının vazgeçemediği bir frekans... Radyo, yıllardır yurdun tüm türkülerini bir arada harmanlayıp sevenlerine sunuyor. Biz de uzun zamandır aynı radyodan dinleyicilerine ulaşan, Radyo Ekin ailesi üyelerinden Dilek Esen’le görüştük. 15 yaşından beri mikrofonun başından ayrılmayan Esen, “Çalmadığım kapı kalmadı” diyerek hayali olan mikrofonun başına geçmeyi büyük mücadeleler sonunda başarmış. Türkü dostlarıyla arasının çok iyi olduğunu söyleyen Esen, “Hayatımın büyük bir bölümünü türkü ve özgün müzik dinleyerek geçiriyorum. Tam bir fantezi ve arabesk dinleyicisiyim. Pop müzik de dinliyorum ama bir yerden sonra tekrar fantezi müziğe geçiyorum, ruhum arabesk” diyor. Esen’i ‘Dilek Ağacı’ programıyla sesini Anadolu’ya ve tüm dünyaya duyuran Radyo Ekin’den (94.3) ve www.ekinradyo.com adresinden dinleyebilirsiniz.

Uzun yıllar aynı radyodan ses veren Dilek Esen, “Hayatımın büyük bir kısmını türkü dinleyerek geçiriyorum. Aslında fantezi, arabesk dinleyicisiyim. Pop müzik dinlesem de ardından hemen fantezi müziğe geçiyorum” diyor

Uzun yıllar

Yazının Devamı

‘Akşam partisi’ne var mısınız?

8 Haziran 2013

Yaz mevsimi demek genelde tatil demek, eğlence demek, parti demek... Tüm eğlence mekânları hummalı çalışmalarla parti sezonunu başlattı bile... Radyolar da geri kalmıyor, kimi zaman özel organizasyonlar düzenleyip dinleyicilerle buluşuyor, kimi zaman da özellikle cuma ve cumartesi günleri radyolarında karnaval havası estiriyor... Ama radyolardan ses veren biri var ki o her gün ‘Akşam Partisi’yle dinleyicilerini coşturuyor Fırat Baran... “Gazeteci mi, tiyatrocu mu olsam” ikilemiyle çocukluğunu geçirirken, en sonunda “İkisinden de bir parça var” dediği radyoculuğu seçiyor. Ardından VJ’lik de yapıyor, sektörde dönemin en genç DJ ve VJ’i olarak anılıyor. Fırat Baran mikrofonda geçirdiği zamanları değerlendirerek şöyle diyor: “Hiçbir zaman ‘ben oldum’ demedim, sadece pişmişimdir herhalde...“ Fırat Baran’ı ‘Akşam Partisi’yle hafta içi her gün 20.00-23.00 arasında İstanbul 99.2 Pal FM’den dinleyebilirsiniz.

* Radyo hayatınıza nasıl girdi?
Tiyatrocu mu olsam gazeteci mi derken özel radyolar açılmaya başladı. Bana göre eğlence ve sanat sektörü iç içe ve her ikisinden de bazı özellikler bizim meslekte gerekli... Biz de bir şekilde sesimizle oynuyoruz, yani tiyatro oyuncusunun

Yazının Devamı

Sihirli mikrofonlar sahiplerine kavuştu

1 Haziran 2013

Radyocular genelde ödüllerini üniversitelerden alır ya da özel kurum ve kuruluşların törenlerinde televizyon ödüllerinin arasında bir iki radyocuya da ödül verilir. Radyocular kendilerine tüm ödüllerin verildiği sadece ‘radyo’ gecelerine pek alışık değildir. Geçen hafta ilki gerçekleştirilen “Sihirli Mikrofon Ödülleri”, düzenlenen özel bir gecede sahiplerini buldu. Törene ev sahipliği yapan Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, radyoların bağımsız olduğunu ve demokrasinin en önemli kalelerinden birini inşa ettiğini söyledi. Şişli Kent Kültür Merkezi’nde düzenlenen ödül törenine Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen başarılı radyocuların yanı sıra Radyo ve Televizyon sunucusu Halit Kıvanç, Okan Bayülgen, Hande Yener, Mustafa Sandal gibi birçok ünlü isim de katıldı. Radyo dinleyicilerinin oylarıyla belirlenen ödüllerin dağıtıldığı törende, ünlü sanatçıların seslendirdiği şarkılar geceye renk kattı. Tören, 6 Mayıs 1927 yılında İstanbul radyolarından yankılanan ilk anonsla başladı. Okan Bayülgen’in ödülünü vermek için kürsüye çıkan Halit Kıvanç, radyoyla nasıl tanıştığını anlattı. Kıvanç, ardından Okan Bayülgen’e “Radyoların Yetiştirdiği En İyi Televizyon Şovmeni Ödülü”nü verdi.

Yazının Devamı

Benim de terapim radyo!

