Serfiraz Ergun

Serfiraz Ergun

serfiergun@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bayram tatilinde Türkiye’de gerçek bir orta sınıfın oluştuğuna karar verdim. Sanki tüm Türkiye Yunan adalarında tatildeydi. Yer, gök, otel, meyhane, gemi, uçak, sokak Türk doluydu. Türkçe, Yunancadan sonra ikinci dildi. Ee tabii Bodrum’da üç gün geçireceğinize, aynı paraya adalarda tam bir hafta kalıyorsanız ne duruyorsunuz? Üstelik adalararası deniz tam bir otoyol gibi vızır vızır gemiler; yavaşı, hızlısı, denize yakın uçanı, her limanda duranı sadece 15-18 euro’ya bir adadan diğerine kapıp götürüyorlar. Hele bir de 18 kişilik pervaneli uçaklar var ki sevimli mi sevimli. Oyuncak gibi. Gideceğiniz adanın uzaklığına göre tek yön gidiş 60-125 euro arasında değişiyor. Uyarayım, uçak korkunuz varsa siz yine de deniz yolunu seçin. 

Kos’u küçümsemeyin

1922’ye kadar 400 küsur yıl Osmanlı İmparatorluğu’nun olan Ege’nin Oniki Ada’sı aslında adını 12 tane olmasından değil, o zamanki yönetim şeklinden alıyor. Türkiye’nin Ege şehirleriyle burun buruna Girit’le Samos (Sisam) arası 12 büyük 150 kadar da küçük adalardan oluşuyor Oniki Ada.  Bodrum’a geldiniz, Şengen vizeniz var ve 15 YTL çıkış harcı yatırdınız mı tamam her şey. 50 YTL’ye bir saatten az süren püfür püfür bir yolculuk, hoop Avrupa’dasınız. Avrupa’nın neresinde mi? Kos’ta (İstanköy).
Yıllarca önce Bodrum’da Melengeç isimli bir yerel gazete çıkardı. Bodrumseverler de bu gazetenin yaşamasını desteklemek için abone olurdu. Gazete sık sık İstanköy’e yüzerek geçip iltica etmek isteyen yağız Bodrum gençlerini yazardı. Bu gençleri karaya çıktıkları anda Yunanlılar yakalayıp Türkiye’ye iade ederdi. Bizim tekne sahibi burjuvalarımız tıbbın babası Hipokrat’ın adası Kos’u es geçerler hep. Bir denesenize gizli saklı köşelerini...
Oteller sudan ucuz. Çift kişilik limana bakan odaların geceliği 40 euro. Geceleri sahildeki turistik bölgelere sıkışıp kalmayacaksınız. Tepelere çıkıp biraz sirtakili, kasap havalı bir gece istiyorsanız Zia’da Oromedon Taverna’ya, Nikos’a gidin. Niko’nun kanı size ısınırsa koysun bir CD, başlasın havayı da ısıtmaya. Yemekler basit fakat lezzetli, fiyatlar sudan ucuz. Liman civarında kalmak istiyorsanız Averof sokağında başka bir Nikos’un Uzeri’sine (uzo içilen yer) veya birkaç metre uzağındaki Kalimnos’a gidin;  meze, karides, pavurya, balık, ahtapot, kalamar ne kadar lezzetli pişirilirmiş ve bir meyhaneden adam başı taş çatlasa 30 euro’ya nasıl çıkılırmış bir görün. Ya da eski Kos‘un turistik çarşısından yürüyüp Apelleu Sokak’ta Elia’nın (zeytin) gizli bahçesine girin. 

Türksüz Simi düşünülemez

Bizim Oniki Ada, Yunanların Dodekanez dedikleri adalardan en popüleri de şüphesiz Simi. Hani şu “Yabancı Damat”ın çekildiği ada. Yatsınlar kalksınlar Türklere dua etsinler, ekonomiyi cıvıl cıvıl tutan onlar. Limandaki Türk bayraklı (artık çok artmış Türk bandralı teknelerin sayısı, herhalde vergiler düştü) tekneler kimselere geçit vermiyor. Lokantalar, sokaklar, butikler ağzına kadar Türkle dolu. Tam limandaki Manos’un meyhanesini tanımayan kaldı mı? O da zaten Türkten başka müşteriye burun kıvırıyor, “yer yok” diyor.
Manos tam bir şovmen. Vücut dili mükemmel. Diğer meyhanelere göre fiyatlar hafif kazık ama sadece yemeğe değil, dansa, müziğe, eğlenceye, kırılan tabaklara da hesap ödüyorsunuz. Manos’un yetmediği yerde aşçıbaşı mutfaktan  fırlıyor perküsyon yapmak için.
Daha sakin bir yemek için meydandaki saat kulesini dönüp burna doğru beş dakika yürüyün ve Tholos’a varın. Deniz’in üzerine de bir masa attırınca tüm Simi’den kopuyorsunuz.  Aklıma gelmişken, hizmet sektörünü Arnavutlar ele geçirmiş. Yanımıza gelip, “Biz de Müslümanız” deyip akraba muamelesi çekiyorlar. 

Teknesiz Santorini zor

Santorini, Dodekanez’lerden değil. Yunanistan’a bağlı büyüklü küçüklü 220 adalık Kiklades grubundan. Adaların bazısında yaşam var bazısında yok. Santorini ayçöreği biçiminde volkanik bir ada. Ayçöreğinin tam ortasında, körfezde de, canı istedikçe patlayan bir volkan var. Lavlar ve küller kırmızı-gri bir renk vermiş adaya. Eski Liman Fira’ya kruz gemilerin, teknelerin biri geliyor biri gidiyor. Deniz yolundan geldiyseniz kafanızı 300 metre yüksekliğe kaldırıncaya kadar yerleşim görmüyorsunuz. Her şey tepelerde. O tepelere tırmanmak için ya teleferiğe biniyorsunuz, ya da vicdanınız elveriyorsa eşek sırtında dimdik basamaklardan çıkıyorsunuz. Daracık labirent sokaklar, inen basamaklar, çıkan basamaklar arasındaki eğlence, yemek ve hareket  İa veya Fira’da. Bir başka şık semt İmerovigli, kat kat teras otelleriyle Volkan’a ve körfeze gemi trafiğine bakıyor.  Adanın etrafı Kamari ve Perissa gibi plaj-semtlerle. Ama Santorini’de her şey diğer adaların 5-10 misli fiyatına.