25 Mayıs 2013

Radyo dünyasının sevilen isimlerinden biri olan Gökhan Çınar, yeni adresinde, yeni programıyla dinleyicilerinin karşısına çıkıyor. Sevenleri onu yıllardır slow bir radyonun sesi olarak benimsemişti, o da kendine has uslübuyla dikkatleri üzerine çekmişti. Yeni radyosunda kendisini çok iyi hissettiğini söyleyen Gökhan Çınar, şimdilerde pop müzik ağırlıklı bir radyo olan Kral Pop’ta farklı bir programa imza atıyor. “Ben doksanlarda doğdum” diyerek dinleyicilerini zaman içinde bir yolculuğa çıkaran Çınar, özel radyoların dinleyici için de ‘özel’ olduğu dönemleri, kalemle kasetlerin sarıldığı, pop müziğin ve kliplerin zirvede olduğu zamanları anlattığı özel programı “Kral Pop Doksanlar”la her pazar 20.00-22.00 saatleri arasında İstanbul 94.7 Krap Pop’ta... Aynı zamanda psikolog olan Çınar, dinleyicilerine müzikle seanslar yapıyor ve “Radyo benim için de bir terapi” diyor. Çınar’ı ayrıca “Kral Pop Akustik” ile cumartesi 21.00’de Kral Pop TV’de izleyebilirsiniz.

Slow şarkılar çalan bir radyodan pop şarkıların çaldığı bir radyoya geçmek sizi etkiledi mi, neler hissettiniz?
Radyocu olarak kendinize has bir üslubunuz varsa, dinleyiciyle iletişiminizin temellerinin sağlam

Yazının Devamı

DİKKAT PROGRAMIN UCU AÇIK

18 Mayıs 2013

Taylan Efe Çeki’nin üniversitede başlıyor radyo macerası... Eskişehir Radyo A’da haberle tanışıyor önce, ardından Alem FM’e geçiyor ve akşam haberlerinin sesi oluyor. Bir süre radyoya ara veriyor ve o büyü yıllar sonra onu interaktif internet radyosu Radyo FD’de yakalıyor. Haberden kopamıyor, haberi mizaha çevirerek bir hafta boyunca biriktirdiği, okurken güldüğü ya da çok yadırgadığı absürd haberleri yayına taşıyor. Çeki, “İnsanlar çok çalışıyor, üzülüyor ve sıkılıyor. İçten gülebilen insana rastlamak artık neredeyse çok güç. ‘Ben gülersem herkes güler’ mottosuyla yola çıktım” diyor.
Bol konuklu, sivri dilli adından da anlaşılacağı üzere bazen +18 esprili programıyla “Taylan’la Ucu Açık” her cuma 19.00-22.00 saatleri arası Radyo FD’de dinleyicileriyle buluşuyor. Radyo FD’yi www.radyofd.com adresinden dinleyebilirsiniz.

Radyoya uzak bir isim değilsiniz, radyo maceranız nasıl başladı?
Özel radyoların henüz hayata geçtiği dönem liseye yeni başlayacaktım. Bursa’da yerel radyoların birinde ailece tanıdığımız abla-abilerin yanında takılıp epey bir süre staj yaptım diyebilirim. Lise ikinci sınıftayken aynı radyoda “Artık tek başına program yapabilirsin” dediklerinde

Yazının Devamı

‘Türkiye’de siyasi mizah yapılmıyor’

11 Mayıs 2013

Murat Erdin... Biz onu gazeteci olarak tanıyoruz ama o yıllardır birçok farklı frekanstan sesleniyor. Şimdilerde ise Kanaltürk Radyo’da sabah vakti dinleyicileriyle buluşuyor.
Erdin “Burası Türkiye” programıyla uzun süredir aynı formatı devam ettiriyor ve Türkiye’yi konuşuyor. Ancak bu kez diğer radyolarından farklı olarak programına mizahı, kahkahayı ve alkışı da ekliyor. Erdin, “Türkiye’de siyasi mizah yapılmıyor” diyor ve radyoya bunu taşıdığını söylüyor. Televizyon programı yapan, üniversitelerde radyo televizyon dersi de veren Erdin, birçok kitaba da imza atmış. “Mesleğimi seviyorum” diyen Erdin, yayın aşkını şöyle anlatıyor: “Yayında olmak, yazı yazmak, konuşmak, aktarmak beni diri tutan ve bana heyecan veren işler. Bazen her şeyi yapasım geliyor. Senaryo yazayım, seslendirme yapayım, film çekeyim.” Murat Erdin’i “Burası Türkiye” ile 06.00 ile 10.00 saatleri arasında İstanbul 92.9’dan dinleyebilirsiniz...

Yıllardır birçok radyoda yaptığınız "Burası Türkiye"yle şimdi Kanaltürk Radyo'dasınız. Programın içeriğinde farklılık oldu mu?
Genel format aynı sayılır. Ama eskiye göre biraz daha yumuşattım. Artık programda mizah, kahkaha ve alkış da var. Espriler

Yazının Devamı